Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Şiddetli yağmur
4°
Ara
Damga Yerel Haberler Şark kurnazlığı...

Şark kurnazlığı...

Öncelikle şark kurnazlığının sözlük anlamını öğrenelim, ne anlama geliyor diye..

Okunma Süresi: 5 dk

Öncelikle şark kurnazlığının sözlük anlamını öğrenelim, ne anlama geliyor diye.. Şark kurnazlığı sözlük anlamı aynen şöyle; ''Doğu dünyasının anlayış, görgü ve davranış gibi özellikleri çerçevesinde zamana yayma, boşvermişlik, neme lazımcılık içeren uzun vadeli planlar yaparak bir işte karşı taraftan istediğini elde etme işi. 'Gelelim konumuza gazetecliliğin yanı sıra toplumsal sorunlarla ilgili duyarlılığım dolayısıyla başkanlığını yaptığım STK’larda olan Ardahan Gazeteci Cemiyeti, Ardahan Dernekler Federasyonu olarak; Ülkemin yanımda içinde bulunduğum toplumumun bir adım öne gitmesi, siyasette yer bulması ve ‘’Güçlü Bir Lobi’’ önderliğinde 'bizde varız' demesine uğraşmaktayım.. Bu uğraş içinde mücadele verirken sık sık karşılaştığımın şark kurnazları yani üste anlatıldığı gibi kendilerince kurnaz ve uyanık olanlarla sıkça karşılarşırım..
Son olarak yaklaşan yerel seçimler öncesi içinde bulunduğum toplumumun erlerinden bir iki insanın siyaset yolunda bir adım ileri gitmesi için elimden geldikçe, tüm saf ve sade bir kalp ve bakışla çaba sarfederken yine şark kurnazlarıyla karşılaştım. Ataşehir'de olduğu gibi Avcılarda da federasyon olarak yani     ARFAFED olarak fikir babalığını yaptığımız toplantıyı götürüp, alakasız işlere yayan ve alakasız insanları davet eden bu şark kurnazlarının, ‘’Böyle yaparsam bir adım ileri giderim, Fakir’i de, STK’larınıda, kullanmış olurum’’ diyerek haraket edenlerin adam olduklarını, bir yere geldiklerine, 50 yaşına gelmiş olan biri olarak hiç şahit olmadım.Tam aksine hep geri gittiklerine şahit oldum..Ve ne acıdır ki; Aynı Şark Kurnazları seçimlerde ya da iş sahasında başarısız kaldıklarında da, ‘’ Yav kardeşim STK’mız yok federasyonumuz yok, gazetecimiz yok’’ diyerek kendi yaptıkları şark kurnazlıklarını unutup, bugünkü gibi suçlu ararlar..Ve birileri de borozanı öttürür, Üsküdar’ı geçer, Av’ken Avcı olur! Kısacası istanbul Avcılarda olduğu gibi İstanbul ve tüm Türkiyede Şark kurnazlığının toplum taraıfndan olduğu gibi bu Şarkcıları takip edenlerde iyi tanır ve adam saymazlarTarihe baktığımızda hep de öyle olmuştur..
İnanmayan tarihe bakmazsa da geride kalan bir kaç seçime baksın..
Bu ülke de ve kentte muhalefet sorunu var..2018 biterken 2019’ başlarken hele sayın..Siz 2018 yılının bitimini sayarken bende size 2018’de beklenen ve olmayanları şöyle bir sıralayayım ..
1-Belediyeler çöp toplamaktan öteye gidemediler.. Yatırım diye söyledikleri ise başta SERKA, SODES ve TKDK gibi kurumların kaynakları ile yapılan ama bir iki otel ve kaşar fabrikası dışında bölge ekonomisine çokta katkı sunmayan işler oldu. Meydan kent dışına taşındı ama kent içinde olduğu gibi hala oturulacak, şey yapılacağı bir wc’si yok..
2- Posof Türkgözü (Badele) Gümrük Kapısında yine sınır ticaretinin yapılmadığı bir yıl geçirdi..
