Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları şu şekilde:
Sözlerimin başında yol arkadaşım Markar Esayan'a rahmet diliyorum.
Hatay ve İskenderun'a geçmiş olsun dileklerimi tekrarlamak istiyorum.
"GÜVENLİK GÜÇLERİMİZ HATAY'DA FELAKETİN ÖNÜNE GEÇTİ"
Amanoslar'dan ülkemize giren 2 teröristin güvenlik güçlerimiz sayesinde kısa sürede tespiti Allah korusun büyük bir felaketin önüne geçmiştir.
Daha önce belirlenen bir grubun son üyeleri olduğu anlaşılmıştır. Bu olay Türkiye'nin Suriye merkezli terör saldırıları konusundaki hassasiyetinin ne kadar doğru olduğunu bir kez daha göstermiştir.
SURİYE'DE YENİ OPERASYON MESAJI
Bize verilen sözler tutulup, bu teröristler belirlediğimiz hattın dışına çıkarılmazsa ihtiyaç duyduğumuz her an harekete geçmek için meşru sebebe sahip olduğumuzu tekrar tekrarlıyorum.
DEAŞ ile sadece Türkiye mücadele etmektedir.
Rusya'nın İdlib bölgesindeki Suriye Milli Ordusu güçlerine saldırısı bölgede kalıcı barış ve huzurun istenmediğine işarettir.
ABD'nin Suriye'nin Irak sınırı boyunca oluşturmaya çalıştığı yapının yeni çatışmaların, trajedilerin habercisi olduğu da açıktır.
Türkiye'nin gücü gerekiyorsa Suriye'yi tüm terör örgütlerinden temizlemeye yeterlidir.
Tek gayemiz kendi güvenliğimizi sağlamak, Suriye halkının huzura ve esenliğe kavuşmasını sağlamaktır. Bunun dışında kimsenin toprağında, petrolünde hakkında gözümüz bulunmuyor.
Siyasi, ekonomik, kültürel ve askeri gücümüzü artırmaya, kardeşlerimize ve dostlarımıza destek olmak için de ihtiyacımız bulunuyor.
Bugünkü topraklarımızı parça parça bölerek paylaşmayı, milletimizi esir haline getirmeyi planlayanların hesaplarını İstiklal Harbi ile bozduk.
Milletimiz her saldırının ardından yeniden iradesine sahip çıktı, ülkeyi yeniden rayına oturttu.
Elimizdeki her değer gibi Cumhuriyetimize de sahip çıkacağız.
Cumhuriyetimize var gücümüzle sahip çıkarak kendimize güçlü bir gelecek inşa edeceğiz.
Nasıl İstiklal harbimizde Gazi Mustafa Kemal Paşa ordumuza 'ilk hedefiniz Akdeniz'dir' diyerek hedef göstermişse, bizim de bugünkü ilk durağımız 2023 hedeflerimizdir.
FRANSIZ CHARLİE HEBDO DERGİSİNE TEPKİ
Fransa'da Peygamber Efendimiz ile çıkan çirkin ve ahlak yoksunu karikatürleri yayınlayan derginin şimdi de kapaktan yayımladığı karikatürle şahsımı hedef aldığını duydum. Bu tür ahlaksız yayınlara ne yaptığını görmek amacıyla da olsa itibar etmeyi dahi zul kabül ettiğim için karikatüre bakmadım. Benim Peygamberime hakaret eden bu namussuzlarla ilgili benim herhangi bir şey söylememe de gerek yok zaten.
Üzüntüm ve öfkem şahsıma yapılan iğrenç saldırıdan değil, aynı mecranın canımızdan aziz bildiğimiz Peygamber Efendimize yönelik terbiyesizliklerin kaynağı olmasıdır. Hedefin şahsım değil, savunduğumuz değerler olduğunu biliyoruz. Ülkemizde de bunların uzantılarının olduğunu biliyor ve görüyoruz. Hatta bu parlemento altında olanlar olduğunu da biliyoruz.
Aile mefumunu bir kenara koymak suretiyle bu tür saldırının içinde olanları da biliyoruz. Böyle zamanlarda yekvücut olmak gerekirken hâlâ bunlar buralardan oy devşireceklerini zannediyorlar. Bu pazarda size yem yok.
BATI'YA SERT SÖZLER: SİZ KATİLSİNİZ, KATİL!
Bunlar Avrupa'nın yeniden barbarlık dönemine gidişinin işareti.
Fransa ve genel olarak Avrupa, Macron ve onunla aynı zihniyeti taşıyanların nefret tohumları saçan politikalarını haketmiyor.
Biz son nefesimizi verdiğimiz gün değil, asıl bu saldırılar karşısında sessiz kaldığımız mukabelede bulunamadığımız gün öldük demektir.
