Fatih Dervişali Mahallesi Açıkbaş Sokak'ta, Şeyhülislam Müftü Hüseyin Efendi'nin mezarının bir bölümü, iki binanın duvarları altında kalıyor. Apartmanlardan birinin alt katında oturanların penceresi direkt mezarlığa bakarken, diğer binanın tuvalet penceresi de yine mezarla bitişik durumda. 100 yıl önceki sigorta haritasında ise o noktanın mezarlık olduğu açık bir şekilde görülüyor. 1970 yılında yerleştirilen mezar taşında, "Doğum ve ölüm tarihi bilinmeyen Şeyhülislam Müftü Hüseyin Efendi" yazıyor. Tarihçi yazar Mehmet Dilbaz, "Muhtemelen burası bir hazire. Bir mezarın üzerine 2 tane birden bina inşa edilmiş. Bina inşa edilirken de mezara lütfedip bir parça bırakmışlar. Mezar binanın altına girmiş" ifadelerini kullandı.
Bir parça bırakmışlar!
Dilbaz, mezarın olduğu Dervişali Mahallesi'nde açıklamalarda bulundu. Dilbaz, "Burada Osmanlı'nın torunlarının, ecdadına gösterdiği revayı, saygıyı arkada görüyorsunuz. Muhtemelen burası bir hazire. Bir mezarın üzerine 2 tane birden bina inşa edilmiş. Bina inşa edilirken de mezara lütfedip bir parça bırakmışlar. Mezar binanın altına girmiş. Üzerindeki taş 1970'lerde konulmuş, Müftü Hüseyin Efendi diye konuluyor. Müftü Hüseyin Efendi 4. Murat döneminin ünlü bir şeyhülislamı. 4. Murat tarafından denizde idam ettirilen ama Müftü Hüseyin Efendi'nin tarihsel kayıtlarda Büyükçekmece açıklarında idam edilip oradan kumsala gömüldüğünü biliyoruz. Eğer bizim bilmediğimiz bir şekilde naaş oradan buraya taşındıysa buraya defnedildiyse bilemem. Buna dair bir kayıt yok belki birisi kendi kafasına göre bir yazı yazmış olabilir. Ama her halükarda net olan bir şey var. Burası mezarlık ve orada bir mezar var. Zaten orada bir mezarın olması sahibinin çok önemi kalmıyor. Burada bir mezar var ve net olan şu, biz 8 bin yıllık kadim bir kentte son 550-600 yıldır bu kentte" diye konuştu.
Bu resmen skandal
Mezarın bakımsız bırakıldığını ifade eden Mehmet Dilbaz, "Arkadaki net bir mezar. Mezarın taşını yandaki binanın altında kalacak şekilde yapmışız. Yani burada mezarı bile bile üzerine bina dikmişiz. Üzerinde hayvan pisliklerinin bile görüldüğü burada bir tuvalet camının olduğu bir yer. Arka tarafta bir tuvalet var, burada bir Osmanlı kabri var. Üzerine yazılan yazı doğru ise burada 4. Murat'ın Şeyhülislamının kabri var. Ve onun yanında bir tuvalet var. Skandal bu" ifadelerini kullandı.
Ben koymadım ki!
Mezarın üzerinde yapılan binanın alt katında oturan Meryem Doğan, durumdan rahatsız olmadıklarını söyledi. Doğan, "Asla rahatsız etmiyor. Neden rahatsız etsin ki? Asla etmiyor. Çünkü o mezar çevrilmiş. Herkes işine gücüne bakıyor. Mezara da rahatsızlık verilmiyor. Bizi koruduğuna inanıyorum, neden inanmayayım? Hani deyim olarak derler ya 'mezar olunca korkar mısınız' diye, asla bir korkumuz da yok. Senelerdir alıştık. 25-30 senedir burada oturuyorum. Alıştık. Onu ben koymadım ki, oraya tarihe saygısızlık yapayım" dedi.
RAHATSIZ OLMUYORUZ
Aynı mahallede yaşayan Senanur Baytur, "Mahalleden alışılan bir durum. Kimseye tuhaf gelmiyor artık. Bizim yan tarafa yeni bir gelin taşınmıştı. O ilk taşındığı zaman su kendi kendine açılmış bir gece. O da onun geldiğini düşünmüştü. Yere havlu sermiş abdest alması için. Öyle korkmuştu ama sonradan o da alıştı. Bize bir rahatsızlık vermiyor bu görüntü. Şuradaki binada duran yaşlı bir teyze vardı, o bakıyordu buraya ama o da taşındı, şu an bakan yok" diye konuştu. Fatih Belediyesi'nden yapılan açıklamada ise, mezarlığın 2005 yılında Anıtlar Kurulu tarafından tescil edildiği, 2020 yılı itibari ile de belediye tarafından burası için bir proje çalışması yürütüldüğü belirtildi. DHA