Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Orta şiddetli yağmur
16°
Ara
Damga Yaşam Seni seviyorum

Seni seviyorum

Moralinizin çok bozuk olduğu bir anda size aniden ne iyi gelebilir? Ya da bir türlü yerinde olmayan keyfinizi yerine ne getirebilir? 

Okunma Süresi: 4 dk

Moralinizin çok bozuk olduğu bir anda size aniden ne iyi gelebilir? Ya da bir türlü yerinde olmayan keyfinizi yerine ne getirebilir? 
SEVGİ…
Sevdiğinizden gelen bir mesaj, bir arama ve belki de iki üç kelime. Hayal ettiğinizde bile gülümsüyorsunuz öyle değil mi? O gelen mesaj bir anda tüm havanızı değiştirebilir. Eğer o an sinirliyseniz bir anda etrafa neşe saçar hale gelirsiniz. Ufacık mesajın etkisini anlatmaya kelimeler yetmez. İçinizde çiçekler açtıran sevgi her şeyin ilacıdır ve bu sevgi bir de karşılıklı olduğu zaman tadından yenmez. Fakat iki kalbin birbirine dönük olması çok az kişiye nasip olan bir şeydir. İclal Aydın’ın o müthiş sözü geldi aklıma: “Sadece sevilmek harekete geçirir donmakta olan bir kalbi. Ve hızla çarpan bir kalptir her seferinde, dünya üzerindeki onca güzel şeyin sebebi. Yani, sızlayan yerinden sevmeye başlamalı bir insanı. Sevdiği kadar da sevilmektir zaten bir acının yara bandı.” 
Genelde hep şöyledir: “Benim sevdiğim beni sevmiyor, beni seveni de ben sevemiyorum.” Sevgisine karşılık bulanlar elbette çok şanslı. Sevgisine karşılık bulamayanlar ise onlar kadar şanslı olmasa da, aslında onlar da şanslı. Çünkü bu duyguları kolay yaşayamıyor insan. Evet, tek başına sevgiyi kalbinin içinde büyütmek, kalbini adeta bir çiçek bahçesine çevirip o çiçekleri soldurmadan her gün sulamak çok zordur, üstelik çiçeklerin uğruna açtığı kişi kalbe bile uğramazken... Siz kalbinizi çiçek bahçesine çevirmişsinizdir ama, çiçeklerin uğruna açtığı kişinin bundan haberi bile yoktur. Kim bilir, belki de sıradan bir sevgi zannediyordur. Oysaki ne kadar güzel duygulara can veriyorsunuz içinizde. Boş verin! Kalbinizdeki lalelerden, gelinciklerden, papatyalardan, güllerden haberi olmasın. Hem sen onu bir karşılık alabilmek için mi sevdin? O zaman bunun ticaretten ne farkı kalır? Karşılığını almak için sevmezsinki, bir bakmışsın sevmişsin işte, sebepsiz. Bir nedene de gerek yok. Bazen sesini seversin, bazen samimi oluşunu seversin, bazen o içtenliği seversin, bazen de kalbinde duruşunu seversin. Belki de hiçbir şeyi hoşuna gitmez ve sebepsiz bir elektrik alırsın. Aşk gelirken haber vermez. Aşk aniden çarpan bir araba gibidir. Ansızın gelir, çarpar ve neye uğradığını şaşırırsın. 
Aşk ve sevgi siparişle olmaz. Bir insana “Beni sev” demek saçmalıktır. Sen bunu söyledin diye o seni sevmeyecekki. Eğer onun içinden seni sevmek gelmiyorsa, sen istediğin kadar sevmeye zorla, seni sevmeyecektir. Kendini zorla sevdiremezsin bunu unutma. Ne yaparsan yap seni sevmeyecektir. Eğer amacın sevilmekse seni seven birini bul. Çünkü “Sev” diye zorladığın kişiyi sen de yeteri kadar sevmiyorsun farkında değilsin. Çünkü sevgi karşılık beklemez.         Ticaret mi bu? Gözün gibi bakamayacağın, karşılık bekleyeceğin, kalbinde ev sahibi değil de kiracı edeceğin aşk, aşk değildir. Sen öyle sanıyorsundur. Aşk olsaydı eğer, kalbinde yer kaplaması bile mutlu ederdi seni. Sırf o nefes alıyor diye onun olduğu şehri severdin. Onun mutlu olması önceliğin olurdu. Kendinden önce onu düşünürdün; lakin aşk fedakarlık ister, bencillik değil. Usta Şair Nazım Hikmet ne güzel özetlemiş konuyu, “Yani sen elmayı seviyorsun diye, elmanın da seni sevmesi şart mı? yani Tahir’i Zühre sevmeseydi artık, yahut hiç sevmeseydi, Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden? Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da, hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil. Bütün iş Tahir ile Zühre olabilmekte. Yani yürekte.” 
Böyle karşılık beklemeden beslediğiniz güzel duygular varsa içinizde ne mutlu size! Ya kötü duygulara sahip olsaydınız? Bir kişiden nefret edeceğinize, bin kişiyi karşılıksız sevin daha iyi. Karşılık beklemek yerine onu daha çok sev. Defalarca “Seni seviyorum” de. “Ne yaparsan yap, kim olursan     ol ya da nerede bulunursan bulun seni her şeye rağmen seveceğim” de. Hatta “Sen beni sevsende sevmesende ben yine seni     seveceğim” de. 
Çünkü bir gün hiçkimseyi sevemez hale gelebilirsin. Belki de şu an geldin onu bilmiyorum, ama eğer henüz o hale gelmediysen içindeki çiçekleri daha fazla sula. Hem kalbindeki o çiçek bahçesini kocaman yaparsan, kim bilir belki günün birinde senin çiçek bahçene yerleşir…

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *