Martıların camı tıklamalarından mutlu olduğunu söyleyen Kadriye Köseoğlu (77), "Her sabah geliyorlar. Cama tıklayınca benim çok hoşuma gidiyor. Devamlı beslemek istiyorum, çokta seviyorum. Onun için besliyorum. Ben zaten camın önünde oturuyorum her zaman" ifadelerini kullandı. İş insanı ve gemi kaptanı Tamer Köseoğlu, "Denizciyim. Martılarla denizde beraber yaşıyoruz. Evimize de sabah akşam her gün geliyorlar. Annem sürekli besliyor. Cama vuruyorlar. Evde ne varsa ekmek, tavuk, balık… Hatta eşim pazardan balık alıyor, ben denizde tuttuklarımı zaten paylaşıyorum. Her gün besliyoruz" dedi. Tamer Köseoğlu şunları söyledi: Onlara şiir yazdım, 'Martılar selam verir günümüze, her sabah her akşam, güneşle neşeyle evimize gelen misafir onlar, gelişleriyle bir güzellik doğar penceremize, martılar konuyor düşlerimize, gözlerimiz İstanbul oluyor birden." Tamer Köseoğlu martıların cam kenarına gelmesine hakkında, "Karnı acıkan martı, cama vurarak yemek istiyor. Evde ne bulursak onunla besliyoruz. Karınlarını doyurunca daha sonra aç olan arkadaşlarına sesleniyorlar ve camın önünden ayrılıyor. Onlar bizim güzel misafirlerimiz" diye konuştu.
Biz çok mutluyuz
Martıların camda gaga ve salya izi yapmasından memnun olduklarını dile getiren Gülcan Köseoğlu (38), "Onlar bizim güzel misafirlerimiz. Her gün günde 2-3 kere camımıza gelen misafirlerimiz. Elimizden geldiğince onlara ekmek, balık, evde ne var ne yok her şeyden veriyoruz. Camlarımızda salya ve gaga izleri var. Biz ondan şikayetçi değiliz, çok mutluyuz. Hep gelsinler" dedi.