Yeniden Refah Partisi Esenyurt İlçe Başkanı Selçuk Güneş, ilçe merkezinde yaptığı toplantıyla gazetecilerle bir araya geldi. Esenyurt'a ve ülke gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Güneş, Esenyurt'un ciddi bir eğitim sorunu olduğunu söyledi. İlçedeki okul eksikliğine her fırsatta dikkat çektiklerini ve gündeme getirdiklerini anlatan Güneş, bu anlamda Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt'un ve İlçe Milli Eğitim Müdürü Necati Yener'in daha çok sorumluluk alması gerektiğini söyledi. Esenyurt Akçaburgaz Mahallesi'ndeki bir okulda sınıf mevcutlarının fazlalığını gündeme getirdikleri dönemde kendilerini İlçe Milli Eğitim Müdürü Yener'in yalanladığını da anımsatan Güneş, “Ben bunları dillendirince İlçe Milli Eğitim Müdürü yalanlamıştı ama biz bu verileri zaten onlardan aldık. Çağlayan'dan üç gün önce gelmişsin. Bir röpteşambırını çıkarsın da okullara gitsin, haklı olduğumuzu anlar. 'Okul sorunu yok' demek doğru değil. Milli Eğitim Bakanlığı da okul yapacağız diyor da sözde. Bunun üzerine eğilmek gerek. Bizi derinden yaralayan bir şey de var. Biz siyasette yapsak Esenyurtluyuz. Bu ilçede seçilmiş ve atanmışlar arasında bu kadar derin bir uçurum olmasını saçma buluyoruz. Belediye başkanı ve kaymakamın arasında uçurum var. Böyle olmaması lazım. İnsanlar hizmet noktasında birbirine köstek olmamalı. Devlet kurumları; bu belediye bizden değil diye yönetilemez. Bu anlayışı kafalarından çıkarmaları gerekir. Yine belediyelerin de devleti bir siyasi partiye ait gibi görmemesi gerekiyor. Her ikisinin de halka hizmet noktasında çalışması gerekir. Ama maalesef Türkiye parti devletine doğru gidiyor. Buradan bir an önce dönülmesi lazım” ifadelerini kullandı.
Kemal Deniz Bozkurt eksik kalıyor
Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt'a yönelik de eleştiriler yapan Bozkurt, “Esenyurt'ta belediye başkanımız ne yaptı? Sadece şehircilik belediyesi yaptı. Sadece çöpleri topladı, sildi, süpürdü. Çok konuda eksik kaldı. En son mesela kar hadisesi. Kar yağışında Esenyurt Belediyesi ve İBB sınıfta kaldı. Sadece onlar değil Valilik, Kaymakamlık ve bakanlık da sınıfta kaldı. Esenyurt'ta yeterli tuzlama olmadı, yeterli çalışma olmadı. Esenyurt'ta ekiplerin ve iş makinelerinin çok yetersiz olduğunu gördük. Dedik ki, acaba kar zamanı için anlaşılan iş makineleri vs konusunda bu sene bir anlaşmazlık mı oldu? Araç mı kiralanmadı diye. Çünkü sokaklardaki kar Allah'ın hikmetiyle kalktı. Belediyenin gücüyle veya çalışmasıyla olmadı. Yenikent Mahallesi'nde oturuyorum. Orada mesela herkes çok sıkıntı yaşadı. Dolayısıyla belediyenin kar hadisesinde acil bir reaksiyon gösteremediğini gördük. Bir belediye başkanı bu konuda daha çok görev almalı. Her acil duruma dair siyasiler özellikle yerel yöneticiler hazırlıklı olmalı. Böyle hadiselere karşı hazırlıksız olmak gerçekten üzücü. Maalesef az önce de söylediğim gibi belediyemizin kadrosunun da yetersiz olduğunu düşünüyorum. Şehir planlaması konusunda da iyi bir ekip göremedik. Belediye başkanı sonuçta kadrosunu kendi seçer. Kadro yetersizce bunun sorumlusu da belediye başkanıdır. Kadroda daha nitelikli kişiler olmalıydı. Ama Esenyurt'ta bazı kişilerin sözünün geçtiğini düşünüyorum. Belediye başkanının işi bilen kişiler tarafından yönlendirilmediğini düşünüyorum” dedi.
Borcu bahane etmemek gerek
Esenyurt'ta sürekli borcun bahane edildiğini de anlatan Güneş, “Esenyurt'u borçlu aldığını da biliyoruz. Ama AK Parti, AK Parti'ye borç bıraktı. Her yerde böyle oldu. Onların işi hep borç, borç, borç. Esenyurt'ta da böyle oldu. Ama Esenyurt'ta bu borcu kapatabilecek varlık var. Burası kurulurken, Esenyurt için 'dünyanın en büyük köyü' demişlerdi. Şimdi o köy büyüdü kent oldu. Bu büyüklükte bir kentin borç bahane edilerek hizmetten noksan bırakılmasını hoş bulmuyoruz. Bizim düşüncemize göre; Kemal Deniz Bozkurt'un hedefi 2024 seçiminde Esenyurt'u tekrar kazandığında, belediyeyi borçsuz hale getirmek istiyor. Bu iyi bir şey ama hizmette aksamamalı. Öte taraftan Esenyurt'ta belediye Meclis'ine bakıyorsunuz. Yani şimdi belediye başkanının söylediği her şey mi yanlış? Niye birbirimizin doğrularını almıyoruz? Zaten bu Meclis ayda 2 defa oluyor. Bari daha verimli hale getirelim. Kavga edip, tartışmak dışında şeyler yapmayalım. Yani Meclis'te getir götür konuşmaları ben çok doğru bulmuyorum. Sadece Esenyurt değil bütün Türkiye'de maalesef böyle. Buna izin vermemiz gerekir” dedi.
Esenyurt'un siyasi gücü var
Esenyurt'un siyasi gücü olduğunu da anlatan Güneş, “Esenyurt'ta evlerimiz yeni yeni değer bulmaya başladı. Neden? Aşırı derecede göçmenlerin buraya gelip, ev almaları. Arz, talep meselesi. Maliyet artışları Bir de metronun gelme ihtimali olunca evlerimiz değer yaptı. Bunun dışında kaç yıldır Esenyurt'taki evlerin değeri hiç artmamıştı. Esenyurt niye katma değerli olamadı? Biz Karslılar olarak burayı köyden kent haline getirdik. Burası İstanbul içinden bir göç alınca, ben Esenyurt'un katma değerini artıracağı noktasında umutlanmıştım. Ama umduğum gibi olmadı. Ben Esenyurtluyum, Esenyurtlu olmaktan da memnunum. Esenyurt'ta bir çivi çakılacaksa onu da ben yapabileceksem bununla da şeref duyarım. Ama bizim bir şekilde toplanıp Esenyurt'un sosyolojik yapısını incelememiz lazım. Esenyurt'un çok sorunu var. Ama Esenyurt'un da bir gücü var. Bizim siyasilerden talep edebileceğimiz çok şey var. Bizim 600 bin oyumuz var. Bu oyla istediğin partiyi düşürür, istediğin partiyi kaldırırsın. Bu noktada Esenyurt siyasiler üstünde de bir güçtür” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu hep siyasetin içinde
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik de eleştiriler yapan Güneş, “Biz Ekrem İmamoğlu'nun belediyecilik yapmasını istiyoruz. Ben Beylikdüzü'nde oturmadığım için oradaki belediyeciliğini görmedim. Ama şimdi İBB Başkanı oldu. İmamoğlu konusunda dağ fare doğurdu. Ben kendisinin sınıfta kaldığını düşünüyorum. Buraya gelince de bir projeyle gelmiş olduğunu düşünüyorum. Yani CHP, Ekrem İmamoğlu ile beraber kendi Recep Tayyip Erdoğan'ını oluşturmak üzere. Bir 20 yılda buna katlanamayız. Sayın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bunu gördüğünü düşünüyorum. İmamoğlu'nun sözleri ve eylemleriyle çıkış yapmak istediği çok açık. O çıkışı yaparsa da yeni Erdoğan olabilir. Bunun tehlikeli olduğunu düşünüyorum. Ha İmamoğlu velev ki cumhurbaşkanı adayı oldu. O seçimde de Erdoğan açık ara farkla kazanır. Diğer tarafta Mansur Yavaş var. O mesela Ankara'da sadece belediyeciliğe kendini adamış. Ama Ekrem İmamoğlu öyle değil. Sürkeli cumhurbaşkanı ile bakanlar ile AK Parti
Cumhur İttifakı içinde olmayız
Yeniden Refah Partisi'nin Cumhur İttifakı içinde olmayacağını da anlatan Güneş, “Cumhur İttifakı ile birlikte seçime girme ihtimalimiz yüzde 1'in altında. Bizim onlarla ortak olma ihtimalimiz yok. Bizim şu an Türkiye'deki seçim oranımız yüzde 8.4. İstanbul'daki 20 ilçede oyumuz yüzde 9. Yani bizim bir baraj sorunumuz yok” diye konuştu.
