CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “18 yıldır eğitim sistemimiz felç edildi. Bakandan bakana eğitim politikaları değişti, paydaşlar hiç dikkate alınmadı” dedi. Salgın döneminde eğitim alanında yapılması gerekenleri maddeler halinde sıralayan Kılıçdaroğlu, “Eğitimin Türkiye’nin kalkındırılması için çok önemli manevra olduğunu kabul etmek gerekir. Eğitim bir kişinin, bir grubun tekeline bırakılacak bir olay değildir” dedi. 57 bin 340 yeni derslik yapılması gerektiğini, 3 milyon 717 bin öğrencinin evinde internet, 754 bin 429 öğrencinin evinde televizyon olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, engellenmemesi şartıyla CHP’li belediyelerin destek vermeye hazır olduğunu belirtti.
Kılıçdaroğlu, Türkiye’deki eğitim sistemi ile ilgili CHP Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. Kılıçdaroğlu özetle şunları söyledi:
Bakandan bakana eğitim politikası oluşmaz: Bu toplantının ana konusu eğitim. Çünkü eğitim, kişiye, aileye, topluma sınıf atlatan en önemli alandır. Sorunlara karşı çözüm arayacağımız en önemli alanlardan birisidir. Her ana baba çocuğunun iyi eğitim almasını ister. Dolayısıyla her aile çocuğu iyi eğitim alsın diye her türlü fedakarlığı yapar. Dünyadaki eğetim konusundaki değişim asla göz ardı edilemez. Sorunların çözümü konusunda bir araya gelirken uzmanların olmasına özen gösterilir. Eğitim konusunda uzmanlaşmış veya uygulamadan gelen insanların görüşleri değerlendirilir. Eğitim şuralarının oluşmasındaki temel neden budur. Değişik kesimler bir araya gelirler ve eğitim politikasını belirlerler. Bakandan bakana eğitim politikaları oluşturulmaz.
Eğiimden kimse memnun değil: 18 yıldır AK Parti döneminde eğitim sistemimiz felç edildi. Bakandan bakana eğitim politikaları değişti, paydaşlar hiç dikkate alınmadı. Eğitim sisteminden hiçbir anne baba memnun değil. Çok basit bir örnek; 4+4 + 4 uygulamasıdır. Sormak isterim: 4+ 4+ 4 sistemi getirilirken milli eğitim şuralarında bu tartışıldı mı? Hayır. Kalkınma planlarında hedef var mıydı? Hayır. Bürokratlardan görüş alındı mı? Hayır. Beş AK Partili milletvekilinin imzasıyla, eğitim ile ilgili tek bir makele yazmamış beş kişi… Acı ama gerçekler. Anne ve babalar eğitim sisteminden şikayetçi. Durumu iyi olmayan aileler çocuklarını devlet okullarına gönderiyorlar.
754 bin öğrencinin evinde televizyon yok: Milli eğitim ile ilgili yaşadığımız pandemi süreci var. Bu sorunları en rahat nasıl aşabiliriz? Bugün devlet okullarında zorunlu örgün eğitim kapsamında 54 bin 715 okulu bulunmaktadır. Zorunlu örgün eğitim kapsamında 588 bin 10 derslikte çocuklar eğitim görüyor. Devlet okullarında 15 milyon 189 bin öğrenci bulunmaktadır. Bu okullarındaki öğretmen sayısı 942 bin 946’dır. Zorunlu örgün eğitim kapsamında devlet okuluna giden öğrencilerden 3 milyon 717 bin öğrencinin evinde internet yoktur. Türkiye’yi çok farklı şekilde lans ettiğini biliyorum. Türkiye’nin uçtuğunu söylüyorlar. Devlet okuluna giden öğrencilerden, 754 bin 429 öğrencinin evinde televizyon yok. Televizyonu olmayan bir öğrenci nasıl eğitim yapar?
