Gümrük müşavirlerinin suçu ne?

Sıcağı sıcağına devam edelim Adana Gümrüğü'ndeki hayali ihracat olayına. Ne yazmıştık bir önceki yazımızda. Artık geleneksel hale geldiği gibi ihbarla ortaya çıkarılan olayda ihbarcı, Adana Gümrüğü’ne yaptığı bildirimde yurt dışına otomobil parçaları ihraç eden firmaların ürünlerini gümrüğe fahiş fiyatla gösterdiğini ihbar etmiş, otomobil parçalarının kırmızı hattan düğün dernek edasıyla geçtiği belirlenmiş, bir ihbarcının sağduyusu ile devleti soymaya kalktıkları iddia edilen kişiler yakayı kaptırmışlardı.. Önce gümrük soruşturmaları ve ardından adli soruşturma başlatılmış; nihayetinde savcının hazırladığı iddianame ilgili mahkemece kabul edilmişti. Şimdi yani kısa süre sonra da olayla ilgili kaçakçılık suçlarına bakan 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 'perde' demesi bekleniyor..
YURT DIŞI BAĞLANTISI YOK MU ACABA?
Gelelim şimdi ikinci yazımıza. Dosyanın tamamına baktığımızda, göze çarpan ilk şey şu oluyor. İnsan diyor ki, ‘yahu arkadaşlar bu işin yurt dışı ayağı yok mu? Ya da yapıldı da ben mi bilmiyorum.’ Eğer hayali ihracatın yurt dışı ayağı irdelenmediyse bu soruşturmaya eksik soruşturma denilemez mi? Yine gördüğüm kadarıyla mahkemenin belirlediği bilirkişi müfettişin raporundan, hani sınava çalışmamış çocuğun yanındaki arkadaşından kopya çektiği gibi rapor kopyalaması yapıp görüş bildirmiş. Evet..! Sonuçta hayali ihracat işledikleri ve resmi evrakta sahtecilik yaptığı iddia edilen kişi veya kişiler belirlenmiş ama her zaman olduğu gibi atı alan Üsküdar'ı da geçmiş yine.. Ya kaçakçılık yaptığı iddia edilen kişilere yardımcı olan gümrükçülerle ilgili ne yapılacak? O da şimdilik muamma. Bekleyip, göreceğiz. Ama dosya kapsamında üzerine suç atılacak birileri de bulunmuş. Gümrük müşavirleri...
BAKIN YASALAR NE DİYOR?
Bu ve benzeri olaylarda zanlılardan sonra ikinci planda suçlanan gümrük müşavirlerinin, ihracat işlemleri sırasında sorumluluklarını şöylece aktarmak isterim sizlere.
Gümrük müşavirleri 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 181. maddesi ve ihracat rejiminin amir hükümleri içerisinde mesleki faaliyetlerini icra ederlerken ihraç işlemlerinde ihracatçı firma tarafından kendilerine tevdi edilen ihraç belge ve faturaları gümrük kanunu ve ihracat rejimine uygun beyanname tanzim ederek dolaylı temsil yoluyla gümrüklerdeki işlemleri takip ederler. Yani kesilen faturadan vs'den bilgi sahibi olmazlar, olamazlar. Söz konusu olayda, gümrük müşavirlerinin ne veya nasıl suçlandığını merak ediyorsunuzdur doğal olarak. Belgeler ışığında sizlere aktarayım.
MÜFETTİŞ DİYOR Kİ...
Gümrük müfettişinin Adana'da ki hayali ihracat olayında gümrük müşavirleri ile ilgili tespitleri şöyle: İhracat beyannamelerini dolaylı temsilci sıfatıyla imzalayan gümrük müşavirlerinin aynı kişiler olduğu, söz konusu işlemlerin süreklilik arz ettiği, fonksiyonlarının yalnızca beyannameye imza atmak olmayan gümrük müşavirlerinin bu denli yüksek miktarda işlemlerini yaptıkları ihracat beyannameleri muhteviyatı eşyaların özellikleri ve nitelikleri ile bu nitelikte bir eşyanın kıymetinin bu kadar yüksek olup olmayacağını mesleki sorumlulukları gereği bilmeleri gerektiği, dolayısıyla firmalar ile sürekli irtibat halinde olan müşavirlerin eşyalara ilişkin belgelerin faturalarının gerçeği yansıtmadığı noktasında sorumluluk taşıdıkları hususları göz önüne alındığında gerçekleştirmiş oldukları işlemler kapsamında gümrük müşavirleri hakkında TCK'nın 257. maddesi gereği işlem yapılması gerektiği...
BİLİRKİŞİLER BU İŞE NASIL BAKIYOR?
Peki, müfettişlerin gümrük müşavirlerine karşı genelde koydukları bu suçlamaya bilirkişiler nasıl bakıyor? Örneğin, son olayda müfettişin bu talebine geçmişte İstanbul'da yaşanan hayali ihracat soruşturmalarını yapan gümrük müfettişleri tarafından talep edilmişse de mahkemelerin dosyaları incelemek ve rapor hazırlamak için görevlendirilen bilirkişi raporlarında neler yazılmış mesela.. Devam edelim.. Gümrük müşavirleri ilgili beyannameler kapsamında eşyanın kıymetinin doğru beyan edilmesi noktasında, gerekli dikkat ve özeni göstermediklerinden bahisle görev ve sorumluluklarını yerine getirmediklerini hakkında kanaat belirtilmekte ise de gümrük müşavirlerinin ihracatçı firmalara ihracat işlemlerinin hatalı kısımları için yardım ettikleri ihracatın sahte belgelere dayalı olduklarını bildikleri, görevlerini ihmal ettikleri, fiilinin oluşması için gerekli kastın oluştuğu faillerle fikir ve eylem birliği içinde bulundukları konusunda somut bir bulguya ve emareye ulaşılmadığı, ayrıca dolaylı temsilci gümrük müşavirlerinin ihracat beyannameleri eki belgelerin doğruluğunu araştırma yetkileri olmadığından ve de yurt dışı araştırmalar sonucu teyit edilen bilgilerin gümrük idaresi kayıtları ile aynı olması ihracatlar için bir karine olduğu dolayısıyla soruşturma konusu ihracatlarda dolaylı temsil sıfatı ile gümrük işlemlerini takip eden kişilerle ilgili kararı mahkemelerin vermesi uygun olacağından..
Yani açıkça deniliyor ki; kardeşim burada gümrük müşavirleri söz konusu şirketleri dolaylı olarak takip ediyor, üstelik ve üstelik gümrüğe verilen belgeleri de inceleme yetkileri yok! Bu iş daha çok su götürür, çok gümrük müşavirinin canı sıkılır.
Sevgili dostlar, bir sonraki yazımda bu konuyla ilgili olarak ellerinden karneleri alınan ve bana mektuplar yazan gümrük müşavirlerinin birebir bana anlattıklarını işleyeceğim. Aynı zamanda bu ve benzeri soruşturma ve mahkemelere emsal teşkil eden mahkeme kararlarını sizlere aktaracağım.