Cavadzade, “Hayranlarınıza göre ‘cesur, seksi ve kendinden emin’ bir duruşunuz var” yorumu karşısında şu şekilde şeklinde konuştu: “Bu imajı çok seviyorum. Çünkü üstüme giymeyi tercih ettiğim elbise, ceket bu! Ama hepsiyle ‘Nesrin gerçekten bu mu?’ derseniz, hayır değil.
Çünkü ben yalnızca bu imajdan hoşlanıyorum. Bu imaj sayesinde hem kendime güç veriyorum, korkularımın üstüne gidiyorum, hem de kadınlara güç verdiğimi düşünüyorum. Beni yanlış anlamadıkları ve sinir olmadıkları sürece.”
Ünlü oyuncu, “Seksi görünmekten rahatsızlık işittiğiniz zamanlar olmuyor mu?” sorusuna da şu cevabı verdi:
“Hiç olmuyor! Kadınlar olarak cazibeli olabilmekle alakalı o kadar köşeye sıkıştırılmış durumdayız ki. Neredeyse her anımız otosansür. Bu yüzden cazibesini saklamak mecburiyetinde bırakılmamış bir kadın, gurur duyulacak bir duruş benim için.
Kıvrımlarımız var ve bunlar yokmuş gibi davranmaya zorlanıyoruz. Feminen olmak bence çok kıymetli. Kadınların da kadınlıklarına sahip çıkmaları gerektiğini düşünüyorum. Kadınlar kadın gibi görünmekten korkmamalı.”
“Kendinizi öbür kadın oyunculardan ayırdığınız yönleriniz neler?” sorusuna Nesrin Cavadzade’den enteresan bir cevap geldi:
“Bence kendi jenerasyonumun en fit kadınlardan biriyim. Bu da çalışkan yapımın bir uzantısı esasında. Ben Sovyetler Birliği’nde doğdum ve büyüdüm. Bale hocamın cetveli sırtımda kırılırdı.
Çok disiplinli bir çocukluk geçirdim. Bu şekilde bir eğitim sistemine alışkın olduğum için de kendimi ve irademi kontrol edebildiğimi düşünüyorum.”