Son dönemin genç, güzel ve başarılı oyuncuları arasında yer alan Gülderen Güler, canlandırdığı son karakterle birlikte adını binlerce kişiye duyurdu. Diziden ayrılan güzel oyuncu şimdi farklı hedefler ve projeler için çalışıyor. Güler ile oyunculuktan özel dünyasına, aşk hayatından hedeflerine kadar birçok konuda konuştuk...
Gülderen merhaba... Herkes seni ekranda tanıyor ama hayatını bilen sayısı az diye düşünüyorum. Gülderen Güler kimdir? Anlatır mısın...
Merhabalar... Ben İstanbul’da doğdum. Ailemin tek çocuğuyum. Çocukken çocuk modellik ve oyunculuk yaptım fakat ailem okuluma öncelik vermemi istediği için o dönemde devam edemedim. Şimdi son 5 yıldır bilfiil oyunculuk yapıyorum. Bir projenin içinde olduğumda ekstra herhangi bir şeye enerjimi yönlendirmem çok zor oluyor. Tüm vaktimi işime ayırmayı tercih ediyorum. Bu yüzden de hayatım tamamen işim oluyor. Başka bi projeye geçiş aşamamda, boşta olduğumda da genelde dinlenmeyi tercih ediyorum. Zaten evcimen bir insanım. Evde vakit geçirmeyi çok seviyorum. Dışarı genelde işlerimi halletmek için çıkan bir insanım. Ama bu pandemi sürecinde zaten evde geçen hayatımın “evde geçmek zorunda olması” beni bile rahatsız etti. Fakat dediğim gibi zaten alışkın olduğum bir durumdu zorlanmadım.
Şu anda oyunculuk yapıyorsun. Çocukluktan gelen bir isteğin var mıydı? Nasıl şekillendi bu fkir sende?
Çocukken her şey olmak istiyordum. Her çocuk gibi benimde sürekli fikrim değişiyordu. Oyunculuk gibi bir hayalim ya da isteğim yoktu açıkçası. Hatta sanatla ya da oyunculukla alakası olmayan tercihler yapıyordum. Daha sonrasında lisedeyken bunu istediğimi keşfettim. O dönemde eğitim almaya başladım. Şanslı olduğum noktalar oldu. Benim için her şey beklediğimden güzel ilerledi diyebilirim.
Oyuncu olmasan hangi mesleği yapardın?
Psikolog olmak isterdim. Bunu hep söylemişimdir insan psikolojisi çok ilgimi çekiyor. Gerçi bu dönemde artan psikolojik rahatsızlıkların konu alındığı dizileri izlemek, oradaki zorlukları görmek biraz ağır geldi. Yapmak isterdim ama yapabilir miydim şu an kestiremiyorum.
İşin hayatında neleri değiştirdi?
İşim hayatımda büyük değişiklikler sağlamadı. Ya da şu an alıştım bilemiyorum. Ben oyunculuğu sadece iş olarak görüyorum. Para kazandığım ve yaparken çok keyif aldığım bir iş olarak... Malum ekranda olmak bazı insanlarda sanki bir güç göstergesiymiş gibi algılanıyor. Bu işi yaptığı için ayrıcalık bekleyen ya da olduğu işin onsuz olamayacağını sanıp bunu kullanmaya çalışan çok insan var sektörde.
Belki henüz yolun başındasın ancak ekrana ilk çıktığın andan bu zamana kadar nasıl tecrübeler edindin?
Çok insan tanıdım. Çok güzel insanlar da tanıdım çok zor insanlar da... Kriz yönetmeyi öğrendim. Dizi her zaman bir yayın yetiştirme çabasıdır bilen bilir. Alternatif çözümler bulmayı, farklı bakış açılarıyla durumları yorumlamayı öğrendim. Oyunculukla ilgili neyin nasıl olması gerektiğiyle beraber nasıl olmaması gerektiğini de öğrendim. Bir de ben işin kamera arkasına çok önem veririm. Diğer birimleri de öğrenmek için çok çabaladım ve çok soru sordum. “Bu neden böyle?” “Bunun adı ne?” “Bu ne işe yarıyor?” Tüm ekipmanın her parçasını bile öğrenmeye çalıştım.
Kendini eleştiriyor musun? Eksik gördüğün veya 'şunu iyi yapıyorum' dediğin yanların hangisi?
Kendimi çok sert eleştiriyorum. Her sahnemi birden çok kez izlerim. Yanlış olduğunu düşündüğüm her oyunum için kendime çok kızarım. Her zaman gelişme aşamasındayım tabiki hata yapıyorum ve yapacağım da. Ama benim dışımdaki etkenlerden kaynaklı birçok hatanın olduğunu da gözlemleyebiliyorum. Kendimi eleştirirken işin içindeki diğer insanları da eleştiriyorum. Şunu çok iyi yapıyorum da diyemem. Ama başarı kazanmak istediğim her noktada elimden gelen her şeyi yapıyorum diyebilirim.
Kariyerini daha iyi bir noktaya taşımak için herhangi bir ders, eğitim ya da kurs alıyor musun?
Şuan almıyorum. En iyi eğitimin işin içinde olmak olduğunu düşünüyorum. Daha öncesinde eğitimler aldım, kurslara gittim, oyuncu koçlarıyla çalıştım... Tabi ki bana olan katkılarını yadsıyamam ama bir projenin içindeyken öğrendiklerimi onlardan öğrenemezdim.
Oyunculuk alanında hedeflerin neler?
Tabiki kendi seviyemin en üst noktasına erişebilmek. Kariyer olarak baktığımızda herkes gibi en iyi projelerde en iyi karakterleri canlandırmayı tabiki isterim. Fakat başarının bana verilenin en iyi şekilde değerlendirilmesi olduğuna inanıyorum. Bu yüzden hedefim hangi işte hangi karakteri oynarsam oynayayım kendimi izlediğimde hata bulmadığım, arkama yaslanıp “evet bu sefer tam olmuş” diyebileceğim noktaya erişebilmek.
İdol olarak gördüğün ya da kendine rol model belirlediğin oyuncular kim?
İzlediğimde çok beğendiğim isimler tabiki var. Ama idol olarak gördüğüm kimse yok. Hayranlıkla izlediğim, izlerken “bu kadarını da nasıl yaptın” diye düşündüğüm oyuncular var. Ama benim biri gibi olma ya da birinin üstüne çıkma gibi bir planım da hedefim de yok.
Hangi oyuncularla aynı projede yer almak ve karakterde oynamak istersin?
Haluk Bilginer... Onunla oynayacağım tek bir sahnenin bile benim için çok büyük bir eğitim olacağına inanıyorum.
Bugüne kadar oynadığın rollerde kendine en yakın gördüğün hangisi?
Behice. Şu ana kadar çok iyi niyetli karakterleri canlandırdım. Özellikle son oynadığım karakterin gerçek dünyada var olduğuna inanmıyorum. Behice daha ayakları yere basan, daha gerçek tepkiler veren ve oynarken en zevk aldığım karakterdi.
Gelelim özel hayata... Gülderen gerçek hayatta nasıl biri?
Özel hayatımda herkes gibiyim. Çok film izlerim. Bölüm bölüm bir hikayeyi izlemeye tahammülüm ve sabrım yok. Bu yüzden dizi izleyemem. Kitap okurum. Tarihe ilgim arttı bu sıralar. Playstation oynamayı çok seviyorum. Bir de yemek programlarına ilgi duyuyorum. Dünya mutfağındaki birçok yemeğin yapım aşaması bana ilginç geliyor.
Sevgilin var mı? Sevgili olarak Gülderen zor bir karakter mi?
Evet erkek arkadaşım var. Çabuk vazgeçebilen bir insanım. Her konuda... Sadece ilişkiler değil profesyonel hayatta da. Bu, bazı durumlarda karşı tarafı zorluyor olabilir.
Bundan sonrası için bir teklif var mı önünde? Neye göre tercih yapacaksın?
Evet yeni sezon için görüştüğümüz bir yer var. Kariyerim için en iyi olacağını düşündüğüm işi tercih edeceğim.
Sosyal medyada da oldukça popülersin. 100 binden fazla takipçin var. Oradaki dünyan ve sanal dünyaya bakış açın nasıl? İyi olduğu kadar kötü yanları da konuşuldu hep.
Son dönemde “Instagram gerçek hayat değildir” sloganını çok görüyorum ve sonuna kadar katılıyorum. Herkes çok mutlu, herkes en iyi halleriyle en doğru açılardan çektiği fotoğrafları paylaşıyor. Buna ben de dahil. Ama Instagram'da gezmenin ciddi bir özgüven kaybına sebep olabileceğine inanıyorum. Kimse sosyal medyada göründüğü kadar mükemmel değil.
5 kısa soru
En son izlediğin film ve dizi hangisi?
- Son izlediğim film I See You, dizi izlemiyorum.
En sevdiğin renk?
- Kırmızı ve turuncu.
Hangi takımlısın?
- Galatasaray.
Deniz mi orman mı?
- Orman.
Yaşamak istediğin şehir?
- Londra.
RÖPORTAJ: BURAK ZİHNİ