Sultanbeyli Ahmet Yesevi Polis Merkezi Amirliği'nde ifade veren Avukat Yunus Eryılmaz, geçtiğimiz hafta alacakları için fabrikaya gittiklerinde gergin bir ortamın oluşması üzerine polis çağırdığını söyledi. Olay yerine bir ekip polisin gelmesi ile icra işlemlerine geçildiği sırada fabrika sahibinin çalışanlara 'bana mazot getirin, burayı içindekilerle yakarım' diyerek tehdit ettiğini, çalışanların da ellerinde bidonlarla geldiğini söyleyen Eryılmaz, bu kişilerin bidonlardaki kimyasal maddenin önce etrafa döküldüğünü, ardından da kendisine döktüğünü savundu.
Bizi yakmak istediler
Avukat Eryılmaz ifadesinde, "Polis bu şahıslara müdahale ederken biz de icra memuru ile birlikte olay mahallinden can havliyle çıkmaya çalıştık. Muzaffer S. (Fabrika sahibi) ve İlker K., beni durdurarak ellerindeki sıvı maddeyi üzerime doğru fırlattılar. Polisler şahıslara müdahale ederek olay yerinden kaçmamızı sağladı. Şahıslar bu sıvıları yüzümüze, gözümüze dökerek bizi yakacaklardı. Bu durumdan kaynaklı vücudumda gözle görülür şekilde yaralanmaların olduğunu gördüm" dedi.
Polisten biber gazlı müdahale
Bu olay üzerine polislerin çağırması üzerine çok sayıda polis ekibinin olay yerine geldiğini söyleyen Eryılmaz, fabrika sahibinin uzlaşı çağrısı üzerine yeniden fabrikaya girdiklerini, yeniden saldırıya uğradıklarını, çok sayıda fabrika çalışanının kendilerine demir çubuklar ve küreklerle kovaladığını, adliyenin aracına sığındıklarını, polisin biber gazı sıkarak olaya müdahale ettiğini söyledi. Avukat Yunus Eryılmaz saldırganlardan şikayetçi olduğunu söyledi.
İcra memuru da şikayetçi oldu
İcra memuru Fulya U., da aynı polis merkezinde verdiği ifadede, icra işlemleri sırasında ortamın gerilmesi üzerine fabrika sahibi Muzaffer S.'nin çalışanlara dönerek 'mazot getirin, burayı yakacağım' dediğini, bazı şahısların ellerinde bidonlarla geldiğini söyledi. Bu kişilerin ellerindeki yanıcı maddeyi ofisin içerisinde yerlere dökmeye başladığını söyleyen Fulya U., "Polisler müdahale ederek benim ve avukatın yüzüne karşı dökmek istedikleri yanıcı maddeyi engellediler. Ben ve Avukat Yunus Eryılmaz telaşla ofisten çıkmaya çalışırken merdivenden kayarak düştüm. Bunun sebebi şahısların merdivenlere döktüğü yanıcı madde idi. Ben o sırada avukatın üstünün ıslak olduğunu ve yanıcı madde koktuğunu anladım" dedi. Fabrika sahiplerinin uzlaşı çağrısı üzerine avukatın yeniden fabrikaya gittiğini söyleyen Fulya U., tarafların yeniden tartıştıklarını ve kürekle avukata saldırmaya çalıştıklarını söyledi. Fulya U., bu sırada polisin biber gazı ile müdahalede bulunduğunu belirtti.
Mahkemeye sevk edildiler
Avukat Eryılmaz ve haciz memuru Fulya U.'nun şikayeti üzerine fabrika sahibi Muzaffer S. ile birlikte Fırat Ç, İlker K., Murat Ş. ve Uğur G. gözaltına alındılar. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüphelileri sorgulayan savcı, "Görevi yaptırmamak için direnme" suçundan tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevk etti.
Fabrika sahibi tiner dedi
Fabrika sahibi Muzaffer S., ekonomik olarak kötü günler geçirdiğini belirterek, dökülen kimyasal maddenin tiner olduğunu savundu. Muzaffer S., "Tineri gelen kişiler üzerine serpmedim, kendi üzerime serptim. Onlara 'dökün' falan demedim. Kendimi yakıp kurtulayım" dedim. Diğer şüpheliler de suçlamaları kabul etmediler.
Tamamı serbest bırakıldı
Mahkeme, "şüphelilerin üzerine atılı suçu işlediklerine dair kuvvetli şüphe oluşmuş ise de suç vasfının ve delil durumunun şüpheliler lehine değişme ihtimalini" gerekçe göstererek tutukluluk talebinin reddine karar verdi. Şüphelilerin yurt dışına çıkışını yasaklayan mahkeme Muzafer S'nin, şikayetçiler Yunus Eryılmaz ve Fulya U'nun konutlarına 100 metreden fazla yaklaşmamasına karar verdi. Adliye önünde olaya ilişkin açıklama yapan Avukat Yunus Eryılmaz, olayın gerçekleştiği yere haciz işlemi için gittiklerini belirtti.
Üzerlerine madde atıldı
Eryılmaz, "Borçlu taraf sürekli ortamı germeye yönelik hakaretler edince 155'i arayarak polis çağırdım. Polis memurları geldi, polis eşliğinde işlemlere devam edilmesini talep ettik. Karşı taraf kendi çalışanlarına, 'mazot getirin, burayı içindekilerle beraber burayı da yakacağım, bunları da yakacağım' dedi. 5-6 kişi elinde bidonlarla içeriye girdi. İçinde ne olduğunu bilmediğimiz şeyi bizim etrafımıza dökmeye başladılar. Dışarıya çıkmaya çalışırken iki kişi beni durdurup üzerindeki bidonları benim üzerime serpmeye başladı. Sonuç itibariyle yanıcı madde. Görevli memur, dökülen sıvıdan kaynaklı kayarak düştü ve yaralandı" dedi.
Kürekle saldırdılar iddiası var
Takviye polislerin geldiğini, borçluların uzlaşı çağrısı üzerine fabrikaya geri gittiklerini söyleyen Eryılmaz, "İçeriye girmemizle beraber ellerinde demir çubuklar, küreklerle şahsımı darp etmeye başladılar. Polisler biber gazıyla müdahale ederek durdurmak zorunda kaldı.
Vücudumda yanıklar ulaştı
Görevli polis komiserinin üstüne de kimyasal maddenin döküldüğünü söyleyen Avukat Eryılmaz, "Olaylar sebebiyle vücudumun çeşitli yerlerinde kimyasal yanıklar oluştu. Belki polis memuru o anda müdahale etmeseydi belki gerçek anlamda da diri diri yakacaklardı. Bacaklarımda oluşan yanıklar, bu şahısların üzerime dökmüş olduğu kimyasal maddeden kaynaklı yanıklardır" dedi. Adli Tıp raporları alarak şahıslardan şikayetçi olduğunu söyleyen Avukat Eryılmaz, olaylar nedeniyle haciz işlemlerini tamamlamadan dönmek zorunda kaldıklarını söyledi. İstanbul Anadolu Yakası Bölge Temsilcisi Avukat İbrahim Burak Eskici, İstanbul Barosu olarak meslektaşının yaşadığı olayın takipçisi olacaklarını söyledi. Avukat Eskici, "Avukatlara yönelik saldırıların sonlanması umuduyla mücadelemize devam edeceğiz" dedi.
DHA