CHP’le belediyeler eğitime katkı için hazır: Pandemi koşullarına uygun olarak uygun eğitim için 57 bin 340 yeni dersliğe ihtiyacımız var. Ayrıca pandemi koşullarına uygun eğitim için yeni öğretmenlere ihtiyaç var. Neler yapılmalı? Diyorlar ya CHP hep eleştirir… Hep öneriler getirdik. Şimdi eğitim konusunda önerilerimizi getiriyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı’nın 57 bin 340 derslik ihtiyacını gidermelidir. Bu bağlamda çağrımız: Hazine ve Maliye Bakanlığı, bunu yapamayacağını söylüyorsa yer tahsisi yapılması koşuluyla CHP belediyeleri kendi illerinde bunu yapmaya taliptirler. İSMEK ve BELMEK, kendi binalarını çocukların pandemi koşullarında eğitim almaları amacıyla katkı sağlamaya hazırdırlar.
Ücretli öğretmen garabetine son verilmeli: Yeni dersliklerin hizmete girmesiyle birlikte 92 bin 165 öğretmenin ataması yapılmalıdır. Bu bağlamda siyasi otorite, kadrolu öğretmen, ücretli öğretmen garabetine son verilmelidir. Öğretmen öğretmendir.
Velilerden ek ücret talep edilmemeli: Okulların hijyen koşullarına uygun olarak çalışılması için 60 bin yardımcı personel kadrosu açılmalıdır. Dezenfektan, maske, ateş ölçüm için velilerden ek ücret talep edilmemelidir.
Televizyon için kampanya başlatılmalıdır: Milli Eğitim Bakanlığı, devlet okullarına kayıtlı öğrencilerin internet erişimini sağlamalıdır. Maliyet evrensel hizmet fonundan sağlanmalıdır. Bu bağlamda öğrenci ve öğretim elemanlarının tamamına sınırsız ve ücretsiz sağlanması için başta mobil telefonlar olmak üzere tüm altyapı nezdinde erişimi sağlanmalıdır. Evinde televizyonu olmayan öğrencilerin televizyona kavuşması için ‘senin de televizyonun olsun’ kampanyası başlatmalıdır. CHP’li belediyeler bu sorunu çözmeye taliptirler.
CHP sorun çözmeye hazır: Öğrencilerin bilgisayarı bulunmalı, bilgisayarı olmayanlar evrensel hizmet fonundan karşılanmalıdır. Bunu yapamayacaklarsa CHP’li belediyeler yılbaşındaki döviz kuru verilmek koşuluyla ve açacakları yardım kampanyasının engellenmemesi koşuluyla bu sorunları gidermeye hazırdırlar.
Servis esnafının kredileri faizsiz ertelenmelidir: Pandemi koşulları tüm derslerde verilmesine uygun değilse, önemli derslerin verilmesi düşünülmelidir. Okul servisi yapan esnafın bu süreçte gelir elde edemeyeceği için aldıkları kredilerin faizsiz ertelenmesi sağlanmalıdır.
Türkiye’yi yönetenlerde kapasite yok: Kamu özel ayrımı yapmaksızın 14 yaşından küçük ebeveynlere eğitim izni hakkı tanınmalıdır. Her anne baba için çocuğun sorunlarını çözmek vazgeçilmez bir görevdir ancak bu görev hepimize düşmektedir. Çocuklarımız için yapmayacağımız hiçbir fedakarlık yoktur. Eğitimin Türkiye’nin kalkındırılması için çok önemli manevra olduğunu kabul etmek gerekir. Eğitim bir kişinin, bir grubun tekeline bırakılacak bir olay değildir. Bunlar bizim çocuklarımız. CHP olarak biz belediye başkanlarımızla her türlü fedakarlığı yapmaya hazırıız. Önümüze engel çıkarmasınlar. Çocuklarımızın eğitimde karşılaştıkları tüm sorunları çözebiliriz ama bu kapasite Türkiye’yi yönetenlerde yoktur. Eğitimin ne olduğunu bilmiyorlar. Eğitimli öğrenci soru soramıyorsa o eğitim eğitim değildir. Neyin nasıl olduğunu sorgulaması lazım. O zaman eğitim eğitim olur. ANKA