Zeytinburnu Belediye Meclisi’nin performans ve bütçesinin görüşüldüğü ekim ayı son birleşiminde sert tartışmalar yaşandı. CHP Grup Başkanı Hüseyin Üsküdar, Zeytinburnu’nda mülteci sorunundan çok Türk sorunu olduğunu, vergisini ve stopajını ödemeyen mülteci işletmecilerin ilçede çoğunlukta bulunduğunu ve mecburen alış veriş yapan vatandaşların da kendilerine neredeyse tercüman tutmak zorunda kaldığını söyledi. Üsküdar, hükümetin ve yerel yönetimin yanlış uygulamalarından dolayı bu günlere gelindiğini belirtti. Zeytinburnu’nda hayallerin güzel ancak gerçeklerin anlatıldığı gibi olmadığını söyleyen Hüseyin Üsküdar, Mali Hizmetleri Müdürlüğü’nü uyarmalarına rağmen 100 sayfalık bütçe ve performans kitabının 3 ayda bastırılamadığını, kendilerine zamanında ulaştırmadığı için de yeteri kadar inceleme fırsatı bulamadıklarını ifade etti. Mali Hizmetler Müdürü Mustafa Aymak’ın işini yapmadığını iddia eden Üsküdar, aynı müdürlüğün vergisini ödemeyen vatandaşa tehdit ve şantaj içerikli mesaj attığını da iddia etti.
Bu duyum doğru mu?
Geçtiğimiz ay hazineye ait arazi üzerine yapılan Fatma Akbalık Kız Öğrenci Yurdu’nun mülkiyetinin belediyeye geçtiğini söyleyen Belediye Başkanı Ömer Arısoy’un aksine, söz konusu yurdun mütevelli heyetinde Bilal Erdoğan’ın olduğu İlim Yayma Cemiyeti tarafından işletildiği duyumunu aldıklarını belirten Üsküdar, bu duyumlarının doğru olup olmadığını sordu. Üsküdar’a cevap vermek için söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Kaynar, söz konusu Bütçe ve performans kitapçığının 3 ay önce verilse dahi muhalefet meclis üyeleri olarak yapılacak konuşmaların içeriğinin değişmeyeceğini söyleyerek başladığı konuşmasına, yapılan eleştirilerin bütçeye herhangi bir katkısının olmadığını ifade etti. “İlave bir katkınız yok bari haksızlık etmeyin” diyerek belediyenin bütçesini gerçekleşme noktasında borcunu ödemeyen vatandaşa gönderdiği mesajı bile eleştiren bir muhalefetle karşı karşıya olduklarını ifade eden Kaynar, “İcralık duruma düşmemek için vergilerinizi zamanında ödeyiniz” şeklinde hatırlatma cümlelerinin geçtiği mesajı atan Hesap ve Gelirler Müdürlüğü’nün görevinin zaten vergi gelirlerini tahsil etmek olduğunu belirtti.
Bakırköy'e baktınız mı?
Konuşmasına sınır ilçe olan Bakırköy Belediyesi’ni örnek göstererek devam eden Muhammet Kaynar, “Bakırköy Belediyesi vergi toplamıyor mu? Topladığı vergilerle ne yapıyor? Orada neden hizmetler üretilmiyor? Bakırköy Belediyesi’nden neden hizmet beklentiniz yok? Oradaki vatandaşlar hiç hizmet alamadığı halde belediye borç batağında. Hizmet yapamaz durumda. Çöpü bile toplayamaz, personelin maaşını ödeyemez durumda. Orayla ilgili bir iki sözünüz var mı mesela?” dedi. Çok hizmet yaptığı için eleştirilen bir belediyeye ve başkana sahip oldukları için onur duyduklarını söyleyen Kaynar, mültecilerle ilgili sorunu kabul ettiklerini belirterek, “Sorunun nereden çıktığı belli. Bu sorunun çözülmesi için hükümetin gösterdiği gayret de ortada. Suriyede barış ortamının sağlanması lazım. Gelen Suriyelilerin ülkelerine dönmesi için güven ortamının sağlanması gerekiyor. Bu güvenli ortamın oluşması için asker tezkere yetkisi istiyor. Bu teskereye ‘Hayır’ oyu veren CHP, ‘Bu mülteciler buraya neden geliyor’ diye eleştiri yapıyor” dedi.
Ruhsat almak zorunda
Zeytinburnu’nda iş yeri açan Suriyeliler’in ruhsatsız ve vergi ödemediği ile ilgili iddialarının da tamamiyle ‘Yalan’ olduğunu vurgulayan Kaynar, “Zeytinburnu’nda iş yeri açan herhangi bir işletme kim olursa olsun ruhsat almak zorunda. Vergi kaydı ve SGK kaydı olmak zorunda. Bu yalanı önce söylüyorsunuz, sonra köpürte köpürte anlatıyorsunuz, sonra da millete de anlatıyorsunuz. Böyle bir şey yok. İyi ki gelmişler, gelsinler diyen de yok ama bu kadar büyük sorun bu kadar güzel idare edilir” tepkisini gösterdi. Seyitnizam Vakfı ile ilgili de konuşan Muhammet Kaynar, “Mülkiyeti hazineden belediyeye geçen arazi 'Yap-işlet-devret’ yöntemi ile söz konusu vakfa ihale edildi. Vakıfta üzerindeki binayı yaptı. Bu sırada yaşanan hukuki bir sorundan dolayı da mülkiyeti belediyeye geçen arazi yeniden hazineye geçti. Belediyemiz bu yeri hazineden geri almak için hukuki süreç başlattı. Devir aldıktan sonra Seyitnizam Vakfı’nın inşa ettiği binayı yurt olarak kullanması yahut tahliye etmesi için ihtarname gönderdi, sözleşmesini de fes etti. Bu kez vakıf da dava açtı. Mahkeme önce tedbir kararı verdi, sonra da kira sözleşmesinin feshine ve sözleşmenin geçerli olduğuna karar verdi. Bunun üzerine yurt şeklinde kullanmaması durumunda tahliye edeceği bildirildi ve vakıf burayı yurt binasına dönüştürmeye karar verdi. Bina içinde kiracı olan üniversiteye de aynı ihtar gönderildi ve tahliye edildi. Bina yeniden yurt olarak işlevine başladı. Bu kez Seyitnizam Vakfı yurt işletme konusunda da Türkiye’de en tecrübeli müessese olan İlim Yayma Cemiyeti’ne yurdu işletmesi için kiraya vermiş” açıklamasını yaptı.
70 yıldır düşmanlar
Siz konusu yurdu İlim Yayma Cemiyeti’ne kiraya verenin Zeytinburnu Belediyesi olmadığının altını çizen Kaynar, “İlim Yayma Cemiyeti denince arkadaşların adrenalinleri yükseliyor. Çünkü bu cemiyet, bu milletin milli ve manevi değerlerine hizmet eden genç insanları yetiştirmekle meşgul. Dün değil, 1951 yılında kurulmuş ve o günden bu güne büyük hizmetler yapmış, milyonlara yakın öğrenci yetiştirmiş ülkemizin en köklü ve taktire şayan cemiyetlerden biridir” diyerek 70 yıldır bu kurumlara düşmanlık edildiğini ifade etti. Son yıllarda tavır değişikliği yapan CHP’nin “Helalleşeceğiz” çıkışının ardından, helalleşmesi gereken kurumlardan birinin de İlim Yayma Cemiyeti olduğunu, 81 ilde binlerce öğrenciye hizmet verdiğini söyleyen Muhammet Kaynar, “Helalleşme stratejiniz lafta kalmayacaksa ve bu konuda samimiyseniz, bu cemiyetle ilgili laf söyleyemezsiniz” ifadelerini kullandı.
HABER:
SELVİ SARITAÇ