Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Orta şiddetli yağmur
16°
Ara
Damga Röportaj Eurovision'da dizlerim titredi

Eurovision'da dizlerim titredi

Seksenli yıllarda Grup Piramit'in solisti olarak tandığımız Hakan Girit'le keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Müzik yaşamını anlatan Girit, en unutmadığı anın Eurovision'a katıldıkları gün olduğunu belirterek, “Heyecandan dizlerim titremişti hala unutamıyorum” dedi

Okunma Süresi: 7 dk

Grup Piramit'in solisti olarak 80'li yıllarda tanıdığımız Hakan Girit o günlerde 21 yaşındaydı. O günlerden bugünlere; hepimizin hayatları olduğu gibi Girit'in hayatı da fazlasıyla değişti. Geçmişten bugüne değin süren sanat yaşamını ve özel hayatına dair ayrıntıları konuştuğumuz Girit, Damga okurları için samimi açıklamalarda bulundu. Şimdi arkanıza yaslanın ve bu keyifli söyleşinin tadını çıkarın...

Özellikle seksenli yılların sonuna damgasına vuran Grup Piramit neden dağıldı?
Her başlangıcın bir sonu olduğu gibi bence Grup Piramit’te zamanını tamamlamıştı. Çok gençtik ve süreci iyi yönetemedik. 21 yaşındaydım ve Türkiye’nin hiçbir yerinde gezemeyecek kadar ünlüydüm.

grup piramit

Kurulduktan 3 sene sonra büyük bir çıkış yakaladınız. Bunun sırrı neydı?
Bunun sırrı gerçekten çok çalışmaktı. İlk zamanlar müzik yapmaktan çok, koşturduk diyebilirim . Gazeteler, dergiler, tv… Akşamları eve geldiğimizde biz müzisyen miyiz menajer mi diye Cem’le konuşurduk. TV tek kanaldı. Bir de TRT 2 vardı İstanbul’dan yayın yapan. TRT 2‘de prodüktör olan rahmetli Saip Ertem “Ben bu çocuklara solo konser çekeceğim” dedikten sonra, artık ülkenin her yerinde tanınan bir Grup olmuştuk.

Bodrum'da yaşıyorsunuz, müzikler yapıyorsunuz. Seviyor musunuz?
2000 yılından beri Bodrum’dayım. 2008’de tamamen yerleştim. Bodrum’da bahçemde doğanın içindeyim genellikle. Tabii ki istediğim yerdeyim ve mutluyum.

2003 yılında Cem Bey'le bir araya gelip “Zamanımı Geri Ver” albümünü çıkardınız. Ayrıldıktan sonra bir araya gelmek nasıldı?
Cem en önemli dostlarımdan birisi hala… Cem Grup Piramit’i kurdu. Grupta; Keyboard: Feyyaz Kuruş, davulda; Okan Tolga Mertel, Bas Gitarda; Ayhan Uyanık vardı. Çok emek verdik birlikte. Sonrasında 2003 yılında yeniden bir şeyler yapalım dedik. Cem’in stüdyosunda Kıvanç Kaytanlı’yı da aramıza alarak “Zamanımı Geri Ver” adlı bir albüm yaptık.

hakan girit

O günleri unutamıyorum
87-88-89-90 ve 92 Eurovision yarışmalarında besteci ve icracı olarak yarıştınız. Eurovision nasıldı?
Bir sanatçı ya da grup için bundan daha büyük bir deneyim yoktur diye düşünüyorum. Eurovision yarışmaları çok ön plandaydı o zamanlar . Kendinizi gösterebileceğiniz en önemli alanlardı. Çok genç yaşta yüzlerce konser deneyimim olmasına rağmen yarışmada dizlerim titremişti. Hiç unutmuyorum.

Yurt içi ve yurt dışı birçok festival sizden soruluyordu. O zamanlar yakaladığınız sinerjiyi bu günlerde düşünüp özlüyor musunuz?
Grup Piramit’in hızlı yükselişinin nedeni o zamanlar yaş ortalaması 19- 20 olan ve televizyonlara sık sık çıkan grupların yok denecek kadar az olmasıydı. Genellikle bestelerimiz ve İngilizce cover parçalarımız halkın ilgisini çekmişti. Styx grubuna ait cover bir parça “Boat on the river” bizi ekranlara taşıdı. Türkiye’nin her yerinde konserlerimiz doluyordu. Tabii ki o günler çok özel ve anlamlıydı.

