14 ayrı sivil toplum örgütünün oluşturduğu “Bizde Varız Platformu”, Yardımcı Hizmetler Sınıfının kaldırılması, 3600 Ek Gösterge adaletsizliğinin giderilmesi, sözleşmeli personele şartsız kadro verilmesi ve açlık sınırına yaklaşmış ücretlerin yoksulluk sınırı üstüne çıkarılması için yarın saat 11.30’da Ankara’da Anıtpark’ta “Bizde Varız Mitingi” düzenleyecek. Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonuna Üye Sendikalar (Anadolu Eğitim Sen, Bağımsız Enerji Sendikası, Bağımsız Tarım Orman ve Çevre Sendikası, Bağımsız Büro Sendikası, Bağımsız Ulaştırma Sendikası, Bağımsız Yapı-İmar Sendikası, Bağımsız Haber Sendikası, Bağımsız Sağlık Sendikası, Birlik Sağlık Sendikası, Tüm Eğitim Çalışanları Sendikası) ayrıca Adalet-Sen, Hürriyetçi Sağlık Sen, Savunma, Büro ve Destek Hizmetleri Sendikası, Sivil Memurlar Sendikası, Tüm Sağlık Sen, Üniversite İdari Personel Sendikası, Kamu Aşçıları Derneği ,Sağlık Hizmetleri Sendikası ,AFAD SEN,,Yardımcı Hizmetler Platformu Engelsiz Eğitim Sen, mitingde yer alacak.
Elimize geçeni kredi kartına yatırıyoruz
Mitingin düzenleyicilerinden Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN), yaşadıkları sorunlara ve hedeflerine yönelik açıklamada bulundu. Damga'ya konuşan Sağlık Hizmetleri Sendikası Genel Başkanı Özlem Akarken şunları söyledi: “Bizler sağlık ve sosyal hizmet kolunda bağımsız sendika olarak haksızlık karşısında durmak, kanun yönetmeliklerin liyakatli yöneticilerle uygulanmasını sağlamak için kurulduk. Bugüne kadar misyon ve vizyonumuzu geliştirerek hukuksal anlamda emsal kararlar alarak sendikal anlamda rüştümüzü ispat etmiş bulunmaktayız. Bizler; tek kalemde maaş dediğimiz halde yeni düzenlemeler yapıldığında tek kalemde maaş ve emekliye yansıyacak maaş alacağımızı umut ederken, ek ödeme yönetmeliği ile beraber ek ödeme teşvik/ maaş/ nöbet ücreti diyerek dört beş kaleme bölünmüş, vergi dilimleri güncellenmediği için temmuz ayında yapılan zamlar erimiş elimize geçeni kredi kartına yatıran emekçi olduk.”
Performans sistemi eleştirisi
Performans sistemini de eleştiren Akarken, “Yıllar öncesinden kalan görev tanımlarının güncellenmesi, özerkli birimlerin yeniden güncellenmesi gerekiyor. Bitiriyoruz dedikleri halde hala devam eden sağlıkta şiddet olaylarının önlenmesi için güvenlik önlemlerinin alınmasını istediğimiz halde hala bir gelişme maalesef olmadı. Performans sistemi ayrıştırıcıdır. Bunun yerine meslek gruplarına göre bir sağlık tazminatının gelmesi ayrışmayı ortadan kaldıracağı halde performans sistemine devam edilmesini kabul etmiyoruz” dedi.
Hekim de mağdur hasta da
Mevcut sağlık düzenlemesi içerisinde hekimlerin de hastaların da mağdur olduğunun altını çizen Akarken, “Aile Sağlığı merkezlerinde hekim, hemşire ve diğer sağlık kurumu çalışanı sorunlarla boğuşurken kamu dışı alımı yapılan personelin sorunları ise artarak devam etmektedir. Sözü verilen sözleşmelilerin kadroya geçirilmesi gibi kamu dışı alımla çalışanlarda kadroya geçirilmelidir. MHRS sisteminde genel diş muayenelerde randevuda sorun yokken uzman diş hekimine ulaşmak maalesef mümkün olmuyor. Hekimlerin randevu sürelerinin kısalığından hem hekim hem de hasta muzdarip. Halkını sağlık kurumunu düşünen bir bakanlık politikası maalesef yok” ifadelerini kullandı.
Biz de varız diyeceğiz
Haklarını aramak için alanlarda olacaklarını vurgulayan Akarken, “Yemek israfının önlenmesi için yemek bedelinin verilmesini, taş devri dönemi modasına uygun giyecek yardımı değil günümüze uygun giyecek yardımını, EYT’ye takılanların sorunlarının çözümünü, yardımcı hizmetler sınıfının bir kereye mahsus eğitim öğretime göre GİH ve THS olmasını beklerken, unvan değişikliği sınavında yüksek puanları alıp unvanları değiştirilmeyenlere çözüm üretilmeme sağlık yönetimi mezunlarına yıllardır açılmayan kadronun az olarak değil yeterli açılmasını ,669 sayılı KHK devir edilen tabiplerin nöbet ücretlerinin ödenmesini ,yine devir edilen unvanları alınan sağlık sınıfı personelin unvanlarının topluca iade edilmesini,şua izinlerinin kullandırılmasını hekim dışı personele de icap nöbet ücretinin ödenmesini ,hemşirelerin fedakarca çalışmalarına karşılık emeklerinin yüksek lisans doktora diplomalarının karşılığını görmelerini , banka promosyonlarının çalışanın lehine olacak şekilde revize edilmesi bu ve bu gibi sorunlara yetkili sendikanın suskun kalması sonucunda bizler gibi düşünen sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya gelerek devlet büyüklerimize biz de varız, birlikte başaracağız demek istedik. Biz artık sesimizi duyana kadar kanunların uygulanmasını, adaletsizliğin ortadan kalkmasını, yöneticilerin ehliyetsiz ellere düşmemesi, bilime yüzümüzün dönülmesini, disiplinin sağlanması, iç ve dış politikaların halkın geleceğini öngörerek yapılmasını gerektiğine inanıyoruz” şeklinde konuştu.
HABER:
ANIL BODUÇ