AA - Tahran Yunus Emre Enstitüsü’nün açtığı yemek atölyesine her yaştan İranlı kadınlar ilgi gösteriyor. Türkçe bilmeyen kadınlar ise arkadaşlarından aldıkları yardım ile yemek notlarını yazıyor.
Kursiyerler, geleneksel Türk mutfağından yemeklerin uygulamalı olarak öğretildiği atölyede gördükleri yemekleri evlerinde de deneyerek misafirlerinin beğenisine sunuyor.
Tahran Yunus Emre Enstitüsü (YEE) Koordinatörü İbrahim Furkan Özdemir, yemek atölyesi projesine ilişkin AA muhabirine açıklamada bulundu.
Özdemir, enstitü olarak dil, drama, okçuluk, çeviri atölyelerinin yanı sıra Türk mutfağı atölyesi de açtıklarını belirtti.
Türk mutfağı atölyesine İranlı kadınların yoğun ilgi gösterdiğine dikkati çeken Özdemir, "İlana yoğun ilgi gösterildi. İlana çıkıldıktan sonra 24 saat geçmeden kontenjanımız doldu." dedi.
Özdemir, ilk atölyeye katılamayan kişilere yönelik de çalışmalarının olacağını kaydederek, şöyle devam etti:
"Atölyemiz 4 haftalık bir süre için belirlenmişti. Yoğun talebi karşılamak üzere yeni bir atölye açmayı planlıyoruz. Atölye süresince farklı yörelerimize ait 20'nin üzerinde Türk yemeğini İranlılara tanıtma fırsatı bulmuş olacağız."
Geleneksel Türk Mutfağı Atölyesi’nin eğitmeni Seda Özdemir de gösterilen ilginin kendilerini mutlu ettiğini belirtti.
Özdemir, atölyenin ikinci haftasında olduklarını kaydederek ilk hafta mercimek köftesi, kürdan kebabı, bulgur pilavı, ıspanaklı börek ile şekerpare tatlısının yapımını öğrettiklerini anlattı.
Kursiyerlerin atölyedeki performansının kendilerini daha çok motive ettiğini aktaran Özdemir Türk yemeklerini tanıtma fırsatı buldukları için mutlu olduklarını dile getirdi.
İranlılar Türk yemeklerinin yapımını öğrenmekten memnun
Kursiyerlerden Mehsa Mukaddemmeniş de yemek atölyesine katılmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek öğrendiği yemekleri evinde de yapmaya çalıştığını söyledi.
Yeni lezzetler keşfetmeyi ve pişirmeyi sevdiğini ifade eden Mukaddemmeniş, "Ben geçen hafta mercimek köftesi ile kürdan kebabını öğrendim. Birkaç gün önce misafirlerime de o yemekleri hazırladım. Çok beğendiler. Türk yemeklerini öğrenmekten memnunum." diye konuştu.
Mukaddemmeniş, bu hafta kavurma, fellah köftesi, sandal böreği ile dondurmalı irmik tatlısı yapmayı öğrendiklerini söyleyerek, "Çok lezzetliydi. Yemekleri yaptıktan sonra hep beraber yedik. İnşallah evimde de yapacağım, bakalım ailem de beğenecek mi?" ifadelerini kullandı.
Meryem Rafii de YEE’de başlangıç seviyesinden C2 seviyesine kadar Türkçe öğrendiğini, şimdi de yemek atölyesine katıldığını aktardı.
Atölyeyi "mükemmel" şeklinde nitelendiren Rafii, "Genellikle Yunus Emre’de açılan atölyelere katılıyorum. Ben bu atölyeye gerçekten bayıldım. Hocamız bayağı iyi ve çok memnunuz." dedi.
Şu an B2 seviyesinde Türkçe öğrendiğini söyleyen Mona Kalenoyi de yemek atölyesine severek geldiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Çeşit çeşit yemekler öğrendik. O kadar güzel yemekler öğrendik ki mesela şekerpare, farklı tatlılar ve farklı yemekler. Ben daha çok kürdan kebabı ve şekerpareyi sevdim."
Fernaz Abedkohi ise YEE’de 4 yıl önce Türkçe öğrendiğini belirterek, "Şimdi bu kursa katıldım. Seda hanım farklı yemekler pişiriyor. Ve gerçekten Türkiye yemekleri çok lezzetli, çok beğeniyorum." ifadelerini kullandı.