Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Orta şiddetli yağmur
16°
Ara
Damga İstanbul Haberleri Şehirlerde yaşlanır!

Şehirlerde yaşlanır!

Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin, Dünya Yaşlılar Günü'ne dikkat çekti. Keskin, “İnsanlar yaşlandığı gibi şehirler de yaşlanır. İnsan yaş aldıkça, şehir de yaş alır. O yüzden her zaman şehri ve insanları yaşlanmaya hazırlayacak çalışmalar yapmalıyız” dedi

Okunma Süresi: 8 dk

Dünya Yaşlılar Günü nedeniyle açıklamalarda bulunan Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin, insanlar gibi şehirlerin de yaşlandığını söyledi. Keskin, “İnsan yaş aldıkça şehir de yaş alır. Bir şehir nüfusuyla birlikte gençleşir, yaşlanır. O yüzden her zaman şehri ve insanları yaşlanmaya hazırlayacak çalışmalar yapmalıyız. Bunlar elzem hizmetlerimiz olmalı” dedi. Özellikle pandemi döneminde yaşlılara yönelik çalışmalara ağırlık verdiklerini de belirten Keskin, “Pandemi döneminde yaşlılara yönelik hak ihlallerinin artması, dünya nüfusunun yaşlanması ve Türkiye’nin yaşlı bir ülke olma sürecine diğer ülkelerden daha hızlı girmesi, bizim için yol gösterici oldu. 2021 yılı Mart ayında belediyemizin Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü’ne bağlı olan Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Birimi’ni ayırdık, Türkiye’nin ilk Gerontolojik Hizmetler Birimi’ni kurduk. Türkiye’de yaşlılık hizmetleri, bakım alanına hapsedildi. Gerontoloji Türkiye’de yeni yeni gelişirken yerel yönetimlerde buna öncülük etmenin ve ilk olmanın heyecanını sizinle paylaşıyoruz” ifadelerini kullandı.



Alzheimer hastalarına destek

Şişli Belediyesi'nin sosyal politikalarından en önemlisinin yaşlılara hizmet olduğunu kaydeden Keskin, “Şişli Belediyesi’nin sosyal politikalarını belirlerken güncel olaylara bilimsel verilerin ışığında bakıyoruz ve çalışmalarımızı bu anlayışla planlıyoruz. Mevcut durumun koşullarına göre değerlendirmeler yapıyoruz, saha çalışmaları yürütüyoruz, hangi mahallede hangi grubun neye ihtiyacı var tespit ediyoruz. Böyle bir çalışmayı 2021 yılında Gerontolojik Hizmetler Birimi’nde yürüttük. Birimi kurduğumuzda Şişli’de yaşlanmanın nasıl olduğunu, yaşlıların ihtiyaçlarının neler olduğunu tespit edebilmek ve çalışmaların etkisini artırabilmek için saha çalışması yaptık. Şişli’de yaşayan 31.000 yaşlının 1.023’üyle görüştük, ihtiyaç haritamızı çıkardık. Şişli’de yalnız yaşlanma sorunu yaşanıyor. Bireylerin sosyal izolasyon ve yalnızlık sebebiyle yaşadıkları kaygı ve depresyonu azaltmak amacıyla farklı uygulamaları hayata geçirmeye başladık. Türkiye Alzheimer Derneği’yle işbirliğimiz kapsamında 2011 yılından bu yana hizmet veren Alzheimer gündüz bakımevimiz var. Bakımevinde Alzheimer hastalarına ve yakınlarına psiko-sosyal destek hizmeti veriyoruz” diye konuştu.


Destek almayı planlıyoruz

Yaşlılar konusundaki her çalışmada çeşitli kurumlardan da destek almaya çalıştıklarının altını çizen Keskin, “Dünya Sağlık Örgütü’nün Yaş Dostu Şehirler ve Topluluklar Küresel Ağı’na üye olabilmek amacıyla geçtiğimiz ekim ayında belediye meclisimizden onay aldık. “Yaş Dostu Belediye” unvanını kazanmak için çalışmalarımız devam ediyor. Dünyanın çeşitli bölgelerindeki diğer yaş dostu belediyelerle, topluluklarla iletişim kurarak Şişli’de yenilikçi ve kanıta dayalı rehberlik yoluyla sürdürülebilir çözümler üretmek için destek almayı planlıyoruz. Senex: Yaşlanma Çalışmaları Derneği tarafından yürütülen SOLIS\e Yaş Dostu Mekânlar ve Hak Temelli Hizmetler Öğrenim Programı’na katıldık. Program kapsamında kapsayıcı mekânların ve hizmetlerin planlanması, kapsayıcılık, erişilebilirlik, hak temelli hizmetler, toplumsal cinsiyet ve yaş ayrımcılığı gibi konu başlıklarında eğitim almaya devam ediyoruz. Hiçbir yaş grubunu geri planda bırakmadan, kent hakkını gözeterek her kesimin kent alanını kullanması ve özgürce var olabilmesi için yürüttüğümüz çalışmalarda bu eğitimler bize fayda sağlıyor. Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı’yla imzaladığımız işbirliği protokolü kapsamında “Yerinde Yaşlı Bakım Modeli”ni Şişli’de hayata geçireceğiz. Nüfusun yaşlanması, huzurevlerinin maliyetlerinin yüksek olması ve bireylerin kendi yaşam alanlarından koparılarak huzurevlerine kapatılmasının doğru bulunmaması sebebiyle yerinde yaşlı bakım modellerine önem veriliyor.  Kadınların kurduğu bir kooperatif, talep eden yaşlılara yerinde bakım hizmeti sunacak. Çalışma kapsamında farklı hizmetler (temizlik, evde teknik hizmet, evde yemek, kişisel bakım, psikolojik, hukuki, sosyal destek, banka işleri, sosyal kültürel etkinlikler ve gezilerde refakatçi desteği) sunulacak” dedi.


Yaş dostu projeler geliştireceğiz

26 farklı üniversiteyle önemli projeler üzerinde çalıştıklarını vurgulayan Keskin, “Belediyemiz bünyesindeki Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü’nün 26 farklı üniversiteyle, dernekle, vakıfla resmî işbirliği protokolü var. Birçok sivil toplum kuruluşuyla da ortak çalışmalar yapıyoruz. Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı’yla, Senex: Yaşlanma Çalışmaları Derneği ve 65 Yaşlı Hakları Derneği’yle çalışmalarımız hakkında görüşmeler yapıyoruz. İşbirliği yaptığımız kurumlarla yaş dostu projeler geliştirmeye devam etmek istiyoruz. Son yıllarda Alzheimer ve demans riskinin artması nedeniyle risk taramalarına başladık. Bu görüşmeleri 50 yaş üzeri vatandaşlarla yapmayı hedefliyoruz. Görüşmeye gelmeyi talep eden vatandaşlar, çağrı merkezimizi arayarak randevu alabiliyor. Görüşmeler, gerontolog ve psikologlar tarafından yapılıyor. Herhangi bir risk durumunda vatandaşlar nörologla görüşmek üzere yönlendiriliyor. “Ben Gönüllü Bir Torunum” projemiz kapsamında çeşitli üniversitelerin psikoloji ve sosyal hizmet bölümlerinde okuyan öğrencilerle programa katılmak isteyen yaşlıları eşleştirdik. Öğrenciler gerekli eğitimleri aldıktan sonra yaşlılara dijital okuryazarlık eğitimleri vermeye başladı. Haftanın belirli günlerinde görüşen öğrenciler ve yaşlılar, deneyimlerini paylaşıyor. Öğrenciler, yaşlıların deneyimlerinden yararlanıyor. Projenin izleme çalışmalarına önem veriyoruz. Her öğrenci, görüşme sonrasında rapor yazıyor. Bu sayede yaşlıların memnuniyetine dair geribildirim alıyoruz” ifadelerin ikullandı.


Torununla Gel etkinliği

Yaşlılara yönelik düzenledikleri etkinliklere dair de bilgiler veren Keskin, “Yaş Dostu Kent Okulu” kurduk. Yenilikçi bir bakış açısıyla kapsayıcı toplum hizmeti vermek ve toplumsal dayanışmayı güçlendirmek için her yaşta eğitimle hak temelli bir hizmet kurguladık. Türk Geriatri Derneği hocaları, projemiz kapsamında her Çarşamba saat 12:00-13:00 arasında sağlıklı yaşlanma üzerine dersler verecek. 15 Haziran’a kadar dönemi planladık. Vatandaşlar, yaşlanmanın sanata yansımalarıyla başlayan keyifli yolculuğumuza katılabilir, sağlıklı yaşlanmaya ilişkin derslerden yararlanabilir. Yaşlıların dijital okuryazarlığına katkıda bulunmak için Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Evi’ndeki Komşu Kafe’de projeksiyon gösterimi yapıyoruz, vatandaşlar dersleri bir arada takip edebiliyor. İlçemizde yaşayan 100 yaşın üzerindeki bütün bireylerle iletişimimiz var. 2020 yılından bu yana takip çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Bu yılbaşında yeni yılı kutlama vesilesiyle yaşlıların isteklerini ve mutlu yaşam önerilerini aldık, yaşlı yakınlarıyla telefon görüşmeleri yaptık, yaşlılarla iletişim, geriatrik hastalıklar ve sosyal süreçler hakkında görüşmeler gerçekleştirdik. Şişli’deki yaşlıların bir kısmının yalnız, bir kısmının da kendisi gibi yaşlı olan eşiyle yaşadığını tespit ettik. Diğer kuşaklarla bağı olan kesimin oranı oldukça az. Bu nedenle kuşaklar arasındaki iletişimi desteklemek için büyükannelerin ve büyükbabaların torunlarıyla zaman geçirebileceği “Torununla Gel” etkinliklerini başlattık. Bu etkinliklerde güzel deneyimler yaşıyoruz” şeklinde konuştu.


Öncü bir model oluşturacağız

Yaşlılar için hayata geçirdikleri çalışmalarla yerel yönetimler içinde örnek bir model oluşturacaklarını vurgulayan Keskin, “Şişli, İstanbul’un eski ve tarihi zengin ilçelerinden biri. Sözlü tarih çalışmalarına önem veriyoruz, yaşanmışlıkların kaybolmamasını istiyoruz. Ataol Behramoğlu’nun şiirinden esinlenerek yürüttüğümüz “Yaşadıklarımdan Öğrendiğim Bir Şey Var” projemizle yaşlıların deneyim paylaşımı yapmasını, nöropsikolojik ve hafıza oyun kartlarıyla, birimimizde kurguladığımız tabu oyunlarıyla ve bahçe/çiçek atölyeleriyle zaman geçirmesini sağlıyoruz. 10-17 Aralık İnsan Hakları Haftası kapsamında Yaşlıların İnsan Hakları Paneli’ni düzenledik. Panelde ayrımcılık, psikolojik sıkıntılar, toplumsal yaş ve cinsiyet, hukukta yaşlı hakları ve güncel durum,  geriatrik psikiyatri, yaşlıların kent hakkı ve sosyal politikalar hakkında bilgi verildi. Yaşlılarla görüşmeler yapan gerontolog, psikolog, sosyal hizmet uzmanı ve sosyolog çalışanlarımız, istismar durumunda İstanbul Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri’ne ihbarda bulunuyor ve süreci takip ediyor. Yaşlılara yönelik hak ihlalleri ve şiddet hakkında bir eğitim programı tasarlıyoruz. Bu projeyi yakın zamanda hayata geçireceğiz, hak savunuculuğu için yaşlılara eğitimler vereceğiz. Tespit ettiğimiz ihmal, suistimal ve istismar vakalarına sessiz kalamadık. Bu vakalar pandemi dönemiyle birlikte arttı. İstanbul Barosu’yla iletişim kurduk. Yaşlı Hakları Merkezi’nin kurulması için çalışmalar yapıyoruz. Yerel yönetimlere öncü olacak bir model oluşturuyoruz” dedi.


Yaşlılıkla yüzleşmeliyiz

Türkiye'nin de yaşlanan bir ülke olduğunu anlatan Muammer Keskin şöyle konuştu; “Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2019 verilerine göre, 2007 yılında Türkiye nüfusunun %7.1’ni yaşlı nüfus oluşturuyordu. 2023 yılında bu oranın %10.2’ye ulaşması ve Türkiye’nin ileri yaşlı bir toplum olması öngörülüyor. Yaşlı ülkelerin yaşlanma süreçlerini 70-80 yılda tamamlaması, toplumlarının yaşlanmasını gözlemlemek için bir fırsat. Fakat Türkiye’de bu sürecin 15-20 yıl olması ve buna rağmen gerekli önlemlerin alınmaması, ciddi bir sorunla yüzleşme ihtimalimizi artırıyor. Yaşlılık ve yaşlanma, hayatımıza yeni giren bir kavram. Şu anda yaşlılara yönelik verilen hizmetler bakım alanına hapsedilmiş durumda. Mevzuat değişikliklerine gidilmeli, çalışmalar yeniden kurgulanmalı, yaş dostu bütçeler üretilmeli. Yaşlılık çalışmaları, bütün yerel yönetimler için yeni bir alan. Yerel yönetimler, yaşlanmanın kategorik bir durum olmadığını anlamalı, her yaş grubunu yaşlanmaya hazırlayacak çalışmalar yapmalı. En önemlisi, yaşlanmaktan ve yaşlıya “yaşlı” demekten korkulmamalı. Nasıl ki, çocuğa çocuk, kadına kadın diyorsak, yaşlıya da yaşlı demekten çekinmemeliyiz. Yerel yönetimler, yaşlanma çalışmalarını kurgularken, yaş ayrımcılığıyla ilgili kendi eşitlik algılarını gözlemlemeli. Bu doğrultuda yaş ayrımcılığı ve yaşlı hakları hakkında hizmet içi eğitimler planlıyoruz.”
 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *