Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Açık
18°
Ara

Parklarda yattım

İş adamı Saadettin Saran, Medicana International İstanbul Hastanesi ve Yaşam Dergisi işbirliği ile düzenlenen “Yaşam Tadında Aylık Buluşmalar” etkinliğinin konuğu oldu. Moderatörlüğünü Medicana International İstanbul Hastanesi plastik ve estetik cerrahisi uzmanı Prof. Dr. Necmettin Kutlu'nun yaptığı etkinlikte Saran, annesinin 'Kendini kötü hissettiğinde git birine iyilik yap' tavsiyesinin hayatını olumlu anlamda ne kadar değiştirdiğini anlattı.

3 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Okunma Süresi: 3 dk

Başarıya giden yolun çalışmaktan geçtiğini söyleyen İş Adamı Sadettin Saran, “Özel kanalların çıkacağını tahmin ettim ve Amerika'ya döndüm. Temsilcilikler aldım, televizyonlara program satabilmek için. Uçak biletini borçla aldım. Amerika'da birkaç arkadaşımın evinde kaldıktan sonra seyahatler ettim. Kalacak arkadaş da kalmadı. Parklarda yattım, araba kiraladım arabalarda yattım, otostoplar yaptım” dedi.

Yaşam Dergisi işbirliği ile gerçekleştirilen etkinliğe işadamı ve Saran Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sadettin Saran, Beylikdüzü Belediyesi Başkan Vekili Ömer Şatır, Medicana International İstanbul Hastanesi Genel Müdürü Dr. Ulvi Ünal, Prof. Dr. Necmettin Kutlu, hastane yöneticileri, doktorları ve çok sayıda davetli katıldı. Yaşadığı hayattan kesitler anlatan İş Adamı Sadettin Saran, "Benim babam devlet memuruydu. Dört kardeş büyüdük. Üniversite'yi Amerika'da okudum. Finansal olarak gitme imkanım yoktu. Spor bursu ile gidebildim. Amerika'da Makine Mühendisliği okudum. Üniversitede iken maddi sıkıntıdan dolayı çalışmam gerekiyordu. Bursumu kaybetmemek ülkeme başarışız dönmemek için çabaladım. Sabah 5,5 antrenman saat 6 olunca yüzerdim. Dönem dönem çok bunaldığım oluyordu. Boynumda bir madalya hayal ediyordum. Genç yaşta hayallerim vardi bir tanesi Fenerbahçe başkanı olmaktı. Bir iş adamı saçmalama demişti ama ben hayallerimden vazgeçmedimk, gençler sizde hayallerinizden vazgeçmeyin" dedi.

Dünyada marka olduk
Daha sonra Amerika'dan döndüm vatan sevgisi ağır bastığını söyleyen Saran, "Özel kanalların çıkacağını tahmin ettim ve Amerika'ya döndüm. Temsilcilikler aldım, televizyonlara program satabilmik için. Uçak biletini borçla aldım. Amerika'da birkaç arkadaşımın evinde kaldıktan sonra seyahatler ettim. Kalacak arkadaşta kalmadı. Parklarda yattım, araba kiraladım arabalarda yattım, otostoplar yaptım. Kime gittiysem kapılar kapandı. Sen 24 yaşındasın diyorlardı ve Türkiye'nin neresi olduğunu bilmiyorlardı. Ama pes etmedim. Biri bana şans tanıdı ve dünyada bir marka olduk" dedi.

İyilik yap iyi hisset
Annesi ile çocukluk çağında yaşadığı bir hikayeyi aktaran Saran şunları söyledi: "6-7 yaşlarındayken mahalledeki büyük çocuklar beni dövmüştü. Ben de eve ağlayarak gelmiştim. Annem de nedenini sorunca anlattım. Annem dönüp bana 'Bu kadar moralin bozukken ne yapman gerekiyor biliyor musun?' diye sordu. Ben de söyleyeceği şeyler birden moralimin çok düzeleceğini düşünmüştüm. Sonra dönüp dedi ki, 'Kendini kötü hissettiğinde git birine iyilik yap.' Ben de 'Annem ne garip tavsiyeler veriyor. Herhalde Amerikalı olduğu için' diye düşündüm. Sonra zaman ilerleyince anladım ki birilerinin gelip samimi bir şekilde 'Allah razı olsun' dediğinde beni çok mutlu ediyor. Bir fark yarattığımı, hayatta olmamın bir değeri olduğunu ve bir şey kattığımı hissediyorum."

Başarıya giden asansör yok
Etkinlikte gençlere de tavsiyeler veren başarılı iş adamı Saran sözlerine şöyle devam etti: "İyi ve şerefli bir hayat yaşayın. Yaşlandığınızda ve dönüp geçmişe baktığınızda ikinci kez keyif alın. Sevgisiz güç, bizi zorba ve despot yapar. Sevgi dolu bir ev, hayatımızın temelidir. Sakin ve düzenli bir ev oluşturmak için elinizden geleni yapın. Kimle evlenileceğinin kararının hayattaki en önemli karar olduğunu unutmayın. Evlenmeden önce en az 6 ay nişanlı kalın. Çocuğuna güzel şeylerden zevk almasını öğreten, ona büyük bir servet bırakmış olur. Başarınızı ona ulaşmak için nelerden vazgeçtiğinizle yargılayın. Başarıya giden bir asansör olmadığını ve tırmanmak gerektiğini unutmayın. Merdivenden çıkarken akıtmadığın ter, inerken gözyaşı olarak döner. Hayatı gereğinden fazla ciddiye almayın. Geniş ve rahat olun. Ölümün dışında hiçbirşey göründüğü kadar önemli ve acil değildir. Düştüğünüzde değil, pes ettiğimizde kaybederiz." UFUK ÇOBAN

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *