Kadrolu dilenci

Geçtiğimiz günlerde yaşanan bir olay, klasik dilenci operasyonu. Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Beyoğlu Belediyesi ekipleri Taksim'de dilenci ve hanutçulara yönelik operasyona çıkmış, her zaman olduğu gibi dilenciler yine toplanmış. Meslektaşlarımızın yazdığı habere göre dilencilerin hepsi tanıdık. Yani daha önce de zabıta aracına bindirilmiş, sonrasında yine aynı hamam aynı tas.

Dilencilerden bir tanesi 'ağlayan dilenci' olarak biliniyor bir tanesi de kafayı çekmiş vaziyette dilenirken yakalanmış. Kafayı çeken dilencimiz aynı zamanda engelli. Aslında buraya kadar her şey normal asıl gariplik bundan sonrasında başlıyor.

Engelli olan ve kafayı bulan dilenci vatandaş diğer arkadaşları gibi zabıta aracına götürülüyor. Burada onu tanıyan zabıtalar 'sen dilencilik yapmayasın diye biz sana maaş bağlamadık mı' diye soruyor. İnsan şaşırmadan edemiyor doğrusu. 'Dilencilik yapmasın diye maaş bağlamak!!!' Hadi adam engelli, çalışamaz, devlet ona bir maaş bağlar orasını anladık ta dilencilik yapmasın diye maaş bağlamak neyin nesi? Bu maaş ne kadar diye soracak olursanız 1200 TL. Günde en az 8 saat ( daha fazla ya) çalışan vatandaş ise 1603 TL12 kuruş alıyor. Yani arada sadece 403 TL 12 kuruşluk bir fark var. Birde varsa bu vatandaşın hak ederek aldığı engelli aylığı. Durum neresinden bakarsanız garip. Hadi maaşı aldın neden hala dileniyorsun? Engelli aylığın var geçinmene yetmiyor mu? Ha birde aynı şahıs başkası tarafından dilendirildiğini de iddia etmiş. Bu ülkede onca işsiz var ve önüne gelen siyasi işsizliği çözeceğim diyor. Aslında diyorum ki çözüm çok basit, bunca işsiz varken ve cebine para bulamazken ya da işinden gücünden memnun değilken acaba herkes dilense mi? O işsiz arkadaşımızda birkaç kere yakalanır 1200 TL maaş bağlanır.

Fena mı?