Kültür Bakanlığı'nın daveti üzerine AKM'de konser veren ilk pop-rock grubu Piramit oldu. Bu o günlerde yakalanmış büyük bir başarı. Haksız mıyım?
İsmail tebrikler. Çok araştırmacısın. Nereden buldun bu haberi... Gerçekten AKM‘de konser veren ilk pop-rock grubuyduk. Bu o günler için çok önemli bir başarıydı.

Müzisyenler bir araya geldi
Son tekliniz "First Morning Light"tan bahsetmek istiyorum. Kimlerle çalıştınız? Nasıl doğdu?

2013’te Zeynep Casalini ile “Yanımda Kal” adlı düet single çalışmamdan sonra, 2014’te “Without You”, 2016’da “Spread My Wings” adlı single çalışmalarımı yayınladım. İstanbul-New York-Bodrum seyahatlerimde şekillenen yeni single çalışmam “First Morning Light” Los Angeles’ta Bella Notte Production Stüdyosu’nda kaydedildi. Dostlarım Barbaros Ali Kaynak, Amanda Stimac ve Danny Stimac ’le birlikte parçayı oluşturduk. Parçanın fikir babası Barbaros Ali Kaynak, tüm etnik enstrümanları da çaldı. 2009- Rüzgar albümümün prodüktörlüğünü de yapan sevgili dostum Danny Stimac stüdyo ve ses kaydı dışında, bas gitar , piano, akustik gitar çalarak back vokal yaptı. Davulu Portland’dan rüzgar hızıyla gelen Jordan Smallwood çaldı. Kimo Huybrechts , Hint Sitarı çalarak Hawaii’ den parçamıza renk kattı… Türk ve Amerikalı müzisyenlerin bir araya gelerek yaptığı güzel bir çalışma oldu.

hakan girit

Parçanın klibi nerede ve nasıl çekildi ?
Klip Bodrum’da çekildi. Klibin başından sonuna kadar son derece özverili ve disiplinli çalışan yönetmen Gülsün Arslan (Arslan Prod.) ve Tuncay Özdal’la birlikte çok keyifli ortamlarda çalıştık. Ayrıca oğlum Ege Girit’te klipte gitar çaldı. Klip, şu an Youtube’ta ve tüm dijital platformlarda yavaş yavaş yükseliyor.

İngilizce seslendirilmiş birçok şarkınız var. Başka dilde şarkılar söylemek hoşunuza gidiyor sanırım?
Bugünkü pop müzikten bahsediyorsak, evrensel baskın kültür olarak latince ve İngilizce’yi ağırlıklı olarak görebiliriz. Ben küçük yaşlardan itibaren ablamın plakları ile büyüdüm. Adriano Celentano, Suzi Quatro sonra Deep Purple’lar, Led Zeppelin’ler, Toto’lar say say bitmez… Şimdi Coldplay … Bizde de başarılı birçok sanatçı ve grup var: Şebnem Ferah, Teoman, Cenk Eroğlu, Mor ve Ötesi gibi gibi.

hakan girit

Girit Prodüksiyon'u ne zaman kurdunuz?
Klasik anlamda varlığını sürdüren plak şirketleri özellikle son 10 yıldır dijital ortamlara taşındılar. Yaklaşık 5 yıl önce kurdum Girit Production’ı. Sadece kendi yapıtlarım için. Şu ana kadar 3 single çalışmam Girit Production’dan çıktı.

Reklamcılık hayatınızın neresinde?
Müzik hayatımla eş zamanlı olarak uzun yıllar Açık hava reklamcılığı yaptım. Ülke genelinde bir çok duvar/bilboard ve çatı pano reklam kiralama alanlarımız oldu. Önemli firmaların açık hava reklam ajansı olmuştum. Bu konuda Türkiye’de ilkler arasındaydık diyebilirim. Bodrum’a yerleştikten bir süre sonra reklamcılık çalışmalarımı bitirdim.

Neden bağırdığımı sordular
Dönelim yine eskilere… Piramit’te, grubun solisti olarak daha ön planda olduğunuz için bu durum bir kıskançlık yaratmıyor muydu?

Yaşlarımız çok genç olduğundan tabii ki biz de bu tarz kıskançlıkları yaşıyorduk. Neden hep insanlar “Hakan” diye bağırıyor konusu çok konuşulmuştu mesela… Ben sahnede yerimde duramazdım. Hep kıpır kıpırdım, koşardım .

Günümüz müzik gruplarından kimleri dinliyorsunuz? Manga? Mor ve Ötesi? Zakkum? MFÖ? Yeni Türkü? Gündoğarken? Redd? Vega? Kolpa?
Aslında hepsini dinlerim. Her birisi de çok başarılı. Uzun yıllar harika besteler kazandırdılar. Ben üretimlerin çok daha desteklenmesi/sübvanse edilmesi gerektiğine inanıyorum. Ülkemizde çok başarılı sanatçılar ve müzisyenler var. Bir de çoğunun ismini hiç duymadığımız o kadar değerli müzisyenlerimiz var ki…

Star dediğin Ajda Pekkan'dır
Sizin gibi Eurovision'da boy göstermiş bir ismi sormak istiyorum. Ajda Pekkan denilince gözünüzde neler canlanıyor?

Ülkemizde star tanımının karşılığı tam olarak ne ise o Ajda Pekkan… Çok beğenirim.

Youtube'daki veriler sınırlı, diğer resmi platformlarda Piramit'in şarkıları hiç yer almıyor. Bu konuda bir çalışma yapmayı düşünüyor musunuz?
Dijital platform öncesi kurulan bir gruptuk biz. Kasetler vardı… Dat sistemler vardı. Grup dağıldıktan sonra dijital çağ başlamıştı. Yüzlerce tv ve radyo programımız arşivlerde saklı kaldı. Maalesef bu arşivlerden yok denecek kadar çok az çalışma şu an digital platformlarda. Belki bir gün toparlarız.

Dünyanın en iyi grupları arasında gösterilen Modern Talking, Kim Wilde, Jonny Logan’larla sahne aldınız. Biraz şanslı olduğunuzu düşünüyor musunuz?
Çeşme kalesinde Modern Talking ile aynı sahneyi paylaştık. Onların tonmaisteri ile çalıştık, aynı otelde zaman geçirdik. Güzel deneyimlerdi, İnanılmazdı. Johhny Logan’la yine Çeşme’de Ahmet San’ın işlettiği 9/5 Disco’da birlikte sahne aldık. O kadar gençtik ki o zaman farkında bile değilmişiz bir çok şeyin.

Barış Manço hatırası
Barış Manço'yla birlikte konserler verdiniz. Onunla çalışmak nasıldı?
O günlerde Mustafa Oğuz ve Ahmet San’ın birçok organizasyonunda konserlerimiz olmuştu. Barış Manço’nun menajeri Hasan Epirden bizle çalışmak istedi. Ardından Barış Manço ve Grup Piramit ortak konserlerinden oluşan bir turne organize edildi. Rahmetli Barış Manço eşsiz, disiplinli, muhteşem bir sanatçıydı. Sevgi ve özlemle anıyorum.

Önümüzdeki günlerde yeni projeleriniz neler?
Tabii ki projeler olacak . Sanatsal ve kişisel olarak, her anlamda. Projeleriniz varsa yaşıyorsunuz. Yoksa, yoksunuz.. Fikir yoksa fikirler bitmek üzereyse uğraştığınız işle ilgili artık sona geliniyor demektir. Benim hayatımda yıllardır hayat arkadaşım olan sevgili eşim Güzin, oğlum Ege, ailem, spor hayatım, bisikletim, bahçem, dostlarım, nefes aldığım, farklı yaşam alanlarım ve dengelerim var.

Röportaj: İsmail Gökgez

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *