Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Orta şiddetli yağmur
16°
Ara
Damga Kültür Sanat Suçluluk duygusu anlatıcı olursa…

Suçluluk duygusu anlatıcı olursa…

Bu kez bir romanda anlatıcı içimizi zaman zaman kemiren suçluluk duygusu. Kabul, bir ailenin başına gelen talihsiz olayları, suçluluk duygusunun gözünden okura aktarırken akıcı üslubu ve merak uyandıran kurgusuyla okuru hikâyenin içine çekmeyi başarıyor…

Okunma Süresi: 1 dk

Kaza mı yoksa cinayet mi? O gün bulunan hiç kimse olayların bu şekilde gelişebileceğini öngörmemiştir herhalde. Hiddetle başlayıp ölümle biten olaylar zinciri geçmişle şimdi arasında gidip gelirken bir duygunun, suçluluk duygusunun, gözünden okura aktarılıyor.

Bir ailenin yaşadığı trajedi üzerine durup düşündüren, geçmişle bugün arasında bağlantılar kuran ve zaman algımızla oynayan Jale Demirdöğen, yeni romanı Kabul'de, suçluluk duygusunun hayatları nasıl değiştirdiğini, bu duyguyu hissedenlerle hissetmeyenlerin nelere sebep olabildiklerini anlatıyor.

Yapamadıklarımız, pişman olduklarımız, yetişemediklerimiz, unuttuklarımız ve hatta itiraf edemediklerimizle birlikte çoğumuzun içinde kök salan bir duygunun peşinde okuru peşinden sürükleyen Kabul, Nemesis Kitap etiketiyle raflardaki yerini aldı…

jale demirdöğen kabul
 


Kitaptan:

Ben, suçluluk duygusuyum. Yaşanan sarsıcı bir deneyimin sonrasında insanları ele geçirip geçiremeyeceğine bakmak; dolayısıyla onları test etmek benim gibi zorlu duyguların görevidir. Suçluluk, kıskançlık, yetersizlik, değersizlik, korku, öfke, şiddet, nefret, utanç... Yani bizim gibi zorlayıcı duyguların testlerine maruz kalan insanlarda süreç tamamlandığı zaman ya bir mucize gerçekleşir ya da bir yıkım. Her iki koşulda da görevimizin amacı o ruhlara ayna tutarak onları sahipleriyle yüzleştirmek, kabul noktasına taşımak ve evrenin yüceliğiyle eşitlemektir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *