Partisinin Esenyurt İlçe Başkanlığı tarafından düzenlenen “Nasıl Bir Gelecek Hayal Ediyorsunuz?” programına katılan Ahmet Davutoğlu önemli mesajlar verdi. Esenyurt İlçe Başkanı Veysel Karatay'ın ev sahipliğinde gerçekleşen ve Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt'un da katıldığı toplantıda birlik beraberlik mesajları verildi. Toplantının açılış konuşmasını yapan İlçe Başkanı Veysel Karatay, “Bu özel günde bizi yalnız bırakmayan herkese teşekkür ediyorum. Nasıl Bir Gelecek Hayal Ediyorsunuz programımız ülkemizin geleceği için çok şey konuşmamız gerektiği için gerçekleştirildi. Bugün Esenyurt'tan, Türkiye'ye bir mesaj vermenizi rica ediyorum. Bakın dün olan bir olay var. Konya Meram'da yaşanan katliam hepimizi üzmüştür. Bu ülke hepimizin. Bu ülkede kimsenin ayrımcılık yapma hakkı yoktur. Bugün ben Gelecek Partisi'nin ilçe başkanıyım. Genel Başkanımız Konyalı bir Türk. Ben de Göleli Kürt bir ailenin çocuğuyum. Bu ülkede kimse kimseyi ötekileştirmemeli. Hep birlikte yaşamlıyız” dedi.
Esenyurt'ta birlik var
Esenyurt halkının birliktelik içinde yaşadığını kaydeden Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt ise “Esenyurt'ta biz birlik beraberliği başardık. Türkiye'nin de buna ihtiyacı var. Neden? Bir kamu kuruluşu ne kadar kötü yönetilebiliri biz Esenyurt'ta gördük. Bunu görürken de bunlar nasıl oldu diye düşünürken de fark ettik ki geçmişte konuşulmaması gerekenleri konuşmuşuz. Tabii ben burada sadece merkezi hükümeti suçlamanın derdinde değilim. Biz yanlış gündemler üzerinden tartıştık hep. Başörtü üzerinden, insanların kökeni veya inancı üzerinden siyaset yapmak gibi yanlış ve beceriksiz bir yol izledik. Bunun bizi götüreceği yerde belli. Bizim tam aksine daha çok konuşmamız lazım. Daha çok iç içe olmamız lazım. Üretimde bu kadar insana ihtiyaç varken niye bu kadar işsiz var? Niye her şey Suriyeliler üzerinden dönüyor? Bu anlamda konuşup, sorgulamamız gereken çok şey var” ifadelerini kullandı.
Ben herkesi dinlemek isterim
Gelecek Partisi Lideri Ahmet Davutoğlu ise gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. AK Parti iktidarını eleştiren Davtoğlu, “Başbakanlık yaptık. O dönem herkesi dinledik. Çünkü devlet adamlığı empoze etmez. Fikir dayatmaz. Önce iştişare ederler. Maalesef bugün devleti yönetenlerin en büyük eksikliği budur. Ki ben hepsini tanıyorum. Onların en büyük eksikliği kendi ilkelerine riayet etmemeleri. İstişare etmek derler ama iştişare etmezler. Her şeyi tek bir kişinin aklıyla yönetirler. Adalet derler, Hz.Ömer adaleti derler ama kendilerine soru soranlara cevap vermezler. Ben soru sorup, manifesto yayınladığım için o partinin genel başkanlığını yapmış biri olarak ihraç edildim. Sadece sorular sordum. Bugün tespit ettiğiniz eksiklikleri tek tek yazarak, vurguladım. İhraç edildik. Yolsuzlukla mücadele dediler, yolsuzluğun alıp başını gittiği dönemdeyiz. Yasaklarla mücadele dediler, yasakları kendi koydular beni dahi hiçbir televiyizyona çıkmamam için medyaya baskı uyguladılar. Fakirleşmeyle mücadele dediler, enflasyon aldı başını gitti. Esnafı dinleyin, emekliyi dinleyin gerçeği göreceksiniz. Türkiye'nin nereye geldiği malum. O yüzden biz insanları dinleyerek siyaset yapıyoruz. Biz bir takım fikirleri anlatmak değil aynı zamanda fikir alışverişi yapmak istiyoruz. Bayramdan önce 7 günde 7 şehir, 15 ilçe gezdim” dedi.
Kamu gücüne saldıramazsınız
Kamu gücünün değerli olduğunu da anlatan Davutoğlu, “Bugün dünyanın en büyük şehri İstanbul. İstanbul bu anlamda birçok toplumun ortak şehridir. Bölge bazlı düşünmeyin. Çözüm sürecini sonuna kadar desteklemiş biriydim. Diyarbakır'a gittim konuşma yaptım. Erdoğan gibi bir gün başka, bir gün başka konuşmadım. Ama bunları yaparken demokrasiden sapmadım. Şehirlerde hendek kazılmasını savunmadım. İş adamlarının dağa kaçırılmasını savunmadım. Bize öyle şikayetler geliyordu ki o dönem. Şimdi Esenyurt barış diyarı. Burada bir örgüt barikat kurmak istese izin verir misiniz? Şimdi Esenyurt'ta izin vermediğimiz bir şeye Sur'da niye izin verelim Cizre'de niye izin verelim? Şimdi iki tane aykırı husus vardı. Bir grup güvenlikçi bir anlayışla ben devletim diyerek, benim dediğim olur dedi. Kendisine uymayana acımadı. Ben bu mantığın hep karşısında yer aldım. Bunun karşısındaki aşırı uç da şu. Özgürlük adına ben kamu düzenini yok sayarım. Böyle bir şey yok. Bakın şu an burada bir kamu gücü var. Hepimizin orta gücü. Diyarbakır, Van, Hakkari'de de öyle. Bu Konya'da alçakça saldırıyı yapanlar işte kamu gücümüze de saldıranlardır” diye konuştu.
Esenyurt örnek olsun
Türkiye'nin Esenyurt gibi farklı kültürlerin iç içe yaşadığı bir ortam içinde olması gerektiğini anlatan Davutoğlu, “Esenyurt'a bakın her milletten insanımız var. Biz hep beraber Esenyurt'uz. Birlikte Türkiye'yiz. Bizim bu provokatörlere geçit vermemiz söz konusu olamaz. Bakın 12 Eylül de Diyarbakır Cezaevi'nde yapılan zulüm PKK'yı meydana getirdi. Yapılan baskılar PKK gibi zalimleri terösitleri yarattı. Biz baskı uygulamayacağız. Kimseye zorbalık etmeyeceğiz.Sadece Kürtleri değil. Alevi vatandaşlarımızı da çağırdım, dedelerimizi çağırdım verdiğimiz sözleri tutmak üzereyken parti içinde ihraç edildik. Biz Kürt, Alevi hiçbir vatandaşımızın hakkının zedelenmediği gerçek bir adalet düzeni kuracağız” dedi. BARIŞ KIŞ
