Geçtiğimiz haftalarda yapılan 2020 Best Model of Türkiye Yarışması’nın finalinde, kadınlarda Melisa İmrak, erkeklerde Oğuzhan Bolat birinciliği kazandı. Özellikle Best Model of Turkey yarışmasında birinci olan Melisa İmrak yaşından dolayı adından söz ettirdi. Henüz 15 yaşında olan İmrak, ailesinin rızası ile birlikte noter onayıyla yarışmaya katıldığını açıkladı. Biz de Melisa İmrak’ı daha yakından tanımak için Sayın Erkan Özerman’ın ofisinde kendisiyle bir araya geldik.
Öncelikle tebrik ederek söze başlamak istiyorum. Bu kadar büyük ve kapsamlı bir yarışmada birinci seçilmek nasıl bir duygu?
Çok mutluyum elbette. Şu an sadece mutluluğumu yaşamak istiyorum.
Yarışmaya kim teşvik etti?
Yarışmaya bir kişi değil, birçok kişi teşvik etti. Küçük yaşlardan beri hayal ettiğim birşeydi. Ailem de bu konuda destek verdi.
Modellik dışında hayal ettiğin bir meslek var mı? Yoksa bu yolda mı devam edeceksin?
Modelliğe ülkemde ve yurtdışında çeşitli platformalarda devam etmek ve hayal ettiğim televizyon dizileri ve sinema filmlerinde de oynamak istiyorum.
Eğitimine devam edecek misin? Nerede okuyorsun şu anda?
Eğitimime sonuna kadar devam edeceğim, mutlaka üniversiteyi bitireceğim. Şu an özel bir eğitim kurumunda lise öğrenimime devam ediyorum.
Okul ve profesyonel iş hayatını aynı anda yürütebileceğine inanıyor musun?
Pek tabii ki okulum ve profesyonel iş hayatımı aynı anda yürütebileceğime inanıyorum. Zaten yaşantım da bu şekilde devam ediyor. Tahsilimden asla vazgeçmeyeceğim.
Katıldığın yarışma, bu zorlu süreçte çok önemli olmakla birlikte, ilk basamak. Modellik dünyasına bu kadar genç yaşta adım atmak seni zorlayacak mı?
Maalesef, Türkiye’de güzellik yarışmaları ile mankenlik yarışmalarını karıştırıyorlar. Modellik bir meslek yarışmasıdır ve elbiseyi taşımayı ön plana çıkartır. Bugün dört yaşındaki çocuklarda kataloglarda modellik yapıyor. 70-80 yaşlarında bir model de baston, şapka reklamında oynayabiliyor. Demek ki modelliğin yaşı yok.
Sosyal medya senin için ne anlam ifade ediyor?
Sosyal medyada kimseyle polemiğe girmeyeceğim. Herkesin düşüncesinre saygım var. Beni destekleyenlere ayrıca teşekkür ediyorum.
Modellere dayatılan güzellik algısı hakkında ne düşünüyorsun?
Moda her altı ayda değişen veya demode olan bir kurum onun için her zaman aynı olgu hüküm sürmüyor. Bugün Gucci mankenlerine bakınca üç sene önce böyle bir şey şaka kabul edilirdi. Ama görüyorsunuz ki, her altı ayda bir değişen moda anlayışı bize çoğu zaman beklemediğimiz şeyleri dayatıyor.
Çok ünlü dünya markalarının modellikteki güzellik algısı şaşırtıcı olabiliyor. Çok zayıf ya da kilolu, çilli veya sivilceli gibi. Model olmak için illa güzel ni olmak gerekir?
Model olmak için illa ki güzel olmak tabiki şart değil. Fakat uzun boylu olmak elbette en büyük avantaj ve bacak boyunuz çok önemli. Bugün güzellik yarışmaları 90-60-90 ölçülerinde ele alınır. Oysa ki modellik kriterlerinde göğsü 90, kalça 90 olanlar maalesef geçerli değildir. Daha ince ve ufak olunması gerekir.
Türkiye’yi yurtdışında ki çeşitli platformlarda temsil edecek misin?
Her mankenin hayali gibi benimde Paris’te Houte Couture defilelerinde podyuma çıkmak. Önümüzdeki ocak ve temmuz aylarında ümid ediyorum ki, Erkan bey (Erkan Özerman) beni Paris’e götürür ve hayalimdeki podyuma çıkabilirim.
