İmamoğlu; "Cumhuriyet tarihinin son 40 yılında en derin işsizliğin yaşandığı günlerdeyiz. Gençler de en üst kısmı. Üniversite mezunları daha da fazla işsiz. Onların umutlarını yükseltmeye geldik. Ne olacak canım bin tane araç dizmiş, şov yapıyor falan filan. Ya da ne olacak ki 1 milyar liralık kaydırılan kaynağı göstermiş de aslında hukukiymiş de... Hani diyor ya bir tanesi, 'Hani nakit para almadık.' Bu da yeni moda. Bu markete gittin, kredi kartını verdin, alışverişini yaptın, çıktın ama ben nakit kullanmadım ya da verrmedim gibi bir şey. Ne farkeder? Kaynağı kim için kullanıyorsun? Bu ahbap çavuş ilişkisi bitecek. Toplumun beklentilerini biliyorum." dedi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Yenikapı’da sergilenme hazırlığında olan ve İBB’nin eski döneminde yaşanan israfı simgeleyen araçlarla ilgili ilk açıklamayı, Beylikdüzü’nde yaptı. “Çardakaltı Sohbetleri”nde Yekta Kopan’ın konuğu olan İmamoğlu, araçların akıbeti ile ilgili soruya, “İade edeceğiz. Bir kısmını bulamadık. Baktık, bizden önce devretmişler 23 Haziran’a yakın. Olsun. Gitti ya, önemli olan o. Bir sıradanlaşma var. ‘Ya işte, ne olacak canım, 1000 tane araç dizmiş falan filan. Ya işte şov yapıyor falan filan…’ Hani diyor ya bir tanesi, ‘Nakit para almadık!’ Bu da yeni moda! Kaynağı kim için kullanıyorsun? Bu ahbap – çavuş ilişkisi bitecek” yanıtını verdi. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü Belediyesi’nin bu yıl 6’ncısını düzenlediği, “Barış ve Sevgi Buluşmaları” bünyesindeki “Çardakaltı Sohbetleri”nin konuğu oldu. İmamoğlu, “Umut ve Ekrem İmamoğlu” konulu etkinlikte yazar, seslendirme sanatçısı ve sunucu Yekta Kopan’ın sorularını yanıtladı. Beylikdüzülüler, İmamoğlu’nun katıldığı programa yoğun ilgi gösterdi. İmamoğlu, program için ayrılan alanı hınca hınç dolduran vatandaşların alkışları eşliğinde sahneye çıktı ve Kopan’ın konuğu oldu. İmamoğlu, İstanbul’la ilgili ilk anısını soran Kopan’a, “İlkokuldayken 2 gün İzmit’te kaldım. Büyük amcam, kuzenim ve dedem vardı. Döneceğimiz güne sıra geldi. Dedeme yalvarıyorum, ‘Dedeciğim ne olur İstanbul’a gidelim. Boğaz Köprüsü’nün yanına gidip, görüp, geri dönelim, senden başla bir şey istemiyorum’ diyordum. Dedem, ‘Hayır’ diyor. Amcamla bir olduk ama ikna edemedik. İzmit’ten geri döndük. Ben, herhalde birkaç saat ağlamışımdır’ yanıtını verdi. “ADİL OLMA SÖZÜ VERDİM” İmamoğlu, Kopan’ın işsizlik sorusuna, İBB’deki işten çıkarmaları örnek vererek başladı: “Benim dönemimde işten çıkarılan kişiler var. Ve bunlar işsiz insanlardı. Elbette işe girmişlerdi. Şimdi çıkarıldılar. Bu çıkarılanlar, çıkarılmadan sonra bizi, sözüm ona karalamaya çaışıyorlar. ‘İşsizlik var, sen bizi işsiz bıraktın!’ Bakın, biz, bir söz daha verdik: Adil olacağız. Ben, 31 Mart’tan sonra 18 gün görevde kaldım. Bir tek kişiyi işe almadım. Benim yanımda ekibim vardı, 40-50 kişi. Bir tartışma vardı, bir tereddüt vardı. Ahlaklı davranmak adına, sürecin netleşmesi adına, YSK’nın kararını beklemek adına, o dönemde 1 kişini bile işe girmesi ile ilgili işlem yapmadım. 6 Mayıs’ta karar açıklanıyor. Haziran 23’e kadar olan bölümde binlerce elaman alınır mı işe? Seçim döneminde, sağda solda gezerken iş ilanı duydunuz mu? Ben duymadım. Bir çağrı duydunuz mu? Ben duymadım. Ne için işe aldı? Hangi koşulla işe aldı? Doğru değil ki. Yanlış. Ben adil olma sözü verdim. İnsanlara, hele hele o gençlere dedim ki ben, ‘Artık liyakat konuşacak.’ Ahlaklı bir süreçle, herkese fırsat eşitliği vereceğiz. Kimse, ‘Benim bu ülkede şansım yok ki kardeşim, ağzımla kuş tutsam beni adam yerine koymaz’ demeyecek. Her genç diyecek ki, ‘Ben, çalışırsam olur kardeşim.’ Benim ona bunu dedirtmem için adil olmam lazım. Fırsat eşitliği yaratmamız lazım. Bu şehrin imkanlarını bu şehrin insanlarına eşit bir biçimde dağıtmamız lazım. Onun gereğini yaptık. Elbette bunun yanında suç işleyenler de var, o ayrı. “TOPLUMUN BEKLENTİSİ: SOSYAL ADALET” İmamoğlu, “İkinci seçimi kazandıktan ve tabloyu gördükten sonra, umutsuzluk değil de kaygı duyduğunuz zamanlar oldu mu” sorusunu, “Bir kere, mucize yaratamayacağımı, haşa, yoktan da var edemeyeceğimi biliyorum. Bu dönemin bir seferberlik dönemi olduğunu herkese anlatıyorum. Ekonomi, istihdam, kadın, çocuk, gençler, çevrede seferberlik… Hep beraber ayağa kaldıracağız. Çok hızlı bir zamanda olmayacağını biliyorum ama kimse acele etmeyecek. Yaptığımızı da yapamadığımız da anlatacağız. Şeffaflık, bu dönemin en büyük ilacı. Bir sıradanlaşma var. ‘Ya işte, ne olacak canım, 1000 tane araç dizmiş falan filan. Ya işte şov yapıyor falan filan…’ Hani diyor ya bir tanesi, ‘Nakit para almadık!’ Bu da yeni moda! Kaynağı kim için kullanıyorsun? Bu ahbap – çavuş ilişkisi bitecek. Toplumun beklentilerini ben biliyorum: Sosyal adalet. Adaleti istemeyen var mı burada? Dolayısıyla sosyal adaleti sağlayacağız. Bu bakımdan sıfır kaygı. Çok inançlıyım. Bana diyorlar ki, ‘6 Mayıs gecesi söylediklerini kim yazdı?’ Yüreğimde ne varsa, çıktım onu söyledim. Umudumu da o akşam söyledim. Sadece demokrasi adına üzülmüştüm; onu ifade ettim. Ama umudumu da söyledim, gençliğimi de söyledim, heyecanımı da söyledim, enerjimi de söyledim. Hala öyleyim” şeklinde yanıtladı. “DÜNYA, DEMOKRASİYE OLAN İNANCIMIZDAN DOLAYI BİZE HAYRAN” Kopan, İmamoğlu’na, Yenikapı’da sergilenme hazırlığında olan araçların akıbetini de sordu ve şu yanıtı aldı: “İade edeceğiz. Bir kısmını bulamadık. Baktık, bizden önce devretmişler 23 Haziran’a yakın. Olsun. Gitti ya, önemli olan o. Sonuç şu: Umutsuz olmayın arkadaşlar. Çok önemli, değerli işler başaracağız. Dünya bize hayran! Ama öyle birilerinin dediği gibi, otobanlardan ya da otoyollardan dolayı bize hayran değil. Niye hayran biliyor musunuz? Demokrasiye olan inancımızdan dolayı hayran.” İmamoğlu, önceki gün gerçekleştirdiği Sivas ziyaretine de değindi: “Dün, Sivas’taydım. Sivas Kongresi’nin 100’ncü yıl dönümüne gittim. Bunu da yazamadılar. Belki yazarlar, ‘Tatile gitti’ diye! Onur ve gurur duydum. Evet, bir kesim, hala bir siyasi karşıtlıkla bana hala sert bakıyordu. Sert bakanların yüzde 70’i, gözlerimiz birbirinden ayrılırken hafif bana kur yapıyordu, onu söyleyeyim. Yüzde 80’iyle Aramızda bir bağ oluştu. Beni dinliyorlar, biliyorum. Buluşacağız. Kucaklaşacağız. Tarihini bilmiyorum. O yüzde 20’lik çok sert bakışları olan arkadaşlara şunu söylüyorum: ‘Yüreğinizdeki buzları eriteceğim kardeşim.’ İnatla. Bana oy verseniz de vermesiniz de.” ÇALIK, “31 MART MAZBATASINI” İMAMOĞLU’NA HEDİYE ETTİ Kopan’ın İmamoğlu’na son sorusu, “İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İzmit’ten memleketine dönmekte olan arka koltukta ağlayan çocuğu görse, bugünkü Ekrem’e ne derdi” oldu. İmamoğlu, bu soruya, “Asla umudunu yitirme derdi. Asla vazgeçme, yoluna devam et derdi. Ben herkese öyle söylüyorum’ yanıtını verdi. Programın sonunda sahneye Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık davet edildi. Çalık, “Ekrem Başkan’ın, büyük mücadele içerisinde, alın teri dökerek elde ettiği ve 31 Mart seçimlerinden galip çıkmasından sonra haksızlıkla elinden alınmış olan mazbata bende. Bu mazbatayı, yapacağı ‘Demokrasi Müzesi’ne koyacağını ve sergileyeceğini biliyorum” diyerek mazbatayı, İmamoğlu’na hediye etti. İmamoğlu, anlamlı hediyeyi, “İkisini yan yana koyacağım. Arasına da dostlarıma fotoğraf çektirmek yer ayıracağım” diyerek teslim aldı. İYİ Kİ DOĞDUN BEREN İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu ve Çalık’ın eşi Zehra Çalık’ın da sahneye alınmasıyla gecenin sürprizi yaşandı. İmamoğlu’nun üç çocuğu arasında en küçüğü olan Beren, 9’ncu yaş gününü, Beylikdüzülülerle birlikte kutladı. Beren, pastasını, “İyi ki doğdun Beren” şarkısı eşliğinde kesti.