Şimdi buradan ben Batı'ya sesleniyorum; yahu siz değil misiniz Ruanda'da yüz binlerce insanı katleden? Milyonlarca Cezayirliyi katleden... Siz değil misiniz Afrika'nın her ülkesine sadece elmas, fosfat, altın var diye giren ve insanları katleden? Ya siz katilsiniz katil! Bugün hâlâ aynı şeylerin arayışı içerisindesiniz. Lübnan'a gidiyorsunuz. Ne işin var yahu senin Lübnan'da? Lübnan'da bir felaket yaşanıyor ve istikamet vermeye gidiyor. Ne oldu, aradığını buldun mu orada? Bulamadın. Niye? Kovdular seni kovdular. Vaka bu. Tanındıkça bunlar her yerden kovulacak. Adeta Haçlı seferlerini tekrar başlatmak istiyorlar. Haçlı Seferlerinden itibaren Avrupa üzerinden gelen fitne ve kin tohumları bu topraklara düşmeye başlamış, işte o vakit huzur bozulmuştur.
Biz sadece dışardan ve içerden maruz kaldığımız saldırılara kendimizi savunduk. Tehcir ve mübadele gibi hadiseler Batılı güçlerin topraklarımızda sergiledikleri oyunların acı sonuçlarıdır.
Burası çok önemli... Topraklarımız içinde 435 kilise, sinagog ve havra bulunuyor. Ve bunlar devletimizin yedieminindedir, güvencesi altındadır. Hiç kimsenin inancına, kutsalına müdahale etmedik, etmiyoruz ve etmeyeceğiz.
Adeta ipe un serdiler. Her toplantı oturdular-toplandılar-dağıldılar şeklinde geçti.
"KIRMIZI ÇİZGİMİZ AŞILIRSA BABAMIZIN OĞLUNU GÖZÜMÜZ GÖRMEZ"
Ermeniler saldırdı, Azeri Türkü kardeşlerim de kendilerini savunma noktasına geldiler. Süreç devam ediyor. Liderlerle görüşmelerimiz devam ediyor.
Putin ile buradaki süreci etraflıca ele aldık. Artık bu işe Kafkaslarda son verelim dedik. İstersen bu işi birlikte çözeriz. Siz Paşinyan ile görüşmeleri yapın, ben İlham kardeşimle görüşmeleri yapayım ve bu işe artık tatlı bir yere bağlayalım. Heyetinizi gönderin, heyetimizle görüşmeler yapalım. Ama bu işi çözecek miyiz, çözmeyecek miyiz? Daha önce de 5+1 kendileriyle görüştük. Samimi bir adım atacaksak atalım. Bu işi bitirmek durumundayız. Biz samimiyiz. Ben sizin de samimi olduğunuza inanıyorum. İnşallah bunu neticelendiririz. Kırmızı çizgilerimiz aşıldığında kimse kusura bakmasın babamızın oğlu olsa gözümüz görmez.
KILIÇDAROĞLU'NUN SÖZLERİNE ÇOK SERT TEPKİ
Sende zerre kadar yürek varsa sen benimle ilgili konuş eşimle ilgili konuşma. Sen ne biçim siyasetçisin. Senin siyasetle alakan yok. Sende o yürek varsa benimle ilgili konuş. Siyasetçi arkadaşlarımla ilgili konuş. Biliyorsun ki onlar seni paçavraya çeviriyor. Zeka yoksunu bir adamsın. Zira airbusları satmamızı istiyorsun. Birisi stratejik bir ürün. Bunlar sadece Fransızların değil. Bundan bile haberin yok. Bu kadar zavallısın. CHP'li kardeşlerime söylüyorum bu adamı iyi tanıyın.
"ZERRE YÜREĞİN VARSA BENİMLE İLGİLİ KONUŞ, EŞİMLE İLGİLİ DEĞİL"
Dün Bay Kemal eşimle ilgili bazı laflar etti. Sende zerre kadar yürek varsa sen benimle ilgili konuş, eşimle ilgili konuşma. Sen ne biçim siyasetçisin ya? Sana siyasetçi demek için sokaktan binlerce şahit getirmek lazım. Sende o yürek varsa kalkarsın, siyasetçiysen benimle ilgili, siyasetçi arkadaşlarımla ilgili konuş. Biliyorsun ki onlar seni paçavraya çevirirler.
Yakılacak çantalar arıyorsan sizde çok. Yanınızda beyaz Türkler çok. Onların yakacağı çantalar da vardır, o ayrı konu. Zeka yoksunu bir adamsın. Airbus'ları satmamızı istiyorsun. Onunla bunun ne alakası var? Birisi stratejik bir ürün ve bu sadece Fransa'nın da değil, zavallı, bunun ortakları arasında İngilizi var, İtalyan'ı var, Alman'ı var... Bundan bile senin haberin yok yahu! Bu kadar zavallısın.
CHP'ye gönül veren kardeşlerime diyorum ki iyi tanıyın bu adamı. Ülke için maalesef bu bir sıkıntı.