Birbirinden farklı dijital içerikleriyle seyircilere farklı deneyimler sunan Zorlu PSM, “Sahne Tozu Yutanlar” programında, deneyimli isimlerin samimi sohbetleriyle sahnede olmanın ruhunu yeniden izleyicilerle paylaşıyor.
Sahne heyecanını paylaşan sanatçıların hem birbirlerine merak ettiklerini sordukları hem de sahnenin kendileri için anlamını paylaştıkları Zorlu PSM’nin YouTube serisi “Sahne Tozu Yutanlar”da bu hafta; Balina oyununun başarılı oyuncuları Enis Arıkan ile Helin Kandemir’in keyifli sohbetleri yer alıyor.
Enis Arıkan: “Oynamadığımda boşa geçmiş bir yıl gibi oluyor”
Enis Arıkan “Tiyatro insanın kafasına bir kere girdi mi bir daha çıkmayan bir şey. Sen de bir sürü alanda çok yetenekli bir oyuncusun, bu konuda nasıl düşünüyorsun?” sorusunu soran Helin Kandemir’e, “Vazgeçemeyen hiç vazgeçemiyor yani hayatı boyunca bir yerde tiyatronun olmasını istiyor her şeye rağmen. Ben yapmazsam çok mutsuz ve görevimi yerine getirmemiş gibi hissediyorum. Bu hayatta niye varım? bunun için varım ve yapmazsam bir şey çok büyük eksik oluyor. Oynamadığımda boşa geçmiş bir yıl gibi oluyor. Çünkü o kadar doğru, o kadar güzel insanlarla çalıştım ki bütün tecrübesizliğimi atmama sebep oldular diyebilirim ve gerçekten her şeyi de onlardan öğrendim. Buna rağmen tiyatro o kadar çözülemeyen bir şey ki mesela her oynadığımda, eve gittiğimde “bu saniyede, o reaksiyonu nasıl alamadım” veya “her zaman burada gülerlerdi bugün neden gülmediler” diye üzerine düşünmekten beynim yanıyor. Çok hastalıklı bir şey bu. Biliyorsun seyirci öyle bir şeydir, bir şeyi yanlış yaparsın sahnede ve seyirci elinden kayar gider. Finalde o aynı alkışı duymazsın. Bir gün önce ile bir gün sonrası çok farklıdır. Yani onun için oyunu aynı tutabilmek çok zor bir şey.” yanıtını verdi.
Helin Kandemir: “Oyunculuğa çocuk yaşta başladım”
Helin Kandemir “Senin bu meslekte epey deneyimin var, çok fazla iş yaptın sanırım rahatlığın da oradan geliyor. Nasıl gelişti bu süreç?” sorusunu soran Enis Arıkan’a “3-4 yaşında başladım aslında çok küçüktüm. Annemin bir arkadaşı kamera şakası çekiyordu ve “Helin çok tatlı, hatıra kalır size ileride izler gülersiniz” dediler. O zaman da çok çocuk oyuncu yok yani bir çocuğun oyunculuk yapması çok prestijli bir durumdu. En iyi çocuk oyuncu laf dinleyendir deniliyordu ve ben de çok aklı başında, çok uslu ve sakin bir çocuktum. O kamera şakasından şansım açıldı, devam ettim sonra ve bir sürü dizide oynadım. Sonra ara verdim seslendirme yaptım. Mikrofon yoktu o zamanlar setlerde, kendimizi seslendirmeye gidiyorduk. Oradan devam ettim, kamera arkasına geçtim çünkü çocuklar için set çok uygun bir yer değildi. Sonra işte kamera arkasındayken 11-12 yaşlarında dedim ki ‘ya bende bir şeyler eksik. Bu yapbozun bir parçası tamamlanmış halde değil.’ Ben istedim ki bazısına gösteremediğim şeyleri bütün dünya görsün. İşte öyle bir motivasyonla başladım oyunculuğa ve iyi ki de başlamışım.” yanıtını verdi.
Enis Arıkan ve Helin Kandemir’in keyifli ve bir o kadar da samimi sohbetini izleyebileceğiniz “Sahne Tozu Yutanlar”ın yeni bölümüne Zorlu PSM YouTube kanalından ulaşabilirsiniz.