Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, “Kobanê soruşturması” kapsamında partilerine yönelik gözaltı operasyonlarına karşı Meclis’te basın toplantısı düzenledi. İlk olarak konuşan Buldan, Van’da helikopterden atılan ve yaşamını yitiren Servet Turgut ile ilgili, “Bu insanlık dışı işkenceyi yapanları, sorumluları ve onları koruyanları kınıyorum. Elbette bu işkencenin üzerini örtemeyecekler. Faillerin ve sorumluların yargı önüne çıkartılması için HDP olarak elimizden gelen çabayı göstereceğiz” dedi.
"İNTİKAM OPERASYONU"
Buldan, partilerine yönelik “siyasi intikam” operasyonu olduğunu belirterek, gözaltındaki siyasetçilerin keyfi bir şekilde tutulduğunu söyledi. Buldan, sabah saatlerinde Kars Belediye Eş Başkanı Şevin Alaca ile birlikte Belediye Meclis üyelerinin de gözaltına alınarak bu operasyonların devam ettiğini sözlerine ekledi. Buldan, “Bir kez daha vurgulamak isteriz ki, bu operasyonlar hukuki değil, siyasidir. AKP-MHP iktidarının siyasi ajandasına göre yürütülen siyasi darbe operasyonudur. 4 Kasım 2016’da Eş Genel Başkanlarımız ve milletvekili arkadaşlarımızın tutuklandığı siyasi darbe operasyonunun, 19 Kasım 2019’da halk iradesini hiçe sayan kayyım darbesinin devamı olan bir operasyonla karşı karşıyayız” diye konuştu.
"DEMOKRASİYİ ÇÖKERTME PLANI"
Buldan, iktidarın kaybettikçe daha fazla saldırganlaştığını ve ilk hedefinin HDP ve demokrasi güçleri olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti: “İzledikleri savaş politikaları nedeniyle dış politikada, iç politikada, ekonomide, yaşamın her alanında tüm toplumu derin bir krizin içerisine sürükleyen, yönetemeyen AKP-MHP iktidarının, siyaseti kutuplaştırıcı bir zemine sürükleyerek, kendi çöküşünü durdurmayı amaçladıklarını görüyoruz. Demokratik siyaset zeminini ortadan kaldırmak, demokratik siyaset yürütenleri, demokratik örgütlülükleri tasfiye etmek istiyorlar. Demokrasiyi çökertme planı uyguluyorlar.”
"HDP’NİN YÜKSELİŞİNİ DURDURAMAZSINIZ"
Buldan, 1 Haziran’da başlattıkları “Demokratik Mücadele Programı” ile topluma umut veren bir süreci başlattıklarını söyledi. Buldan, savaş politikalarına karşı barış ve ülkenin tüm sorunlarına ortak çözüm konusunda mücadele yürüttüklerini ancak iktidarın buna karşı siyasi operasyonlarla yanıt verdiğini dile getirerek, “HDP, fikriyatıyla, ilkeleriyle, çözüm siyasetiyle ve dayandığı büyük toplumsal destekle Türkiye siyasetinde tarihsel rol oynayan büyük bir siyasal güçtür. HDP, onlara rağmen dimdik ayaktadır. Tek bir yöneticisi ve üyesi de kalsa HDP fikriyatı bu ülkede mutlaka başarıya ulaşacak ve demokrasi içerisinde yaşam bulacaktır. Ne yaparsanız yapın HDP’yi susturamayacaksınız. HDP’nin yükselişini durduramayacaksınız. HDP demokrasinin kalesidir. Bu kale düşmedi, düşürülemeyecektir” diye konuştu.
"DEMOKRASİ MUTLAKA KAZANACAK"
Buldan, şöyle devam etti: “İktidar, HDP’ye demokratik siyaset alanını kapatmaya çalıştıkça, bizler demokratik siyaset zeminini daha da büyüteceğiz, güçlendireceğiz ve genişleteceğiz. Onlar, demokratik toplumsal muhalefeti engellemeye çalıştıkça, demokratik güç birliği ve toplumsal dayanışmayı daha da büyüteceğiz. HDP’yi terörize planları tutmayacaktır. Siz 50+1 için gece gündüz hesap yapabilirsiniz. Seçim kanunlarıyla oynayabilirsiniz. Ama şunu aklınızdan hiç çıkarmayın: Sizin iktidar ve koltuk hesaplarınız, hayalleriniz değil, Türkiye halklarının demokrasi, barış, adalet ve özgürlük hayalleri gerçeğe dönüşecektir. Faşizminiz değil, demokrasi mutlaka kazanacaktır.”
"OYUNU HEP BİRLİKTE BOZALIM"
Gözaltındaki siyasetçilerin tek suçunun demokratik siyaset yapmaları olduğunu ifade eden Buldan, “Asıl gözaltında olması, yargı önüne çıkarılması gerekenler HDP’liler değildir. Gözaltında olması gerekenler; Roboski’nin, 5 Haziran’ın, Suruç ve Ankara katliamının, Soma’nın, Çorlu’nun, Sakarya’nın, Afyon’un, helikopterli işkencenin, yolsuzlukların, hırsızlıkların, nefret suçlarının sorumluları ve failleridir. Gözaltındaki arkadaşlarımızı derhal serbest bırakın. Cesaretiniz varsa gelin Meclis’te 6-8 Ekim için derhal bir araştırma komisyonu kuralım ve gerçekleri tüm boyutlarıyla araştırsın, açığa çıkartsın. AKP-MHP iktidarı, kendi siyasi planlarına göre Türkiye’yi ve siyaseti kilitlemeye çalışıyor. Bu oyunu görelim ve hep birlikte bozalım, bu kilitlenmeyi hep birlikte, demokratik güç birliğiyle, dayanışmayla açalım” şeklinde konuştu.
SANCAR: OTURMA EYLEMİ YAPIYORUZ
Daha sonra söz alan Mithat Sancar ise “Bizler Meclis’in üçüncü büyük partisiyiz. Muhalefet hakkımızı her platformda kullanmaya devam edeceğiz. Bugün Meclisin açılış törenine katılmama kararı aldık. Bu Meclis’e karşı bir tutum değildir, Meclisi demokratik siyasetin en önemli platformlarından biri olarak gördüğümüz gerçeğine aykırı bir tutum değildir. Meclis demokratik siyasette önemlidir. Bu kadar büyük bir haksızlığı, hukuksuzluğu, zulmü Meclis Genel Kurulundan değil, Meclis bahçesinden halklarımıza duyurmayı daha doğru ve uygun bir yöntem olarak gördük. Meclis bahçesinde oturma eylemi gerçekleştireceğiz. Genel Kurul devam ettiği sürece oturma eyleminde olacağız.” dedi.
Vekiller açıklamanın ardından Meclis bahçesinde oturma eylemi başlattı.