3-Çıldır Aktaş Gümrük Kapısı açıldı ama Posof Türkgözü (Badele) Gümrük Kapısı gibi rantabıl olamadı, TOBB bu kapıya yaptığı yatırım kar getirmeyince Posof kapısını da yenilemekten vazgeçti.. İthalat-İhracat mı oda sınav sonuçları kamuoyuna açıklanması yasaklanan eğitim gibi sondan en sıfır..
4- Havaların soğuduğu şu günlerde burnunun dibinden doğalgaz geçmesine karşın dönüşüm merkezi olmasına karşın Hanak gibi ilçelerde kömür, mahalle ve köylerde tezekler yanmaya devam etti..
5- Kentsel dönüşüm tam olarak gerçekleşmedi, TOKİ'nin 2. Etap konutları yapıldı ama 1. Konutlardan çok pahalı fiyata yoksul vatandaşa kazıklandı..
6- Ardahan-Ardanuç yolu yine bitmedi.. Hatta unutuldu..
7- Üniversite Kampusunun etrafı duvarlarla örüldü, Üniversite kente inip, başta hayvancılığın gelişimi olmak üzere bölge ekonomisinin gelişmesine bir katkı sunamadı..
8- Hanak, Damal’a açılacağı söylenen Yüksek Okullar açılamadı, Çıldır, Göle ve Posof’a açılanlar ise gerek yurt, gerek öğretim üyesi gerekse ilgisizlikten, tanıtılamamaktan, anlatılamamaktan kapanma noktasına geldiler..
9- Başta Üniversite öğrencilerinin olmak üzere birçok öğrencinin yurt sıkıntısı aşıldı gibi görünse de bir çoğu hala pahalı kiralık evlerde mağdur halde oturur..
10- Yıl boyu bu kentin sorunlarının masaya yatırıldığı bir toplantı yapılamadı..
11- Bölündü denen yollar bitilemedi, tüneler de ele..
12-Şehrin giriş ve çıkış yolları kasaba görünümünden çıkamadı..
13- Köy içleri bile taşlanıp, döşenirken Ardahan'ın kent içi yolları ters/düzden öteye gidemedi..
14- Süt yine bir çay bardağına satıldı, kurbanlıklar elde kaldı.. Kalmayanlarda başka illerde konut, ev oldu, geri gelmedi..
15- Meydan bitirilemedi, yeşilim Milli Egemenlik Parkı betonlaştırılıp, hizmete sokulamadı.. 
Yetmedi, ‘kapalı garaj yapacağız’ denildi ama yarım yamalak bir mezar gibi ortada kaldı, yapanda yeniden aday edilmedi..
16- 20 ila 30 yıldır aynı görevlerde olan ve hizmetleri ile sürekli eleştirilen birçok idareci halen yine aynı yerde ve aynı keyifte.. Ve vekilin vekilin rütbesiyle halka müdürler..
17- İmar planı yapıldı denildi, ard arda yapılan yeni konutlar gelişi güzel yapıldı, katlar üzerine teraslarla çıkıldı..
18- Kent içi trafiği keşmekeş olurken, yıllardır bozuk olan sinyalizasyon sistemi zor bela ama yarım yamalak oluverdi..
19- Belediye araçlarını yenilemektense, kiralamaya gitti, ama çöp başta olmak üzere hizmetler hala 1974 yıllarındaki gibi devam ediyor..
20- Kaşkalar kalktı dense de ama kalkmadı, sokak başları sebzecilerle, kaldırımlar çay ocakları ile doldu ..
21- Köpekler yine sokaklarda kaldı, önce 100 bin TL. harcanan, sonra yenisi yaptırılan hayvan barınağı boş kaldı..
Yine sayayım mı bilmem ama bunu ben değil, başta CHP ve HDP olmak üzere başkanla daimilikte ortak olan BDP, MHP, DSP ve Mikail Kayatürk parkın bir duvarını yıktı diye kıyamet koparan Ardahan sosyete takımı bunları demeli derim..
Çünkü bu ülkede olduğu gibi bu kentte onca sorunun yanında muhalefet sorunu da var..
Not: Bu yazının bir örneği 2011 yılında da yazılmış ve hala arşivlerde aynen duruyor.. 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *