İstanbul Toptancılar Çarşısı'nda (İSTOÇ) çakmak ticaret yapan bir firmanın sahibi Ahmet Furkan Yürek, "4 sene içerisinde yaklaşık 10-15 kere iş yerimiz soyulmaya çalışıldı ve bir sene önce soyuldu. Yaklaşık rakamsal değer olarak da 200 - 250 bin liralık ürünümüz çalındı. Bundan sonra da defalarca bizi soymaya çalıştılar. İki tane alarm firması ile anlaştık ama hala soyulmaya çalışılıyoruz. Biz bu yönetimden şikayetçiyiz. Burada 5 bin 600 tane iş yeri var ve aylık yaklaşık 2 milyon TL aidat parası toplanıyor. Biz güvenliğin tamamen çalışmadığını tespit ediyoruz. Bu konuda avukatımız yönetimi mahkemeye verdi. Güvenliğin yeterli önlem almaması ve ilgilenmemesi dolayısıyla mahkemede süreç devam ediyor" dedi.
Güvenlik görüyor müdahale etmiyor
Geçen sene iş yeri soyulan ve 2 gün önce tekrar soyulmaya çalışılan Yürek, "Sabah 7 buçuk sularında iş yerimizin önüne geliyorlar. Kepengi kesip, içeriye girip yaklaşık 5 dakika içerisinde 200 bin liralık malımızı bir minibüsün içerisine atıp götürüyorlar. Bunu güvenlik görüyor ve hiçbir şekilde müdahale edemiyor. Hırsızlar güvenliğin demir kapılarını yıkıp geçiyorlar. 2 gün önce sabah 7 buçuk, 8 sularında yine arabaları, giyim tarzları ve maskeleri aynı olan ekip, sabah iş yerimizi zorluyor. Alarm seslerinden ve bizim almış olduğumuz güvenlik önlemlerinden dolayı kapıyı açamadıkları için kaçıp gidiyorlar. Bizden kaçıp gittiklerinde ilerideki 3 farklı firmayı zorlamaya çalışıyorlar. Onları da soyamıyorlar ve kaçıp gidiyorlar. Güvenlik yine hiçbir şekilde önlem almıyor" diye konuştu.
İSTOÇ esnafı olarak mağduruz
Güvenlik önlemlerinin arttırılmasını istediğini belirten Yürek, "Bizim İSTOÇ yönetiminden talebimiz, güvenlik olarak çalışan arkadaşlarımızın konuya daha hassas bakması. Sonuçta burada 6 dediğin zaman hayat bitiyor. 5 bin 600 tane iş yeri, tamamen kapanıp gidiyor. Gece 2 buçukta gelen minibüsten hiçbir şekilde bilgi alınmıyor. Direkt içeriye girebiliyor. Benim gibi yaklaşık bin tane şirketin ürünleri çalındı. Burada İSTOÇ esnafı olarak hepimiz mağduruz. 5 bin 600 şirketin yaklaşık milyar dolarlık mal ve sermayeleri burada muhafaza edilmek durumunda. Aylık toplam 2 milyon TL yönetime para ödeniyor ve bu yönetimin yapması gereken hususlar var. Mesai saatleri dışında sivil araç kime geldiyse aranmasını talep ediyoruz. Soygun yapan beyaz veya siyah bir minibüs, araçlar hep aynı. Bir hafta içerisinde yaklaşık 50 tane firmayı soyma talebinde bulunuyorlar. Kimisini soyuyorlar, kimisini soyamayıp kaçıyorlar ve kesinlikle yakalanmıyorlar. Durum bundan ibaret" dedi.
Güvenlik zafiyeti olduğunu düşünüyorum
İSTOÇ'ta bir gıda firmasının sahibi Hasan Yalçın ise, "Böyle bir olay başımıza geldi. Buradaki birçok esnafın da zaman zaman başına bu tür olaylar geliyor. Kapılarda bir güvenlik zafiyetinin olduğunu düşünüyorum ben. Yetkililer bununla ilgili gerekli çalışmaları yaparlarsa sevinirim. Aynı kişilerin çaldığını düşünüyoruz. 1-2 aylık bir sürede bu işi yapıyorlar. Ondan sonra ara veriyorlar, sonra tekrar başlıyorlar. Hırsızlık olayını da yaklaşık 9-10 dakikalık bir süre içerisinde yapıyorlar. Kapıların açılması, malın yüklenmesi 10 dakika sürüyor. Sabah 6 buçukla 7 civarında hırsızlığı gerçekleştiriyorlar. Kapılar da güvenlikler var ama kapıların da bazen arabayla üzerinden geçip gidiyorlar" ifadelerini kullandı.
İş yerinde hırsızlık kamerada
Öte yandan buradaki iş yerlerinde yapılan hırsızlıklar güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı. Görüntülerde şüpheliler, siyah bir minibüsle İSTOÇ'a giriş yapıyor. Ardından bir iş yerinin önüne gelen şüpheliler, iş yerinin kepengini kırarak içeriye giriyor. İçeriden aldıkları kolileri minibüse yükleyen şüpheliler, İSTOÇ çıkışındaki demir kapının üzerinden minibüsle geçerek uzaklaşıyor. Başka bir hırsızlık olayında ise yine siyah bir minibüsle gelen şüpheliler, bir iş yerinin önündeki kolileri minibüse yüklüyor. Bu sırada şüphelileri fark eden iş yeri çalışanının dışarı çıkmasıyla şüpheliler, minibüse binerek uzaklaşıyor.