Kadına şiddeti durdurmak boynumuzun borcu

Anma törenine CHP Esenyurt İlçe Başkanı Ali Gökmen, CHP İstanbul Gençlik Kolları Başkanı Burkay Düzce, CHP İstanbul Gençlik Kolları Başkan Yardımcısı Görkem Korkut, CHP Avcılar Gençlik Kolları Başkanı Oktay Kalem ve partili gençler katıldı. Bu arada partili bir genç, işitme engelliler için yapılan konuşmaları işaret dili ile tercüme etti. Etkinlikte CHP Esenyurt Gençlik Kolları adına bir konuşma yapan Gençlik Kolları Başkanı Muharrem Daş, üç yıl önce vahşice öldürülen Özgecan Aslan’ın kadına şiddete karşı bir simge haline geldiğini belirtti. Daş, “Özgecan aramızdan ayrılalı, hayatı zalimce katledileli tam 3 yıl oldu ama Özgecan’a yapılan zulmün derin acısı hala yüreğimizde taze ilk günki gibi. Evine dönmek için bindiği minibüsün, onun sonu olacağını ne o bilebilirdi ne biz. Fakat bir daha böyle acılar olmasın, Özgecanlarımız gitmesin diye haykırmak zulmün karşısında olmak boynumuzun borcudur” dedi.

Çocuklar da hedefte
“Özgecan ilk değildi ve son da olmadı” diyen Daş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çok fazla uzağa gitmeden daha 4 gün önce Şişli'de manavdan dönen bir kadını boşanma aşamasında olan kocası tarafından güpe gündüz sokak ortasında boğazı kesilerek öldürüldü. Bilindiği üzere ülkemizde sadece kadına değil çocuklarımıza karşı da cinsel tacizlerde bulunulmaktadır. Küçükçekmece’deki Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 2017 yılında 5 ayda yaşları 18’in altında 39’u Suriyeli 115 çocuğun hamile olduğu saptanmıştı ve bu olayı ortaya çıkaran yine cesur yürekli bir kadındı. Kadınlarımız ve çocuklarımız okullarda, evlerde, sokaklarda, işyerlerinde, toplu taşıma araçlarında, kamusal ve özel alanlarda canilerin şiddetine, tacizine, tecavüzüne ve nefretine maruz kalmaktadırlar.”

Dur demek zorundayız
Özgecan Aslan cinayetinin üzerinden geçen uzun süreye karşı kadına karşı şiddetle mücadele noktasında bir adım atılmadığına dikkat çeken Daş, “O kara günün üstünden tam 3 yıl geçti. Kadına şiddete karşı, kadın cinayetlerine karşı herhangi bir adım atıldı mı hayır. Cinsel istismar azaldı mı hayır. İktidara şunu sormamız gerekiyor. Kendinize reva görmeyeceğiniz bu haksızlığı neden kadınlarımıza ve çocuklarımıza yapılmasına göz yumuyor ve izin vermektesiniz. Kadın ve erkek eşitliğini kanunlarla ve söylevlerle desteklemedikçe, laikliği ezip geçtikçe bakanlığın kaydını bile tutmadığı binlerce kadınımız yok yere yanlış politikalar yüzünden can vermeye devam edecektir. Haberlerde gördüğümüz her haberinin ertesi gününde başka bir kadınımız aday olmamalı. Buna dur demek zorundayız” ifadelerini kullandı.

Boynumuzun borcu
Türkiye’de 2002 yılında 66 kadın cinayeti yaşandığını hatırlatan Gençlik Kolları Başkanı Daş, 2010’dan bu yana ise 1964 kadının öldürüldüğüne dikkat çekti. Daş, “Sadece geçtiğimiz 2017 yılında medyaya yansıyan ve açıklanan; 285 kadın öldürülüp, 387 çocuk istismara uğrayıp ve 332 kadına cinsel şiddet uygulanmıştır. Kadına şiddeti ve istismarı öyle ya da böyle destekleyen tüm politik düşünce ve söylevlerin, tüm haksız tahrik ve iyi hal indirimlerinin dün olduğu gibi bugünde karşısındayız. Bu şiddet bitmeli, bu yanlış politikalar düzeltilmeli. Bu vatanın okuyan, rahat nefes alabilen kadınlarımıza ve çocuklarımıza ihtiyacı var. Bu insanlık ayıbını düzeltmek hepimizin boynunun borcudur” şeklinde konuştu.