Esenyurt'un tanınan iş insanlarından Sait Üstündağ, Demokrat Parti İstanbul Milletvekili aday adaylığını açıkladı. Damga'ya konuşan Üstündağ, milletin sesi olmak için aday olduğunu ifade etti. Türkiye'nin 20 yıldır AK Parti iktidarı tarafından yönetildiğini vurgulayan Üstündağ, “Yeniliklere açık olmamız lazım. Demokrat Parti yeni bir soluk. Biz tek adam sistemini ortadan kaldırmak istiyoruz, parlamenter sisteme geçelim diyoruz. Seçmen iyi düşünsün bu son şansımız. Yenilikte fayda vardır. Yeniliği tercih etmemiz lazım. Mevcut iktidar tozlandı şimdi yeni bir oluşum zamanı” diye konuştu.
Milletvekili sadece Ankara'da oturmasın
Milletin içinde, millet için çalışan bir milletvekili olmak istediğini anlatan Üstündağ, “Şimdi tercihimiz şöyle Türkiye'de bir yenilik olsun diyoruz. Türkiye'de artık yirmi yıldır aynı şeyleri insanlar tabii ki belki Sayın Cumhurbaşkanımız iyi şeyler de yapmıştır ama gerek yerelde gerekse genelde artık halka cevap veremiyorlar. Mesela Esenyurt üzerinden örnek verelim. Uzun yıllar AKP tarafından yönetilen Esenyurt'un ne hale getirildiğini gördünüz, biliyorsunuz. Bizim Kıraç'ta çok güzel bir yerimiz vardı, belediye binamız vardı. Oraya ucube binalar yaptılar. Ben 1985'ten beri Esenyurt'ta yaşıyorum. Bölge milletvekillerimiz halka cevap vermiyor. Bölgemizde hayvancılıkta olsun, tarımda olsun; Kars, Ardahan, Iğdır'da olan sorunları parlamentoya taşımadılar. Ankara'da bizzat bölge milletvekilimize rica ettim bir hemşehrimizin ataması vardı onu bile yaptıramadık. Peki biz milletvekillerine ulaşamadığımız zaman bunun milletvekili olmasının ne anlamı var? Biz öyle bir parlamento istiyoruz ki sadece Ankara'da oturmasın, el kaldırıp indirmesin halkın içinde olsun” dedi.
Türkiye AK Parti'nin himayesinde değil
Türkiye'nin AK Parti himayesinde olmadığını anlatan Sait Üstündağ, “15 yıl çok emek verdik; vatan için emek verdik, millet için emek verdik. Bu ülke AK Parti'nin himayesinde değildir. İnsanlar artık eşitlik bekliyor. Gelir dağılımında öyle bir dengesizlik var ki bir taraf çok zengin bir taraf çok fakir. Esenyurt'ta bir kira 10 bin lira olmuş. 2 bin lira da bunun faturaları olsa 12 bin lira. Eve iki maaş girse 15 bin girse insanlar nasıl geçinecek? Burada Suriyelilerin sosyal yardımlaşmadan, kaymakamlıklardan ne kadar yardım aldığını sorgulamak lazım. Ben deprem bölgesi için Reyhani'ye gittim orada da aynısını gördüm. ATM'lerden yardım parası çekiyorlar. Benim vatandaşım ise 10 bin liranın altında eziliyor. Sen gidip hala Suriyelileri kayırıyorsun. Benim burada kiramı, enflasyonumu pompalamaya bunların ne hakkı var? İşte Çanakkale'yi andık. Bizim şehitlerimiz var onların bu ülkede hakkı var. Avrupa istiyor diye göç alıyorlar. Alacaksan özel bir bölge kur, oraya konteynırlar yap orada yaşat onları” diye konuştu.
Türkiye'nin düzeni bozuldu
Türkiye'nin düzeninin bozulduğuna dikkat çeken Üstündağ, “Biz bu göçmen politikasını kabul etmiyoruz. Benim vatandaşım enflasyon altında eziliyor, kiralar altında eziliyor. Hastaneye gidiyoruz, bankaya gidiyoruz, Suriyeli'den bize sıra gelmiyor. Yabancı gelecekse iş insanı gelsin, yatırımcı gelsin. Hırsızı, dolandırıcıyı istemiyoruz. Benim çocuğum bugün eğitim alacak 6 aydır vize alamıyor. Niye? Adamlar diyor ki; 'Şu kadar bir para yatır, seni bir araştıralım vs' Ama bizim ülkemiz öyle değil. Sınır güvenliği yok, pasaport kontrolü yok adam 3 aylık vizeyle geliyor 10 sene burada yaşıyor. Benim evimde yabancı çalışıyor, otelimde yabancı çalışıyor kaç aylık vizen var diyorum 3 aylık diyor ama 3 senedir burada. Ya bu ülkede hiç mi kontrol yok? Demek ki yok. Biz buna karşıyız. Türkiye'nin yaşam düzeni bozuldu. Artık şaşırdık yani” diye konuştu.
Bu hesabı ödeyemezler
İstanbul ve Esenyurt üzerinden de örnekler veren Üstündağ, “Bir yere 70 kat izin vermişler. Böyle bir şey olabilir mi? Şimdi deprem konuşuyoruz. Bizim belediye başkanımız Kemal Deniz Bozkurt ne yapsın? Geçmişte 70 katlı bina yapmışlar, adam binaları mı yıksın? Zamanında yapılan yanlış işlerin cezasını halk çekiyor. Sadece kendi çevresine rant sağlamak için kendilerine istediği imarı verdiler şimdi belediye başkanımız zor durumda kalıyor. Ne yapacak siteyi mi yıkacak? Yolda yürüyemiyoruz, hastaneye gidiyoruz yer yok, bölge artık bu yoğunluğu kaldırmıyor. İstanbul bu yoğunluğu kaldırmıyor. Sanayi burada göç burada. Dağıt insanları Anadolu'ya; fabrika mı açacaksın? Git Sivas'ta aç, Tokat'ta aç. Burada yanlış bir politika var. Cumhurbaşkanı demişti; 'İstanbul'a büyük bir haksızlık yaptık' diye gerçekten de yaptılar. Bu haksızlığın hesabını ne bu dünyada ne öbür dünyada veremezler” dedi.
Esenyurt'ta yer kalmadı
Kentsel dönüşüm konusunda da konuşan Üstündağ, “Bağcılar, Avcılar deprem konusunda riskli ilçelerimiz. Buralardaki yapılaşmalar dikkate alınmalı, çoğunun bir güvencesi yok. Riskli binaların bir an önce kentsel dönüşüme alınması lazım. Devletin riskli binaları boşaltması lazım; vatandaşlara sosyal yardım sağlaması lazım. Bunu Ekrem İmamoğlu yaptı mı? O da çok başarılı olamadı. Kentsel dönüşüm sürecini hızlandıramadılar. Deprem er geç olacak, insanlar zaten İstanbul'u terk ediyor. 99 öncesi yapılan binalar yüzde yüz yıkılacak. Buralar çok riskli, bunların hızlı bir şekilde kentsel dönüşüme girmesi lazım. Dünyada yığılsa bizi kurtaramaz. Bir deprem olsa Esenyurt'ta çadır kuracak yer kalmadı. Bir Gaziler Parkı, Şehitler Parkı var oralarda 1 mahalleye yeter. Başka da bir yer kalmadı. Esenyurt'un yüzde yirmisine bile çadır ancak yeter. Deprem konusunda dolayısıyla çare bulunması lazım. İnsanları riskten kurtarmamız lazım” ifadelerini kullandı.
Ülkeyi hep birlikte yöneteceğiz
Türkiye'yi hep birlikte yöneteceklerini açıklayan Sait Üstündağ, “2 üniversite mezunu evladım var. Ben onlarla konuştum yerel seçimde kime oy vereceksiniz diye; büyük oğlum HDP'ye vereceğini söyledi. Öbürüne sordum psikologtur kendisi CHP'ye vereceğini söyledim. Niye diye sordum. Hepsi bu ülkedeki haksızlıklardan söz etti, yanlışlardan söz etti. Dolayısıyla Z kuşağı bizden daha aydın ve biliyorlar. Geçmişini de biliyor geleceğini de biliyorlar. Gençler inanıyorum ki; doğru tercih yapacak. Yüzde onu AK Parti'ye ya oy verir ya vermez. Z kuşağıın büyük bir kısmının sandığa gideceğine inanıyorum. Sandığa gidip iradelerini ortaya koysunlar. Bu ülke onların geleceği. Geleceklerine saygıları varsa sandığa gitsinler. Birleşeceğiz. Alevi, Sünni, Türk, Kürt, Laz, Çerkez demeden birleşeceğiz. Hep birlikte ülkemizi yöneteceğiz” diye konuştu.
Mülakat sistemini kaldıracağız
Gençler için mülakat sistemini kaldıracaklarını belirten Üstündağ, “Demokrat Parti gençleri önemsiyor. Gençlerin geleceği için adalet diyor. Adaleti sağlayacağız, eşitliği sağlayacağız. Çocuklarımıza bir gelecek vereceğiz. Şu an gençlerimiz iş bulamıyor. Biz bunu ortadan kaldıracağız. Gençleri mülakatla eliyorlar, biz bu mülakatı kaldıracağız. Ben çok insan tanıyorum 85 puan alıp mülakatta elenen. Bu adalet değildir. Biz gençlere bu adaleti sağlayacağız. Mülakatları kaldıracağız. Yazılı sınavda ne almışsa ona göre hakkını vereceğiz. Devlet üniversitelerinin eğitim kalistesini artıracağız, çocuklarımıza en güzel eğitimi vereceğiz. Torpil düzenini kaldıracağız. Kim ne puan aldıysa hakkına göre hak ettiğini alacak” dedi.
Haber: Barış Kış
