Geçtiğimiz günlerde 58’incisi düzenlenen Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nda ‘En İyi Kadın’ ödülünü alan Nihal Yalçın ile ödül vermek için sahneye çıkan Tamer Karadağlı arasında yaşanan diyalog, sosyal medyada gündem oldu. Sanat camiasını ikiye bölen açıklamaların yanısıra siyasette de benzer bölünme yaşandı. Ezo Gelin, Deli Yürek, Yalan Dünya ve birçok başarılı yapımda rol alan ve şimdilerde huzuru Kaz Dağları’nda bulan oyuncu Murat Taygur’da konuya dahil oldu. Damga'ya konuşan Taygur, Nihal Yalçın ile Tamer Karadağlı arasında yaşanan diyaloğa ilişkin zehir zemberek açıklamalarda bulundu.
Ortak bir sorunu anlattı
Taygur, Karadağlı ile yıllar öncesinde seslendirme stüdyosunda denk geldiğini ve kendisini tanımadığını, Nihal Yalçın ile Yalan Dünya dizisinde oynadığını ve taraf tutmayacak bir noktada olduğunu belirtti. Yalçın’a hak verdiğini ve Tamer Karadağlı’nın arkada gereksiz sancılar yaşadığını söyleyen Taygur, “Tamer Karadağlı'yı tanımam, sadece yıllar önce 2003 filandı dublajda bir süre aynı stüdyoda seslendirme yaptık. Nihal Yalçın ile de Yalan Dünya'da birlikte oynadık. Yani taraf olacak kadar yakın değilim ikisine de. Ama töreni izlerken Tamer Karadağlı'yı tıpkı Çocuklar Duymasın'da izliyor gibiydim. Arka tarafta beklerken yaptığı mimikler aynı dizideki gibiydi, fazla abartı mimikleri, tek tip rolünü oynarken arkada da yine öyle oynuyordu, rolünün etkisinde epeyce kalmış belli ki! Nihal Yalçın oraya çıktığında, bir derdi ortak bir sorunu anlattı. O kısa zaman içinde ne kadarını anlatabilirse kârdı. Çünkü magazinde kadın cinayetleri ve İstanbul Sözleşmesi'ni anlatamazsınız, anlatsanız yayınlanmaz. Dizilerde anlatamazsınız anlatsanız da sınırlar koyar medya - tv, sokakta zaten anlatamıyorsunuz! O tören bunu seslendirebilmek icin bir fırsat herkes orda ve orda söylenenler daha geniş kitlelere ulaşacak” şeklinde konuştu.
PKK'lı yaftası yapıştırıldı
Nihal Yalçın'ın birilerine teşekkür etmek yerine sorunu dilendirmeye çalıştığına değinen Taygur, “Tamer Karadağlı arkada gereksiz sancılar yaşıyor, belli ki onun da bir derdi var. Daha sonra sorulduğunda rahatsız olmadığını ödülünü alıp elinde ödülüyle konuşmasını istediğini, görüntünün daha iyi olacağını düşündüğünü söylese de bunun böyle olmadığını sonraki basına verdiği konuşmalarından anlıyoruz; "Ben Türk milliyetcisiyim, askerimin polisimin yanındayım" gibi cümleler... Bazı magazin programlarında da Nihal Yalçın'na PKK'lı yaftası yapıştırıldı. Bu oyunları yakın zamanda başka bir oyuncu arkadaş üzerinden de görmüştük Şükran Ovalı'ya da yapılmıştı aynısı. Yani bence saçma sapan devinimler bunlar ve cahilce” tepkisini gösterdi.
O ÖDÜLÜ NEDEN KARADAĞLI VERDİ?
“Ben Hitleri oynadığımda Yahudiler bana saldıracak mı yani ya da eşcinsel oynadığımda eşcinsel mi oluyorum?” diye soran Taygur, “Oyuncuların tercihidir roller ve onları oynarken kendilerini propaganda amaçlı kullandırmazlar senaryoyu okurlar araştırırlar hikayeyi analiz ederler. Ben sosyalizme inanan biriyim ama oyuncuyum düşüncelerim ve dünya görüşümle bire bir zıt karakterleri de oynadım, katili oynadım, hırsızı oynadım, faşisti oynadım. Ayrıca Tamer Karadağlı'ya neden verdi o ödülü Nihal'e onu da anlamadım. Kim seçti onu oraya o da garip. Yani ayrıca orada Nihal, İstanbul Sözleşmesi ve kadına şiddet ile ilgili cümleler kuruyor bundan kim rahatsız olabilir ki? Tabiki süre kısıtlaması vardır bu tür organizasyonlarda ama bunu uygun bir dille söylersin ve konu hassas olduğu için ben olsaydım ek süre bile verirdim müdahale etmeden inisiyatif alıp” sözlerini sarf etti.
DİLEK BOZKURT/ÖZEL HABER
