Çankırı’da yer alan ve Hititler döneminden kalma tarihi bir alanın 150 metre altında bulunan tuz mağarası, KOAH ve astım hastaları için doğal bir tedavi merkezi haline geldi. Çankırı Valiliği’nin önderliğinde hayata geçirilen "Daha Güçlü Bir Nefes Projesi" kapsamında bu mağarada uygulanan tedavi yöntemleri, hastaların yaşam kalitesini artırıyor. Hastalar, 15 gün süren tedavi boyunca tuzlu havaya maruz kalıyor ve bu süreçte sağlıklarında belirgin iyileşmeler kaydediliyor.
Tarihi Tuz Mağarasında Şifa Aranıyor
"Yer Altı Tuz Şehri" olarak bilinen Çankırı’daki tuz mağarası, KOAH ve astım hastalarına doğal bir tedavi imkanı sunuyor. Yerin 150 metre altında yer alan bu mağara, tarihi dokusuyla da dikkat çekiyor. Mağarada özel olarak oluşturulan ortamda, hastalar 4 ila 6 saat boyunca tuzlu havaya maruz bırakılıyor. Bu süreçte nefes darlığı çeken hastaların sağlıklarında gözle görülür iyileşmeler kaydediliyor.
Hastaların Sağlık Durumunda Büyük Değişim
Projede görev alan Dr. Tuba Öztürk Haliloğlu, mağarada uygulanan tuz terapisiyle hastaların yaklaşık yüzde 50’sinde olumlu sonuçlar alındığını ifade etti. Haliloğlu, “Tedavinin 10. gününde hastalarımızda gözle görülür iyileşmeler gözlemliyoruz. Buraya geldiğinde merdiven çıkamayan, nefes almakta zorlanan hastalar artık daha rahat hareket edebiliyor. Özellikle KOAH hastalarının balgam atımı kolaylaşırken, akciğerlerde biriken siyah tortuların da atılmaya başladığını görüyoruz” diye belirtti.
Tedavi Süreci Nasıl İşliyor?
15 gün süren tedavi boyunca hastalar, her gün belirli saatlerde mağarada bulunarak tuzlu havadan faydalanıyor. Bu ortamda geçirilen zaman, solunum yollarının temizlenmesine ve akciğerlerin rahatlamasına yardımcı oluyor. Tuz terapisi, özellikle ağır KOAH ve astım hastalarında daha hızlı ve etkili sonuçlar veriyor. Dr. Haliloğlu, “Hastalık ne kadar ileri seviyedeyse, tuz terapisinin etkisi o kadar hızlı görülüyor” dedi.
Hastaların Gözünden Tuz Terapisi
Tedavi için Konya’dan gelen Nevzat Doğruöz, tuz mağarasındaki tedaviden büyük fayda gördüğünü ifade etti. 30 yıldır KOAH hastası olduğunu söyleyen Doğruöz, “Buraya geldiğimde merdiven çıkmak benim için imkansızdı. Ancak şimdi daha rahat nefes alabiliyorum ve hareket kabiliyetim arttı. Böyle bir sistemi keşfettiğim için çok mutluyum. Türkiye’nin her yerindeki KOAH ve astım hastalarının buradan faydalanması gerektiğini düşünüyorum” dedi.
Çevresel ve Sağlık Açısından Önemli Bir Proje
Hititlerden günümüze kadar ulaşan bu tarihi tuz mağarasının sağlık turizmi açısından da büyük bir potansiyele sahip olduğu belirtiliyor. Çankırı Valiliği ve proje ortakları, bu doğal terapi merkezini daha geniş kitlelere duyurmayı hedefliyor. Tuz mağarası, hem hastalara umut oluyor hem de çevresel sürdürülebilirlik ve tarihi değerlerin korunması açısından örnek bir proje olarak öne çıkıyor.