24 Temmuz Basın Bayramı nedenile Hasırlı Konya Mutfağı'nda gazetecileri ağırlayan Esenyurt Belediye Başkanı Ali Murat Alatepe önemli açıklamalarda bulundu. Göreve geldikten sonra bir araştırma yaptırdıklarını ve sorunları belirlediklerini ifade eden Alatepe, "Birinci sorun olarak göç öne çıktı. Bu sorunlar, emniyet, trafik ve eğitim olarak devam ediyor. Esenyurt'la ilgili problemlerin tamamı belediye kaynaklı problemler değil. Ama belediyenin de dokunması gereken sorunlar var" dedi.
Cami yapımı durmadı
Çalışmalara okullardan başladığını belirten Alatepe, bu süreçte yanlış anlaşılmalar olduğuğunu kaydederek, "Şu anda yapılan camiler var. Bunların 4 tanesi bağışçının kendisi tarafından yapılıyor. Binayı kendi yapıyor yeri kendi bağışlıyor. Bu anlamda da Esenyurt'ta cami yapımı durdu gibi bir algı oluştu. Hayır durmadı. Elhamdilüllah müslümanız o minarelerin orada olması ezanların okunması gerekiyor. Ama bağışçılarımızdan üçünün maddi problemleri var kendisi durdurdu. Dördüncü cami bizim yaptırdığımız cami o da hemen Ardahan Kültür Evi'nin karşısındaki Mareşal Cami. Onun da yaptırdığımız kişiye hak edişinin tamamını ödedik ama kişinin kendi sorunları var. Yürütemeyeceğine yönelik kanatimiz hakim ama biz onun işini feshedersek hem o iki yıl ihale alamayacak hem de biz 6ay boyunca burayı kimseye ihale edemeyeceğiz. 6 ay beklememek için tekrar görüştük. Onu bitirmeye çalışıyoruz" açıklamasını yaptı.
Okul konusunda radikalim
Cami inşaatlarını durudurmak gibi bir düşüncelerinin asla olmadığını dile getiren Alatepe, "Ama düşünce olarak önce okulların yapılması konusunda radikalim. Çünkü iki müslüman omuz omuza verdiği anda orası cami olabiliyor ama iki öğrenci yanyana geldiğinde okul olmuyor. 16 tane okul yeri belirledik. 3'ünün temelini attık. 2'sinin kazı çalışması bitti. İhaleleri yaptık devam edecek. 4 tane de inşallah ağustos ayında düşünüyoruz ama bu sayı 3'e de düşebilir. Eylül ayında da 5 temel atıp devam etmeyi düşünüyoruz. Niyetimiz devam edenlerle beraber 8 okul yapmak. Muhtemelen şöyle bir yol izleyeceğiz; Esenyurt'un sınırlarında Hadımköy gişelerinin orda FÖTÖ'den kalan bir problemli arsa var. O da bizim. Örnek Mahallesi'ndeki mezarlığın orda kocaman bir arsa var belki de orda 8 liseyi aynı yerde toplayarak bir kampüs yapacağız. Spor salonu, yüzme havuzları ise komplike bir yer olur. Boşalan liselerin yerlerini de ilkokul ve ortaokul için tahsis edelim. Çünkü yer sorunumuz var. Arsalar çok kıymetli. İnşallah 16 okulu biz, 3 tane de devletimiz kompleks yaptıracak inşallah. 19 okulla biz kendi yolumuza devam edeceğiz. Projelerimiz çok. Bugün hepsini anlatamam, önemli olanları söyledik" diye konuştu.
Suriyelilerin gitmesi isteniyor
Esenyurt'taki Suriyeliler konusuna da değinen Alatepe, "Halk arasında Suriyelilerin gitmesi gerektiği yönünde bir baskı var. Biz de bu işe girişirken ilk önce gittik kapı kapı gezdik. İlk 13 kişiyi zorlanarak gönderdik. Daha sonrası çorap söküğü gibi geldi. Biz Suriyelileri Afrin'e ve Cerablus'a gönderiyoruz. Şu anda 3 bin kişiye ulaştık diyebiliriz. Şov yaptınız dediler. Doğrudur bu şovu iki şekilde yaptık; bir Suriyelilere 'gitmeniz lazım' dedik. İki halkımıza 'gidiyorlar sakin olun' dedik. Çünkü bizim insanımız psikolojik olarak şu noktaya geldi. Suriyeli alt komşusu ayak ayak üstüne atıp dairesinde nargilesini içerken kendisi de yukarda şehit haberi dinliyor. Bu durumda rahatsızlığa neden oluyor. Bu sefer ona karşı bir husumet besliyor. Biz de 'sakin olun gidiyorlar' dedik. Suriye'de Türkiye'nin kontrolünde olan rahat yerlere gönderdik. Ama zannediyorum ÖSO'nun 'biz burda savaştık siz orda yattınız' deyip gaz sıkması gidişleri engelledi. Yoksa şu anda 100 aile opsiyonumuz hazır bekliyor. Orada emniyetin sağlandığı bize bildirildiği anda göndereceğiz. Hatta onları orda karşılayacağız. Çünkü orda Esenyurt Mahallesi ve Esenyurt Bakkalı gibi yerler oluşmuş. Çünkü en çok biz gönderdik. Böyle bir yol açtığım için de memnunum" dedi.
16 dükkanı kapattım
Suriyelilere yönelik meydanlardaki tabela ve hijyen kontrolü hakkında da bilgi veren Ali Murat Alatepe, "Tabela ikinci planda ama hijyen kontrolünde 18 yeri bizzat gidip denetledim. 18 yerin 16'sını hemen kapattık. Diğerine de bir günlük düzenleme izni verdik, temizlik konusunda uyardık. Öyle bir yer vardı ki inanın ben veya sizlerden bir tanesi oraya bırakın mutfak demeyi tuvalet olarak bile kullanmaz. Rezalet bir şeydi. Çıkınca tercüman vasıtasıyla ordaki insanlara dedim ki, nolur İslami olsun burası hani Müslümanız ya. Kanunu da boşver şurayı İslami hale getirin dedim. Dinin direği temizlik. Temizlik ve koku konusunda uyardık. Koku için bir filtre sistemi koyduk, yarı yarıya azalttık. Bizler kebap seviyoruz onlar da tavuğun o halini seviyor. Bize kokus pis geliyor. Onlar da çok güzel koktuğunu söylüyor. Onların düşüncesi bir şey diyemem" ifadelerini kullandı.
İsmini değiştir dediler
Şubat ayında bir karar aldıklarını, bu anlamda bir kitapçık bastırdıklarını belirten Alatepe, "Kitapçıkda da diyordu ki tabelalar yüzde 30 Arapça yüzde 70 Türkçe olacak. O arada Mart ayında da devletimiz 'yüzde 25 Arapça yüzde 75 Türkçe olacak' kararını aldı. Biz de ona istinaden gittik, bir ay öncesinden Suriyelilere dedik ki yavaş yavaş tabelalarınızı değiştirin. Biz de destek olalım. Kimsenin markasına karışmadık, ismine dokunmadık sadece neyi nasıl sattığını Türkçeleştirmesini istedik. Söz dinlemeyen 5 tane iş yerinin tabelasını söktük. Buraya kadar bir şey yok. Bunu neden yaptınız diye sordular. Ben dedim ki ne sattığı belli olacak. Neyi nasıl pişirdiği belli olacak. Bunu da sosyal medya hesabımdan duyurdum. Takipçilerimin tamamı bana teşekkür etti. Sonrasında sitem etti niye bu kadar beklediniz diye. Birçok küfür eden de oldu. Bana ismini değiştir bile dediler. 'İsmin Ali değil mi neden Türkçe isim bulmadın' gibilerinden şeyler söylediler. Ben de cevap vermedim. Aslında çok severim çatır çatır cevap vereyim ama yapamıyorsunuz çünkü çoğu fake hesap. Bir de son dönemde işin içine İslamcılar girdi. Profiline Tayyip beyin resmini ve Turan resmini koyunca küfür serbest. Biz önemsemedik" diye konuştu.
İnsanımız hazmedemedi
Fatih Belediyesi ve Beyoğlu Belediyesi'nin de tabela konusunda hassas olduğunu belirten Alatepe, "Açıkcası Paris'te bir İstanbul Caddesi görmüştüm hep türkçeydi tabelalar. Orda bir hazmediş var. Biz de hazmedemedi insanlarımız. Bize Merkel Almanya'daki Türklerin tabelalarını değiştirse ne dersiniz diye yazmışlardı. Ben orda cevabını vermedim ama burdan rahatlıkla verebilirim. Yüzde 25 Türkçe olmak kaydıyla bence hiç mahsuru yok. Almanya orası yani orada bir Türkleştirme hareketi yapmak çok doğru değil. Türkiye burası Arap kardeşlerimizin de burda huzurla yaşamasını istiyoruz ama kanun çerçevesinde. Ortam fazla gerildi ama güzel atlattığımızın kanaatindeyim. İnceleme devam edecek" açıklamasında bulundu.