Yaşından dolayı övgü aldığın kadar eleştiri de aldın. Sen bu konuyu nasıl değerlendireceksin?
Benden övgüyle sözeden herkese çok çok teşekkür ederim. Eleştirilere gelince herkesin düşüncesine saygılıyım. Ama ben başarılı ve güzel bir şey yaptığım kanaatindeyim. Hayal bile edemediğim Best Model birincilik ünvanını başıma taç konulduğu zaman ‘acaba rüyada mıyım, yoksa gerçek mi’ dedim.
Yarışmaya hazırlanma sürecin nasıl geçti?
Büyük bir titizlikle ve ciddi bir şekilde diyetime dikkat ettim. Elbette spor ile kendimi daha zinde tuttum. Derslerimden arta kalan zamanlarımda, oturduğumuz semt çok müsait olduğu için yürüyüş ve koşularıma devam ettim.
Genç yaşta çıktığın bu yolda her koşulda başarılar diliyorum. Herşey gönlünce olsun. Fakat ne olursa olsun çocukluğunu yaşamayı ihmal etme. Gazetem adına bize vakit ayırdığınız için çok teşekkür ederim.
Bana çocukluğumu yaşamamı tavsiye ettiğiniz için teşekkür ederim. Fakat ben çocuk değil, genç bir kızım. Çocukluğu da annem bana çok güzel yaşattı. Bu güzel ve sıcak röportaj için ben teşekkür ederim.
ÇOK YAKINDA FRANSA'DA OLACAĞIZ
Melis İmrak'ı keşfeden ünlü menejer Erkan Özerman, “Salgın hastalıktan dolayı birçok etkinlik ve yarışma erteleniyor veya yapılamıyor. İlk kez sizinle paylaşıyorum, çok yakında Fransa’da düzenlenecek olan uluslararası bir yarışmada olacağız” dedi.
Erkan bey (Erkan Özerman) size dönecek olursak; ülkemizde magazin, uluslar arası güzellik yarışmaları denince ilk akla gelen işim Erkan Özermandır. Sektörümüzde tabiri caizse duayen üstat bir kişiliğe sahipsiniz. Bu sektöre bir ömür adadınız kolay değil tabiki. Sizi bu kadar yıldır hep zirvede tutan nedir?
Sevgi... Ülkemizde tüm meslek kollarında çalışan insanlarımız, yaptıkları işleri severek yapsa inanın mutsuz ve başarısız insan kalmaz. Ülkemizde hayat şarlarının zorluğu, insanlarımızı evlerine ekmek götürmek, geçimlerini devam ettirebilmek için ne iş olursa olsun, sevsin veya sevmesin çalışmak zorunda kalıyor. Bu da işinizi severek yapmanıza engel teşkil ediyor. Önce bunu aşmalıyız. Onun için sevgi diyorum.
Yıllardır starlar ordusu ortaya çıkardınız. Starlarınızdan hiç kimse ile sorun yaşadınız mı?
Elbette yaşadım. Sizin aile içinde hiç kavganız olmuyor mu? Onlar benim çocuklarım. Elbette kavga da edeceğiz, güleceğiz, ağlayacağız, küseceğiz bu hayatımızın bir parçası.
Yeni star adayınız Melisa Irmak yurt dışında ülkemizi temsil edecek mi?
Evet, zaten amacımız bu. Salgın hastalıktan dolayı bir çok etkinlik ve yarışmalar erteleniyor veya yapılamıyor. İlk kez sizinle paylaşıyorum, çok yakında Fransa’da düzenlenecek olan uluslararası bir yarışmada olacağız. Tabiki virüsten dolayı ertelenme yaşanmazsa.
Bu harika bir haber. Bizlerde Melisa’nın yurt dışında ülkemizi temsil etmesinden gurur duyarız. Bildiğimiz üzere işlerinizi, yine sizin starlarınızdan yeğeniniz Almila Özermana devrettiniz. Fakat aktif halde çalışmaya devam ediyorsunuz. Hatta bugün sizi burada ofisinizde çalışırken gördük. Artık emekli olayım yoruldum dediğiniz oldu mu?
Ben çalışarak dinleniyorum. Başta söylediğim gibi bu çocuklar benim ailem evlatlarım. Emekli olsam ve yorulsam evimde dinleneceğim. Onların yanında kendimi evimde hissediyorum ve oldukça keyifle dinleniyorum.
RÖPORTAJ: MÜGE YÜCETÜRK/OSMAN KÖSE
