“Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü” (UNESCO) Filistin Heyeti, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) ev sahipliğinde, 2 buçuk gün süren bir çalıştay düzenledi. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, çalıştaya katılan Türk ve Filistin heyetleriyle, dün, akşam yemeğinde bir araya geldi. Küçükçamlıca’daki Beltur Tesisleri’nde gerçekleştirilen etkinliğe İmamoğlu, İBB Kültür Varlıkları Daire Başkanı Mahir Polat, Tarihi Alanlar Alan Başkanı Dr. Halil Onur, Ramallah UNESCO Ofis Başkanı Junaid Sorosh-Wali ve Ramallah Yerel Yönetim Heyet Başkanı Bosayna Abu Eisheh ile birlikte katıldı.
Bağlarımız çok özel
Yemeğin ardından konuşmalara geçildi. İlk sözü alan Tarihi Alanlar Alan Başkanı Onur, İmamoğlu’na, "Sizin ev sahipliğinizde, Mahir Polat Başkan’ımızın da yönlendirmesiyle, 2 gün boyunca Filistin heyetiyle çalışmalar yürüttük” bilgisini verdi. “Filistin ile bağlarımız çok özel” diyen Onur, "Bu bağları güçlendirmek ve deneyimlerimizi, tecrübelerimiz paylaşmak adına, bazı toplantılar ve sunumlar gerçekleştirdik. Kardeş 2 ülke ve 2 şehir için de bu toplantıların çok verimli olduğunu düşünüyorum. Bu toplantıların, bundan sonraki ilişkilerin ön aşaması olmasını temenni ediyorum. Ramallah UNESCO Ofis Başkanı Junaid Sorosh-Wali Bey ve ekibine, yaptıkları sunumlardan, katılımlardan dolayı teşekkür etmek istiyorum. Sayın Başkanımız Ekrem İmamoğlu’na bu ortamı sağladığı, Mahir Polat’a da sürece katkısı nedeniyle tüm ekibim adına teşekkür etmek istiyorum" ifadelerini kullandı.
Bu iş birliği devam etsin
İkinci sözü alan Ramallah UNESCO Ofis Başkanı Sorosh-Wali ise "Geçen 2 günde, gerçekten çok profesyonel teknik bir gezi gerçekleştirdik. Bizim için çok faydalı oldu. Bu, öncelikle Ramallah ve İstanbul arasında iş birliğiydi. Bu amaçla ortaya koyduğunuz destekler için çok teşekkür ediyorum. Bu iş birliğinin sadece bir başlangıç olmasını, devamının gelmesini diliyorum” dedi.
Sözlerine, “2 gün süren çalışmalar çok faydalı oldu. UNESCO’nun deneyimlerinden faydalanarak buraya geldik. Burada da İstanbul’un deneyimlerinden faydalandık” diye başlayan Ramallah Yerel Yönetim Heyet Başkanı Bosayna Abu Eisheh, “Umuyorum ki, burada elde ettiğimiz bilgiler, hazırlamayı düşündüğümüz politikaya katkı verir. Bu iş birliğimiz yalnızca kültürel mirasın korunması anlamında değil, kentsel planlama, şehir planlaması gibi konularda da devam etmesini diliyor, saygılarımı iletiyorum. Aynı zamanda bize sunum yapan uzmanlara da çok teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Tarihle iç içesiniz
Etkinlikte son sözü alan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, sözlerine, "Ben, bu güzel çalışmanın son gününde sizinle beraber oldum. Zevkli bir alan çalışmanız olduğunu biliyorum. Tarihle iç içesiniz. Bu zevkli ve aynı zamanda önemli çalışmanızı, çok değerli buluyorum. İstanbul, dünyanın tarihi açıdan çok önemli bir kentlerinden birisi. Katman katman tarihle yoğrulmuş, binlerce yıllık bir kentten bahsediyoruz. Ben, bu binlerce yılın sorumluluğunu hissederek belediye başkanlığı yapıyorum. Bu tarihi kentin, sadece bize, İstanbullulara ya da Türkiye’ye değil, tüm dünya için bir miras olduğunun farkındayız. Tüm deneyimlerin birleşmesi ve bu şehrin korunması için çaba göstermek, dünya insanı olarak da birer sorumluluğumuz” şeklinde başladı.
Tarihi korumak zorundayız
“Bu cümlelerimin aynısını Filistin için de kurabilirim” diyen İmamoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çünkü Filistin, binlerce yıllık tarihi ile neredeyse bütün inançların merkezi olmuş durumda. Dolayısıyla Filistin’in ve kadim kent Kudüs’ün her köşesinin korunması, hepimiz için çok önemli. Bu duygularım, sadece iki tarafın da Müslüman olmasından kaynaklı değil. Elbette ki, Hz. İsa’nın doğduğu yeri de Mescid-i Aksa’yı da koruyacağız. Bütün tarihini korumak, gözetmek zorundayız. Her an bir gözümüz ve bir kulağımız sizinle beraber. Ne kadar zor koşullarda süreci korumaya çalıştığınızın farkındayız. Haksızlıkların ve yaşatılan kötü ortamın farkındayız. Bütün insani duygularımızla yanınızdayız. Zor koşullarda elde edilen başarılar ve verilen mücadeleler, tarih boyunca unutulmaz. Şu anda Kudüs’te ve Filistin’de verilen mücadele de bence tarih boyunca unutulmayacak.”
İstanbul ve Kudüs'ü buluşturalım
“Bu yönüyle iş birliğinin, aynı zamanda Filistin’de de devam etmesi ve buradaki deneyimlerin buluşması bizler için değerli olacaktır” diyen İmamoğlu, konuşmasını şöyle noktaladı:
“Belki İstanbul’u, Kudüs’ü ve Filistin’i buluşturan bir sempozyum yapılması, geçmişte her iki bölgenin Osmanlı toprakları içerisinde bulunması ve bu bağlantı üzerinden dünyaya mesaj verilmesi çok değerli olabilir. Bunun üzerinde çalışılabilir. Biz, buna hazırız. İstanbul buna hazır. Elbette buradan çıkacak olan neticeler, tartışmalar, konuşmalar, tarihin ve insanlığın korunması adına ortaya çıkacak mesajlar, çok değerli bir belgeye de dönüşecektir. Bu akşamın bence en değerli sonucu böyle bir şey olmalı. Belki de bunun bir başlangıç olmasını sağlamak lazım. Her iki tarafı da bu yönde çalışmaların yapılmasına dönük bir başlangıca davet ediyorum. En yakın zamanda böyle bir sempozyum ortamı sağlanabilir. Umuyorum biz de hem Filistin’i hem sizleri ziyaret etmiş oluruz. Dünya mirası olan bütün kentlerin, tüm tarihi dokuların, dünyanın neresinde olursa olsun, korunması ve bize emanet edilen bu değerlerin, bizim tarafımızdan geleceğe de hırpalanmadan teslim edilmesini diliyorum" açıklamasını yaptı.