Caz müziğin doğaçlamayla eş giden öngörülemez yaratımı aslında tüm sanat dallarında da bulunuyor, iddiasıyla yola çıkan Kütüphanemdeki Sesler, gelecekte kitapların sonu gelir mi, kafe kültürü eskiden neydi şimdi ne oldu, bilinçakışı ve serbest caz arasındaki benzerlikler gibi hayatı zenginleştiren yazıların yanı sıra, Virginia Woolf, Isodora Duncan, Picasso, Monet, Dickens, Nietzsche, Thoman Mann, John Coltrane, Miles Davis gibi ünlü isimleri de doğaçlama çatısı altında bir araya getiriyor. Entelektüel bir lezzete dönüşen eserde resim sanatının, heykelin, müziğin, sinemanın tarihi iç içe geçen bir anlatımla ve akıcı bir üslupla anlatılıyor.
Kütüphanemdeki Sesler’de kübizmin önemi ve John Berger arasındaki bağlantıyı kuracak, Duchamp’ın durulmayan ruhuyla tanışacak, kadın benliğinden izlere rastlayacak, geçmişin sanat dedikodularına ve kulislerine uğrayacak ve bu durakların her birinden ayrı bir keyif alacaksınız. Serdar Turgut da bilinçakışıyla yazdığı bu metinlerde, klasik ve modern sanatın ilham veren isimlerini ve konularını anlatırken yaptığı geçişlerle üst düzey bir okuma vaat ediyor. Yazarın da söylediği gibi, bu kitap entelektüel anlamda başka kapıları da açacak bir ilk anahtar niteliğinde.
Usta gazeteci Serdar Turgut’un kelimeleriyle bitirelim yazımızı: “Koşullar ne olursa olsun elimizde bir kitap tutmaktan, onu satırların altını çizerek sayfanın yanına notlar alarak okumaktan katiyen vazgeçmeyeceğiz.”
