Depremde yaşam üçgeni oluşturmak hayati kuralların başında geliyor. Bunun en son örneği İzmir’de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremde görüldü. Rıza Bey Apartmanı enkazdan 91 saat sonra kurtulan Ayda bebek, yaşam üçgeni sayesinde hayatta kaldı. Bu durum Bağcılar Belediyesi Gönül Bağı Platformu üyesi Semra Tepeltepe’nin kafasında bir fikir oluşturdu.
Anlatmaya annesinden başladı
AFAD ve Bağcılar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün birlikte hazırladığı “Afet ve acil durumlara hazırlık” eğitim programını tamamlayan lise öğrencisi Tepeltepe, yaşam üçgenini ulaşabildiği herkese anlatmaya karar verdi. Evdeki annesinden başlayan Semra, sonra da oturduğu apartmandaki komşularını bilgilendirdi. Bununla da yetinmeyen Semra, oturduğu İnönü Mahallesi’nde kapı kapı dolaşıp yaşam üçgenini uygulamalı olarak anlattı.
Hayatta kalma şansını artırıyor
Sokakta gördüğü küçük, büyük ve yaşılı herkesi çevirip “Yaşam üçgenini biliyor musunuz?” diye sordu. Bilmeyenlere detaylıca anlatırken bilenleri de başkalarına yaymaları konusunda tavsiyelerde bulundu. Hayat üçgeni olarak da bilinen sistemin depremde olası enkaz durumlarında hayatta kalma şansını artırdığını söyleyen Tepeltepe, "Evimizde yaşam için hayatta kalabileceğim kadar olan boşluklara yaşam üçgeni diyoruz. Salonumuzda koltuğun yada mutfakta buzdolabının yanına çömelerek bu üçgeni oluşturabiliriz. Böylece tepemize duvar veya çatı düştüğünde gerekli korumayı sağlamış oluyoruz. Sarsıntı geçene kadar bu pozisyonda beklemeliyiz. Depreme maruz kalan birçok kişi yaşam üçgeni sayesinde enkazdan sağ çıkarıldı" dedi. TÜRKAN ERVAN