Ortadoğu'da İsrail'in güvenliğini sağlamak adına, ku
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu imzasıyla, Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi, Anayasa’nın 127. Maddesindeki “Mahalli idarelerin seçilmiş organlarının, organlık sıfatını kazanmalarına ilişkin itirazların çözümü ve kaybetmeleri, konusundaki denetim yargı yolu ile olur. Ancak, görevleri ile ilgili bir suç sebebi ile hakkında soruşturma veya kovuşturma açılan mahalli idare organları veya bu organların üyelerini, İçişleri Bakanı, geçiçi bir tedbir olarak, kesin hükme kadar uzaklaştırabilir.” Gerekçesiyle görevden uzaklaştırılınca, CHP’lilerin gündeme düşürdüğü “ #BattalİlgezdiYalnızDeğildir” desteği de siyaseten doğmuş oldu.
*
Bakanlık’ın, hangi somut verilerle CHP’li belediye başkanını görevden uzaklaştırdığına iyiden iyiye odaklanmak lazım. Zira soruşturma ve kovuşturma kaynaklı uzaklaştırma gerekçesi, yerel yönetim ve hukuk alanında tez yapmaya müsaitliği tetikliyor.
*
BİR : İhalelere fesat karıştırmak… Partili partisiz herkes de gayet iyi biliyor ki, Türkiye’de ihaleye fesat karıştırmayan belediye başkanı yok. Yani, seçim öncesinde seçmene dağıttığı 99’luk tesbihleri, belediye başkanı olduktan sonra belediye bütçesinden ödemesini yapan İlgezdi, bu ülkedeki tek örnek değil. Önce işlerin yapıldığı, sonra da ihaleye çıkıldığı belediyelerden örnek ver, desen, şakır şakır isim sayarım. Vatandaş, mevzuya nasıl bakar diyorsan, “Dağıttıysa halka dağıttı, cebinden ödeyecek değildi ya…” penceresinden bakar.
İKİ : Kamu kaynaklarını etkin ve verimli kullanmamak… Ahalinin ekonomik olarak inim inim inlediği bir vaka iken, İlgezdi’nin kendisine 1 milyon 600 bin TL’lik varaklı makam masası, belediyenin bazı bünyelerine ise 6 milyon TL.’lik mobilya alarak halkın parasını çarçur etmesi, hangi belediyeye göz çevirsen görülebilecek örneklerden sadece birisi. Bu gelişmenin halktaki karşılığı ise, “Devletin malı deniz, yemeyen domuz…”
ÜÇ : Kendisinin ve yakın akrabalarının ani zenginleşmesi… Müfettişler, bu konudaki mevzuyu dert edinse de, “Bal tutan parmağını yalar”a inanan ahaliyi ikna etmeleri hiç de kolay değil gibi.
DÖRT : Başkan seçildikten sonra, kendisini gizleyerek, başkaları üzerinden inşaat işlerini yürütmek… Kendisini gizlemeden, seçildiği ilçede açık açık inşaat işlerini yürüten belediye başkanlarının cirit attığı bu ülkede, en azından kendisini gizleyerek kamu vicdanını yaralamaktan imtina eden İlgezdi’nin bu gerekçeyle soruşturma geçirmesi adil gözükmüyor. İşini, açık açık yapsaydı, en azından millet de “Belediye başkanlığı maaşına talim edecek değil ya, tabii ki müteahhitlik de yapar” diyecekti.
BEŞ : Hukuksuz bir şekilde imar artışı sağlamak… Aşağıdan yukarıya bakıldığında, insanın boynunu ağrıtacak devasa yükseklikteki binaların mahalle aralarına bile dikildiği, “tıraşlansın” talimatına rağmen göğe doğru yükselen binaların gırla olduğu İstanbul’da, İlgezdi’nin izin verdiği imar artışlarına bunlar, gecekondu diye yemin etsek, başımız ağrımaz..
*
Belediye başkanlarının kafasında Demokles’in kılıcı gibi sallanan Anayasa’nın 127’nci maddesi, ülkedeki tüm belediye başkanları için kullanılacak olsa, eksiksiz tamamı, soluğu, demir parmaklıklar ardında alır.
*
Bu nedenle…
Geçici süreyle görevden uzaklaştırılan CHP’li belediye başkanına destek olsun diye sosyal medya üzerinden başlatılan #BattalİlgezdiYalnızDeğildir kampanyasını da farklı açılardan değerlendirmek gerekiyor.
*
#BattalİlgezdiYalnızDeğildir…
Çünkü, iddia edilen işleri tek başına değil, belediyedeki müdür, şef ve memur kadrosundaki devlet görevlileriyle birlikte yapmıştır, onlar da görevlerinden uzaklaştırılmalıdır.
#BattalİlgezdiYalnızDeğildir…
Çünkü, aynı işleri milletin ve devletin gözünün içine baka baka yapan bi’nden fazla belediye başkanı vardır, onlar için de gereği yapılmalıdır.
#BattalİlgezdiYalnızDeğildir…
Çünkü, bu işleri yapsın diye, arkasında, kendisine sonsuz destek veren seçmenleri de vardır. Onlar da en azından kamu vicdanında mahkum edilmelidir.
#BattalİlgezdiYalnızDeğildir…
Çünkü, kulağına, yürü be koçum diye üfleyen, hak-hukuk-adalet maskesiyle gerçekleri perdelemeye çalışan 100 yıllık bir siyasi partinin eli vardır.
*
Özetle…
Kamudaki yolsuzluğu içine sindiren bir halkın, “Benim hırsızım senin hırsızından iyidir” felsefesiyle yoğrulduğunu baz alırsak, #BattalİlgezdiYalnızDeğildir’in ötesinde yeni bir şeyler söylemek gerekiyor…
*
Misal, #HepimizBattalİlgezdiyiz, gibi…
rulduğu söylenen Işid; bölgeyi kan gölüne çevirmekle kalmayıp, İslami değerleri hiçe sayarak , bölgeyi kaosa sürüklemeye devam ediyor. Tarihi katlediyor, insanları katlediyor, inançları katlediyor. Tam bir ölüm makinası...