Seyyarı tamamen kaldırdık
Esenyurt'taki seyyar satıcıların tamamını kaldırdıklarını ifade eden Belediye Başkanı Alatepe, "İzin kağıtları olanlara pazarda ücretsiz yer verilmesini sağladım. Şu anda pazarcı esnafı oldular. 'Bu işi yapmak istemiyorum' diyenleri de Esnaf ve Sanaatkarlar'a yönlendirdim. 4 günlük KOSGEB eğitimi neticesinde devlet 50 bin lira iş yeri açma kredisi veriyor. Buyur iş yeri aç. Bunu da 'yapmak istemiyorum' derlerse Allah işini rast getirsin, bundan başka bir şey yok. Çünkü satılan uyuşturucunun yaklaşık yüzde 30 ile 50 arasındaki kısmı seyyarın elinden geçtiği söyleniyor. Kimseyi zan altında bırakmıyorum. Hepsini kaldırdım. Bu anlamda da ilçemize ferahlık gelir diye düşünüyorum" dedi.
7 sosyal tesis açılacak
Sarı çizgi uygulamasına da yakın dönemde bitireceklerini açıklayan Alatepe, "Esnafın kaldırımları halka terkini sağlayacağız. Son olarak da sokakların tek yön olmasını halledeceğiz. Avcılar'da denenmişi var. Orda 30 yıldır var bizde farklı bir algı oluştu. Burda oturanların hepsi diyor ki niye komşumuzun önüne park etmiyorlar. Yani tek problem bu. Diyoruz ki eskiden senin önünde vardı şimdi komşunun önünde olmasın" diye konuştu. 7 sosyal tesisten birini Ağustos ayı içerisinde açacaklarını belirten Alatepe, "Halka yönelik 5 tesisimiz olacak. 1 tanesi engellilere 1 tanesi yaşlılara hizmet verecek. Engelli ve yaşlılara hizmet veren tesisler ücretsiz olacak. Halkımıza açık olanlarda da masrafın 8 lirayı geçmesini istemiyoruz. Yani böyle bir düşüncemiz var" dedi.
Mağdurlara sahip çıktık
Esenyurt'un inşaat sorununa da değinen Ali Murat Alatepe, "Çok ucuz olduğu için evleri gelip gözleri kapalı alan birçok insanımız var. Çok iyi bildiğim bir konu. Banka kredisi kullanıyorsanız banka sizin adınıza bir exper tayin ediyor. Exper gidip bakıyor ki arsası var mı? Projesi doğru mu? Bu firmanın mali yapısı bunu yapmaya müsait mi? Sonrasında krediyi veriyor. Bu insanlarımız gidip sadece maketten gördükleri konuta parasını verip almışlar. Tapu yok boş bir senet imzalamışlar. Daha sonra bu firma el değiştirmiş bir başkası gelmiş demiş ki siz mağdur olmayın ben sizi kurtarırım ama siz metrekareye biner lira daha verin. O da almış gitmiş parayı. Biri gelmiş o da almış gitmiş Yani bir kişi 3 sefer dolandırılmış. Olay tamamen hukuki. Hiçbir Belediye'nin çözüme katkısı söz konusu değil. Ama ben bu sorun için rapor hazırladım. Yaklaşık olaram mağdur sayısı 15 bin. 5 bin kişi dairelerine rahatlıkla kavuşacak. 3 bin kişi de yine biz özveri gösterip bir şeyler yaparsak kavuşabilecek. Ama geri kalan 6 bin kişi hukuken kovalayıp, bu adamlardan parasını alması lazım. Bana şimdi sosyal medyadan yazıyorlar. Rahat uyuyabiliyor musun akşamları diye. Valla uyuyorum ama üzülerek uyuyorum. İnsanların dairelerine kavuşmalarını istiyorum. Benim benzetmeme kızdılar. Dedim ki düdüklü tencere aldınız kapağı bozuk çıktığında belediyeye gelmiyorsunuz. Konut aldığınızda dolandırılıyorsunuz yine aynı şekilde muhattabınız hukuk. Nitelikli ve birkaç kere dolandırılmışsınız tek de değil. Biz bu insanların kısmen imdadına yetiştik. Hukuktan başka çare yok" açıklamasını yaptı.
