TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı ev sahipliğinde Beşiktaş'ta bir otelde düzenlenen dizinin galasına TRT yönetimi, yapımcı Hasan Karul, yönetmen Ufuk Hakan Eren ile dizinin oyuncuları katıldı.
Ağalık sistemi üzerinden güç, feodalite, sınıf çatışmaları ve aşk hikayesini ekrana taşıyan diziye ilişkin basın mensuplarına açıklamada bulunan Olgun Şimşek, dönem işi olarak ortaya çok güzel bir iş çıktığını belirterek, "Anadolu mitlerinden, Mezopotamya'nın destanlarından ve masallarından yola çıkılarak ortaya koyulmuş bir hikaye. 1950'ler ve 1970'lerdeki yaşam şartları, aşklar, iyiler ve kötüler var. Aslında bir memleket hikayesi var. Umarım herkes beğenir." dedi.
Şimşek, dizide kötü bir adamı canlandırdığına işaret ederek, "Narsist bir adam. Bunun için önüne gelen her engeli yıkmak isteyen bir adam. Ama insan sonuçta..." ifadesini kullandı.
"İzleyicilere çok yüksek kalitede görsel sunacak bir iş çıktı"
Meltem Akçöl, canlandırdığı "Sultan" karakterinin çok güçlü genç bir kadın olduğunu vurgulayarak, "Sultan doğduğu gün babasını kaybediyor ve annesinden sürekli köyünü ve babasını dinleyerek büyüyor. Bu büyüme süresinde de bütün hedefi babasının hayalini gerçekleştirmek, intikamını almak ve memleketine dönmek. Döndüğünde de aslında kendi gerçek hayatıyla karşılaşacak." diye konuştu.
Dizide "Ömer" karakterini canlandıran Emre Kıvılcım, "Emre için Sultan çok özel biri, henüz tanışmadan rüyalarında gördüğü için çok etkileyici bir hikaye. İkisinin ilişkisinin nasıl gelişeceğini çok merak ediyorum." açıklamasında bulundu.
"Çok iyi bir yapım"
Çekimlerin yapıldığı mekanlardaki hava şartlarının ilk başlarda kendilerini zorladığını ama alıştıklarını aktaran Özlem Conker, "Ortaya çok güzel bir iş çıktı, çok güzel görüntüler var. Soğanlı Köyü'nde çekiyoruz dizimizi. Aslında orası bir milli park olmuş. Tarih olarak çok zengin bir yer. İzleyicilere çok yüksek kalitede görsel sunacak bir iş çıktı." değerlendirmesini yaptı.
Conker, senaryoyu ve dizinin ekibinin çok sevdiğini dile getirerek, "Çok iyi bir yapım ve inanılmaz gencecik pırıl pırıl arkadaşlarım var. Gerçekten çok mutluyum ve çok güzel bir hikayemiz var." dedi.
Merih Öztürk, şartlar kendilerini başta zorlasa da yapım ekibi ve yönetmenlerin konforları için her şeyi yaptıklarını anlatarak, diziyi izleyen seyircilerin beğenmesi temennisinde bulundu.
Dizinin oyuncularından Gülçin Hatıhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:
"Gerçekten çok heyecanlıyım. Uzun zamandır çalışıyoruz bu işle ilgili. Kapadokya'da zor şartlarda çekiyoruz. -10, - 15 dereceler görüyoruz ve hepsi aslında bugün için. Oyunculuklar çok güzel, reji inanılmaz. Prodüksiyon elinden geleni yapıyor. Bir destan geliyor gerçekten. Bizi seyredin, yalnız bırakmayın. Eminim ki çok seveceksiniz. Çok sıcacık hikayeler var içinde."
Dizi hakkında
"Kara Ağaç Destanı" dizisi, 1950'lerden başlayarak 1970'li yıllarda devam eden, Anadolu'da iyiliğin yanında kötülüğün varlığını ve varlığın dünyası ile yokluğun gerçeğini anlatıyor.
Dizinin konusu özetle şöyle:
"1950'li yıllarda Kara Ağaç Ovası'nda irili ufaklı ne kadar toprak sahibi ağa varsa hepsinden toprağını zorla alarak toprağını büyüten Harranlı Celal Ağa ile herkes tarafından sevilen ve adaletiyle ünlü Celal Ağa'nın oğlu Ömer ve köye intikam yemini ederek gelen yabancı Sultan, Kara Ağaç'ın kaderini yeniden yazacak.
Yapımcılığını Hasan Karul üstlendiği dizinin yönetmen koltuğunda Ufuk Hakan Eren oturuyor. Dizinin senaryosunu ise Mustafa Becit ve Selman Kılıçaslan kaleme aldı.
Dizinin çekimleri, aylarca süren titiz çalışmalar sonucunda dönem atmosferine göre hazırlanan Kayseri'nin Yeşilhisar ilçesinin terkedilmiş Soğanlı köyünde ve Nevşehir'in Ürgüp ilçesinde devam ediyor.
Muhabir: Aişe Hümeyra Akgün