Manisa’da 22 Ocak’ta başlayan ve o tarihten sonra sık sık meydana gelen depremler bölgede yaşayanları tedirgin ediyor. Fay hatlarının aktif olduğu bölgede artçı şokların bir süre daha devam edeceği öngörülüyor.
Bölgedeki hareketliliği inceleyen Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, özellikle Akhisar ve Soma’ya dair dikkat çeken tespitlerde bulundu.
4 binden fazla artçı
Sözbilir şunları ifade etti:
Akhisar depremi 22 Ocak’ta başladı. Bir aydır da oluyor. Şu ana kadar 4 binin üzerinde artçı depremler oldu. Aktivite henüz devam ediyor. Belli dönemlerde sönümleme geçirdi ama daha sonra tekrar alttaki faylar birbirleri ile bağlantılı oldukları için yeniden tetiklendi ve deprem fırtınası şeklinde tekrar devam etti.
Bunlar bir bütün olarak deprem dizisi oluşturmaya başladı ve sönümlenmesi gerekirken bir periyoda girdi. Belli boşluklar oluşmaya başladı. Özellikle Akhisar ve Soma taraflarına doğru belli boşluklar oluştu. Büyük olasılıkla bölgedeki boşluklar doluncaya kadar deprem aktivitesi sürebilir.
'Deprem aktivitesi sürebilir'
Prof. Dr. Hasan Sözbilir “Bölgede belli periyotlarla yine 3-4 günde bir; 2, 3 ve 4 büyüklüğünde deprem olduktan sonra tekrar 5’e yakın bir deprem olabilir. Bunlar birbirini izleyecek deprem dizisi sınıfına girmiş oldu. Boşluklar, depremlerle doluncaya kadar, deprem aktivitesi sürebilir” diye konuştu.
Oluşan boşluklar dolduktan sonra depremlerin belli bir sönümlenme sınıfına gireceğini tahmin ettiklerini aktaran Prof. Dr. Sözbilir, şunları söyledi:
Depremler bir süre daha devam edebilir. Diğer faylara sıçrama olmadığı müddetçe bu periyotta devam etmesi beklenebilir. Soma, Kırkağaç, Bakır, Akhisar taraflarındaki özellikle yaşlı insanların başka yerlerde dinlendirilmesinde fayda olabilir.
Çünkü günde yüz depremi bulan deprem aktivitesi var. Belli bir yaşın üzerindeki insanlar, psikolojik açıdan çok farklı etkilenebilir. O insanlar belki aileleri tarafından başka yerlerde dinlendirilebilir.”
Sürekli deprem olduğu için binaların yorgun bina sınıfına girdiğine de dikkat çeken Hasan Sözbilir sözlerini şöyle bitirdi:
Binaların yorgunluğu söz konusu bu bölgede. Kırsal alan sınıfına girdiği için depreme dayanıklı bina sayısı da çok fazla yok. Burada özellikle yerel yönetimlerin, AFAD’ın, Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nün hafif hasar gören binalarda belli çalışma yapması gerekiyor.
O tür evleri ortaya çıkarmak gerekiyor. ‘Şuan ki deprem aktivitesi bu şekilde sürerse o bina daha fazla hasar görür mü’ sorusunun cevabı aranmalı. Ona göre çalışma yapılıp, daha sonra halkın yönlendirilmesi gerekiyor.