Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Parçalı az bulutlu
15°
Ara
Damga Politika Erdoğan’ın adaylığı AİHM’e taşındı

Erdoğan’ın adaylığı AİHM’e taşındı

İstanbul Barosu  eski Başkanı Avukat Turgut Kazan Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK), Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yeniden aday olabileceği yönündeki kararını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıdı.

Okunma Süresi: 4 dk

EMİNE KAŞIKCI- İstanbul Barosu  eski Başkanı Avukat Turgut Kazan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden cumhurbaşkanı adayı olması yönündeki kararını 5 Nisan günü AİHM'e taşıdıklarını duyurdu.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, üçüncü defa aday olmasının tepkileri sürüyor.

İktidar cephesi Erdoğan’ın seçimlerde aday olmasını anayasal hakkı olduğunu savunurken muhalefet ise 2007 yılında 5678 Sayılı Kanun'daki değişiklikle Cumhurbaşkanının görev süresinin beş yıl olduğu ve bir kişinin en fazla iki kez aday olabileceğini ifade ediyor.

Erdoğan da 'adaylık' tartışmalarına yanıt vermiş ve Türkiye 2018 seçimleri ile yeni yönetim sistemine geçtiğini bu bakımdan, kronometreyi sıfırladıklarını söyleyerek adaylığı önünde engel oluşmadığını söylemişti.

YSK Başkanı Ahmet Yener, Erdoğan'ın üçüncü kez adaylığına gelen itirazlar üzerine açıklama yapmış ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 77., 101., 106. ve 116. maddeleri ve 6271 sayılı Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanunu 3, 6, 8 ve 8a maddeleri birlikte değerlendirildiğini Erdoğan'ın adaylığına ilişkin itirazların reddine karar verildiğini açıklamıştı.

YSK'nın da Erdoğan'ın adaylığına ilişkin itirazların reddetmesi üzerine Kazan, başvurunun reddedilmesi ve adaylığın onanması üzerine AİHM’e başvurdu.

Twitter hesabından konuya dair paylaşımlarda bulunan Kazan, YSK'nın 2017 referandumunda 2,5 milyon mühürsüz oyu geçerli saydığını hatırlatarak "Oysa, 298 sayılı yasanın 77 ve 101. maddeleri çok açıktı. Sandık mührü bulunmayan pusulalar geçerli olamazdı. Ama AKP temsilcisinin uyduruk bir dilekçesi esas alındı. Ve tek adam rejimine geçiş sağlandı" ifadelerini kullandı.

Kazan açıklamalarında devamla şunları kaydetti: 

YSK bugün de kimseyi şaşırtmadı

YSK bugün de kimseyi şaşırtmadı. Üstelik, doğrudan Anayasanın 101/2. maddesi yok sayılarak RTE’a üçüncü kez adaylık yolu açıldı. Biz, yoğunlaşan seçim haberleri nedeniyle, bu kararı tartışmayı ertelemiştik. Ama bilinmesini isteriz ki, hemen 5 Nisan günü AİHM’ne başvurumuzu yaptık.

YOK SAYMASI OLACAK ŞEY DEĞİLDİR

YSK’ya göre, “önceki Cumhurbaşkanı” ile “yeni Cumhurbaşkanı” KULLANILAN LAFIZ DIŞINDA özdeş değilmiş. Çünkü, 2017 değişikliğiyle yetkiler genişletildiği gibi, Cumhurbaşkanlığı seçimi de TBMM seçimiyle aynı gün yapılmaya başlanmış.

Dolayısıyla, YSK'ya göre ilk birlikte seçim 2018 seçimi olduğu için, artık birinci dönem 2014 seçimiyle başlatılamazmış. Ancak, 2018 seçimi ilk seçim, 2023 seçimi ikinci seçim sayılırmış. 

YSK kullandığı LAFIZ tanımıyla CUMHURBAŞKANI sözcüğünü kastediyor. Hemen 2007 ve 2017 değişikliklerindeki başlıklara bakıyoruz. İKİNCİ BÖLÜM’de YÜRÜTME başlığı aynı. Ve sonra, iki metinde de CUMHURBAŞKANI sözcüğü yer alıyor. 

Devam ediyoruz, ANDİÇMESİ başlıklı 103. maddeye hiç dokunulmamış. Yani, RTE 2014’te ve 2018’de aynı andı içmiş. Bu nedenle, bir yargıçlar grubunun, Anayasada kullanılan LAFZI yok sayması olacak şey değildir

YSK KARARINDAKİ YANLIŞLIĞI GÖSTERİYOR

Unutmayalım ki, 101/2’de (hiç ayrım yapılmadan) “bir kimse en fazla iki kez seçilebilir” deniliyor. Bu cümledeki BİR KİMSE, Türkçemizde (eğer bir istisna konulmamışsa) Recep Tayyip ERDOĞAN dahil HERKES anlamına gelir. Zaten 2014 seçimiyle 12. Cumhurbaşkanı olan ERDOĞAN’ın, 2018 seçiminden sonra da 12. Cumhurbaşkanı sayılması, YSK kararındaki kullanılan LAFIZ dışında özdeşlik yoktur yakıştırmasının yanlışlığını gösterir.

TBMM Başkanı ile Adalet Bakanı yasal engel yoktur diyordu

Bu konuda hiç konuşmaması gereken TBMM Başkanı ile Adalet Bakanı yasal engel yoktur diyordu. ERDOĞAN kronometrenin sıfırlandığını söylüyordu. Oysa itiraz dilekçemizde adlarını bildirdiğimiz ikisi dekan 18 anayasacı, derslerde ERDOĞAN’ın bir kez daha aday olamayacağını anlatıyordu.

YETKİ BELGESİNİ VERDİM

Ne yazık ki, YSK kronometrenin sıfırlandığı sonucuna vardı. Hemen meslektaşım Av. Serkan CENGİZ’i arayıp konuştum. Yetki belgesini kargoya verdim. O da hiç geciktirmeden başvuru formunu doldurup AİHM’ne gönderdi. Kendisine teşekkür ederken, kamuoyunun bilgisine sunuyorum." 

turgut-kazan

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *