Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Orta şiddetli yağmur
16°
Ara
Damga İstanbul Haberleri Tarlada izim harmanda yüzüm var!

Tarlada izim harmanda yüzüm var!

CHP Avcılar Belediye Başkan aday adayı Ali Rıza Değirmenci, Damga'ya konuştu.

Okunma Süresi: 7 dk

31 Mart 2024 tarihinde gerçekleştirilecek yerel seçime 3 ay kadar bir süre kala, CHP Avcılar Belediye Başkan aday adayı Ali Rıza Değirmenci ile bir araya geldik. Avcılar'ı 15 yıl yöneten ve Avcılar için; “Türkiye'nin Parlayan Yıldızı” sloganını üreten eski Belediye Başkanı Mustafa Değirmenci'nin oğlu olan Ali Rıza Değirmenci, Avcılar'da genç siyasetçilerin arasında gözde bir isim. 2019 yerel seçiminde Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli ile beraber yönetime gelen ve belediye başkan yardımcılığı görevini üstlenen Değirmenci, geçtiğimiz haziran ayında bu görevinden istifa etmiş ve Avcılar ile İstanbul Büyükşehir Belediye Meclis Üyeliği görevini sürdürmüş bir isim olarak dikkat çekiyor. Avcılar'da CHP içerisindeki değişimcilerin önderi sayılabilecek Değirmenci, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na da yakın bir isim. Değirmenci ile hem yerel seçimi hem de Avcılar'ı konuştuk.

Ali Rıza Değirmenci, Avcılar'da herkesin tanıdığı bir isim. Babanız da Avcılar'ın simge isimlerinden birisi. Şimdi ilk soru şu; Değirmenci neden belediye başkanlığına talip?

Çok güzel bir soru. Hemen anlatayım. Siyasetin içinde doğmuş birisiyim. 1999'da ben henüz 17 yaşında iken benim babam belediye başkanıydı. Ankara'ya gidiyorduk. Milletvekilleri ile görüşüyorduk. İktisatçı olduğum için de çok isimle buluştu. Bir zamanların Ekonomi Bakanı Masum Türker ile ülke ekonomisini tartışıyordum. İsmail Cem dahi evimize gelir giderdi. Ben siyasetin içinde büyüdüm. Bu işin hamuru bende. Dolayısıyla siyasetçi olmam bir sürpriz değildi. Siyasette de yol almam çok doğal.

Avcılar'ı 15 yıl yönetmiş Mustafa Değirmenci'nin oğlu olmak bir avantaj mı, dezavantaj mı? Bu anlamda olumlu ve olumsuz çok şey konuşuluyor...

Açık konuşmalıyız. Mustafa Değirmenci isminin bir ağırlığı var. Bu ağırlığı sadece ben değil herkes hissediyor. Sokağa çıktığımızda herkes Mustafa Değirmenci ismini hissediyor çünkü Avcılar'da birçok eseri var. Ayrıca sonradan yönetime gelenler o ismin gölgesinde kaldı. Ve bir yönetim zafiyeti ortaya çıktı. Aslında bu yüzden de bu göreve talip oldum. Ama dediğim gibi; Değirmenci soy ismin bana miras ama daha da çok bir emanet. Ben bunun değerini bilerek yol yürüyorum. Öyle de devam edeceğim.

Siz Avcılar'da CHP içerisindeki değişimcilerin en baş temsilcilerinden birisiniz. Hem İl Örgütü seçiminde hem de Kurultay'da değişimcilerden yana taraf aldınız. Avcılar'daki hakim siyasilerin aksi bir politika yürüttünüz. Bunun sebebi neydi?

14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimleri öncesi ciddi anlamda çalıştık. Ama başaramadık. Burada kendimizi de eleştirmeliyiz. Ben şahsım adına elimden geleni yaptım. Yunanistan'a gittim, Bulgaristan'a gittim oradaki Türk vatandaşlarından oy istedim. Ama olmadı. Sonuçta kendi seçmenimizde, halkta bir kopukluk oldu. Sokağa çıkmayanlar belki bunu göremedi ama biz hep sokakta olduğumuz için bu kopukluğu gördük. Bir değişim olması gerektiğine inandık. Ve o doğrultuda hareket ettik. Avcılar'da hem parti örgütümüz hem söz sahipleri gelenekçi tutum sergiledi ama ben ve birkaç arkadaşımız değişimci olmayı tercih etti. Burada başka arkadaşlarımızda destek verdi bana. Ama bu işin öncüsü biz olduk. Sonuçta bu bir ekip işidir biz de güzel bir yol aldık.

Ali Rıza Değirmenci, Avcılar'a ne vaat ediyor?

Bizim önemli projelerimiz var. Avcılar'ın problemlerine baktığımızda birçok sıkıntı var. Ama dönüşümde bahsedelim. Kentsel dönüşümde Avcılar çok zarar görüyor. Yollarda ve kaldırımlarda. Evet yeni bir şehir doğuyor burada sancı olacaktır ama bu kadar sancı olmamalı. Bu süreç daha iyi yönetilmeli. Biz önceki yıllarda Avcılar ve İBB'nin birbirinden farklı yönetimlerde olması sebebiyle çok bir yatırım göremedik. Ancak geçen 5 yıl içerisinde Ekrem İmamoğlu başkanımızın partili olmasıyla ilçemize ciddi yatırımlar geldi. Ama inanın etraftaki ilçelere baktığımızda Avcılar daha geride kaldı. Bunun sorumlusu da yerel yönetim. Ben isterdim ki Avcılar daha çok öne çıksın.

Sayın başkan, Avcılar'da 25 belediye başkan aday adayı var. Buna siz de dahilsiniz. İstanbul'da CHP'nin en çok aday adayı çıkardığı ilçelerden birisindeyiz. Bunun sebebi sizce nedir?

Avcılar'da çok sayıda belediye başkan aday adayı olmasının sebebi şudur; bir yönetim zaafiyeti var. Avcılar iyi yönetilmiyor. Birincisi bu. İkincisi de aday adayı olan bazı arkadaşlarımız ilerleyen süreçte kendilerini başka yerlerde görüyor olabilir. Ama buradaki ilk sebep bir yönetim zaafiyetidir. Çünkü bugün Beylikdüzü'ne, Büyükçekmece ve Küçükçekmece'ye baktığınızda tek tük aday adayı var. Bunun sebebi de oralarda iyi bir yönetim olması olabilir. Öte yandan şunu da düşünmeliyiz ki bir değişim süreci mevcut. Ama bilinsin tarlada izi olmayanın, harmanda izi olmaz derler. Ben tarlada izi olup, harmanda da yüzü olanlardan biriyim.

Benim duruşum net diyorsunuz...

Aynen öyle Anıl bey. Gerçekleri konuşuyoruz. Ben hep açık ilerledim. Ankara'daki parti kurultayımız öncesinde de şunu söyledim; “Sokağa çıkacak yüzümüz olsun istiyorsanız, değişmeliyiz. Değişmeden, değiştiremeyiz.” Hala da bu sözümün arkasındayım.

Siz Avcılar'ın yerlisi bir aileden geliyorsunuz ve kendinizde hep Avcılar'da yaşamış birisiniz. Avcılar sizin için ne anlama geliyor?

Avcılar doğup büyüdüğüm yer. Mutluluğumu, hüznümü paylaştığım yer. Zaten benim atalarım Avcılar'ı kuran ailelerden birisi. Avcılar'da 3 mahalle var kuruluşta. Bunlar Firüzköy, Ambarlı ve Merkez Mahalleleri. Firüzköy'de benim ailem var. Benim ailem Bulgaristan'dan geliyor. Ambarlı'dakiler Selanik'ten mübadele ile geliyor. Merkez'i kuranlar da yine Bulgaristan'dan geliyor. Ben Avcılar'ın dördüncü kuşak temsilcisiyim. Avcılar'da ve özellikle Firüzköy'de birçok hatıram var. Biz Firüzköy'de sokaktaki çeşmelerden su içerdik. Şimdi o çeşmeler yok. Tabii bu şehirleşmenin de getirdiği bir gerçeklik. Ama her şeyi yaşadık. Avcılar içinde yaşadığımız hep her anında olduğumuz bir şehir. İstiyoruz ki Avcılar çok daha güzel yerlere gelsin. Biz bunu başaracağız.

Avcılar'da etnik ve mezhepsel kimlikler üzerinden siyaset yapıldığı eleştirileri var...

Ben ve ekibim orada yokuz. Ben etnik kimlik üzerinden, mezhep üzerinden siyaset yapmam. Her zaman projelerimizi konuşuruz. Bu doğrultuda yola çıktık. Benim diğer belediye başkan aday adaylarından bir farkım var; benim Avcılar'ın efsane başkanını geçmem gerekiyor. Yani babamı geçmem gerekiyor.

Avcılar genç bir ilçe. Bünyesinde çok sayıda üniversite kampüsü var. Avcılar'daki gençlere ne söylemek istersiniz?

Gençleri Avcılar'ın içine çekmemiz gerekiyor. Özellikle İstanbul Üniversitesi öğrencilerini burada tutamıyoruz. Beylikdüzü'ne gidiyorlar. Onları Avcılar'da tutmamız gerekiyor. Bizim daha katılımcı bir yönetim anlayışımız olmalı. Gençlere sormalıyız. Aslında yeni nesil siyaset bu. Gençlere soracağız. Onlar ne istiyor, ne arzuluyor. Yoksa burada gençlere yönelik şunları, bunları yapacağız demekle olmuyor. Önce gençlere sormalıyız.

Önce halk diyorsunuz yani...

Kesinlikle öyle. Biz halka danışan bir siyaset güdüyoruz. Ekrem İmamoğlu başkanımız, Avcılar'a geldiğinde dedi ki; “Ben size yukarıdan konuşmak istiyorum. Sizin gözlerinizin içine bakarak konuşmak istiyorum.” Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün de meşhur bir fotoğrafı var, halkın gözünün içine bakarken konuşur. Ekrem İmamoğlu başkanımız da bunu sık sık hatırlatır. Ben bunu önemsiyorum. Atatürk'ün bir sözü var; “Savaş süngünün ucundadır” diyor. Seçimdeki başarıda bizim avucumuzda. Yukarıdan konuşmakla olmuyor. Bunu cumhurbaşkanlığı seçimlerinde gördük. Yeni nesil siyaset halka inmektir. Halkla birebir görüşüp, onun elini sıkmaktır. Biz bunu yapacağız. Gençler ise gençler. Kim ne istiyorsa onu yapmalıyız. Yoksa konser verelim, şunu yapalım, bunu yapalım bunlar çok kolay işler. Bunlar zaten yapılır, yapılıyor. Bizim fazlasını vermemiz lazım. Gençlere de herkese de inanmamız lazım.

ana-foto.jpg

iceri-2.jpg

iceri-gom.jpg

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *