Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Orta şiddetli yağmur
16°
Ara
Damga Sağlık Canan Karatay: Veganla saadet olmaz

Canan Karatay: Veganla saadet olmaz

Uzman psikolog ve yeme bozuklukları danışmanı Yelda Başaran'dan Canan Karatay’a tam destek geldi. Başaran, “Veganlık bir felsefedir. Bir popülizm akımıdır. Hayvanlara acı vermemek üzere kurulan bir felsefe! Peki hayvanların canı var ise bitkilerin canı yok mu? İnsanoğlu ne tek başına etobur ne de otoburdur. Veganla saadet olmaz” dedi

Okunma Süresi: 3 dk

Prof. Dr. Canan Karatay, veganların hastalıklı, kansız ve zayıf dirençli olduğunu söyledi. İnsanların yalnızca tahıl veya yaprak yiyerek yaşayamayacağını ifade eden Karatay, vegan beslenmenin ömrü kısalttığını, hastalıklara, kansızlık sorununa ve bağışıklık sistemi sorunlarına davetiye çıkardığını belirtti. Karatay, “Tahıl hayvan yemidir. İnsan vücudu tahılları kullanmaya programlanmamıştır. Tahıl yersek koyun gibi oluruz. Tahıl yersek tahıl beyinli oluruz. Vegan demek tahıl beyinli demek. Veganlar kısa ömürlüdür. Veganlar yalnız tahıl yiyor tavşan ve koyun gibi. Veganlık hastalıktır. 25-30 yaşındaki çocukların regl düzenleri bozuk. Spermleri az. 30 yaşında menopoza giren var. Depresyona giriyor.  Biz 30 lu yaşlarımızda düz duvara tırmanırdık” dedi. Karatay'ın bu açıklamasına Uzman Psikolog ve yeme bozuklukları danışmanı Yelda Başaran'dan tam destek geldi.


Veganlık bir felsefedir

Başaran, “Prof. Dr. Canan hoca gibi ben de beslenmede protein almanın önemini ve özellikle psikolojik sağlığımız için B 12, D vitamini, omega-3, iyot, demir, kalsiyum ve çinkodan zengin beslenmemiz gerektiğinin altını çiziyorum. Veganlık bir felsefedir. Bir popülizm akımıdır. Hayvanlara acı vermemek üzere kurulan bir felsefe! Peki hayvanların canı var ise bitkilerin canı yok mu? İnsanoğlu ne tek başına etobur ne de otoburdur” açıklamasını yaptı.


Doğal yapıyı bozar

“Sağlıklı ve kaliteli bir yaşam için hayvansal ve bitkisel gıdalar bir arada ve dengeli tüketilmeli” diyen Başaran, “Et ve balığı inkar ederek sadece sebze ve bakliyatla bir ömür geçmez. Tabiatın bir dengesi var. Her türlü gıda dengeli alınmalı. Aksi takdirde hem psikolojik hem de fizyolojik anlamda bu şekilde vegan tarzı tek tip beslenmek insanın doğal yapısını bozar. Zihin ruh ve beden duygu durumunu etkisi altına alır. Ve vücut metabolik strese girer. Kendini iyi hissetme hali ve duygularımız altüst olur. Vegan olan birçok danışanım ya çok tuzlu ya da çok şekerli, yağlı ve yüksek kalorili besinlere yöneliyor. Enerji proteinden gelir. Protein de hayvanda bulunur. Veganlar, çoğu zaman beslenmelerinden vücutları için gerekli B12 vitaminini alamazlar. Veganlar beslenmelerinden çok az D vitamini alırlar. Bu sebeple veganların B12 için ek besin desteği kullanması gerekir. Bu da kişinin depresyona girmesine sebep olur. Vegan beslenen birçok danışanımın neden bu tarz beslenme şeklini tercih ettiğini sorduğumda dinlediğim birçok danışanımın çocukluk yıllarında hayvanların kesilmesi ya da onlara zulüm edildiği düşüncesiyle bir tepki ve vicdanen rahatsız olduğumuz için cevabını aldım. O yüzden bir veganı değerlendirirken onun bu tarz bir beslenme tercihini neden seçtiğini anlamak için çocukluk yıllarındaki travmaları dinlemek lazım” ifadelerini kullandı.


Risklere yol açar

Bu işin psikolojik ve fiziyolojik boyutu olduğunu belirten Başaran, “Ancak bilinçli uygulanmayan bir vegan diyeti de çok ciddi sağlık risklerine yol açar. Özellikle; kalsiyum alımı düşüklüğüne bağlı olarak ilerleyen dönemlerde kemik ve eklem rahatsızlıkları, B12 vitamini ve demir alımının düşüklüğüne bağlı olarak anemi, Omega-3 eksikliğine bağlı olarak nörolojik fonksiyon bozuklukları ve görme sorunları ortaya çıkar. Denge mutluluğun anahtarıdır. Sadece veganlı beslenerek saadet olmaz. Veganlık yeme bozukluğuna yol açan bir psikolojik davranış bozukluğuna yol açabilir. Vegan beslenmek sağlıklı olacağım derken tıpkı tek taraflı platonik bir aşk yaşamaya benziyor. Canan hocamın dediği gibi yalnızca tahıl ya da yaprak yiyerek yaşayamaz insanlar” dedi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *