Kısa adı ÇETKODER olan Çevre ve Tüketici Haklarını Koruma Derneği Genel Başkanı İktisatçı Mustafa Göktaş, “Açlık ve Yokluk nedir acaba biliyor musunuz? İnsan hayata tutunabilmek ve varlığını devam ettirebilmek için karnını doyurmak zorundadır. Bir tek bununla da kalmaz. İnsanca uygarca yaşamak için bir takım zaruri harcamalarınız vardır. Bugün Türk-iş sendikası rakamları gün itibariyle aylık olarak açıkladı. Bakın ne diyorlar; 4 kişilik ailede bir aylık açlık sınırı 2.384 TL. Bir aylık yoksulluk sınırı 7.764 TL. Tek bir kişinin bir aylık yaşama maliyeti ise 2.892 TL. Kısacası, bu açıklanan resmi rakamlardan sonra şunu diyeceğiz. Ayda en az 4-5-6 bin lira geliri olmayan aile hem aç hem de yoksul. Soruyorum size, bu ilkede asgari ücret ne kadar? Biliyorsunuz, 2020 yılı için asgari ücret tutarı net 2 bin 324 lira 70 kuruş olarak belirlendi. Bu açıklanan Asgari ücret ile yaşama tutunmaya çalışan aile sayımız ne kadar? Ve bu insanların, bu ekonomik şartlarda yaşaması mucize değil de nedir?” diye sordu.
Bu vicdansızlık değil mi?
Çevre ve Tüketici Haklarını Koruma Derneği Genel Başkanı Mustafa Göktaş, “Emeklilere bakın. Zaman zaman açıklanıyor. En kötü emekli aylığı 1500 lira oldu deniyor. İnsan bunu söylerken ülkenin gerçeklerini görür biraz utanır yüzü kızarır. 25 yıl çalışmış emekli olmuş esnaf ve bağ kur emeklileri içinde 4-5-6 bin lira alan kim var? Sigortalı emekli kim var? Emekli sandığından kaç kişi alıyor? Herkes Milletvekili, Belediye Başkanı, Müsteşar, Vali, Genel müdür, Bakan, Başbakan, Cumhurbaşkanı emeklisi değil ki... Açıklanan açlık sınırı olan ve yoksulluk sınırı olan rakamların üzerinde parayı bir onlar alıyor. Geri kalan çalışan asgari ücretli işçi, emekliler resmen açlıkla yoklukla boğuşuyorlar ve geçinemiyorlar. Her ay bir ay sonraki alacakları maaşı bile borçlanıyorlar. İşin özü, Evine 4-5-6 bin lira aylık gelir girmeyen aç, yoksul kardeşim... Bu sayı da ülkemizde yüzde 90’lara varıyor. Yüzde 10’luk kesimi gösterip, her şey çok iyi demek, yaşamı güllük gülistanlık göstermek vicdansızlıktır. Gidin bakın, emekli başta olmak üzere asgari ücretle çalışanlar, evinde, tencerede, aş değil taş kaynatır halde” dedi.
Üzülmemek elde değil
"Bu ülkede yüzde onu kapsayan, ekonomisi iyi olanlar, horon tepip halay çekerken, açlık ve yokluk içinde sürünen yüzde doksanlık kesimin durumu ise kimsesizler mezarlığına gömülmek olmaktadır" diyen Göktaş, "Üzülmemek elde değil. Bu durumu görüp de çare aramayan yönetici kul hakkına giriyor bunu iyice bilesiniz. Açıklanan aylık açlık ve yoksulluk sınırı rakamına bakıp da abartılı bulanlar da olacaktır. Unutmayın ki, insanın sadece ölmeyecek kadar karnını doyurması yetmemektedir. İnsanın hayatını anlamlı kılacak ekonomik, siyasi, kültürel ve sanatsal faaliyetlere katılabilmesi, üretebilmesi ve değer yaratabilmesi sağlıklı olmasına, sağlıklı olması da iyi beslenebilmesine bağlıdır" ifadelerini kullandı.
En az 4 bin TL olmalı
Açıklamasını "Ben buradan bir Tüketici örgütü temsilcisi olarak bir kez daha sesleniyorum. Asgari ücret ülkemizde en az 4 bin lira olmalıdır" şeklinde sürdüren Göktaş, "Emekli aylıklarının en kötüsü ise yine 4 bin lira olmalıdır. Her şeye, her yatırıma, lüks araçlara, lüks hizmet binalarına para bulan devletimiz bunu kendi insanına yapmalıdır” dedi. Mustafa Göktaş, “Devlet de İsrafı önlesinler. Fahiş fiyatla ihale, alım satım önlensin. Her yönetici ve devlet idarecisi için geçerli olmak üzere Lüks araçlardan, makam arabası saltanatından ve makam odası saltanatından vazgeçsinler. Devlete ait mülkler boş atıl dururken hizmet binası kiralamasından vazgeçsinler. Devlet dairelerinde bir kişinin yapabileceği işi 4-5 kişiye yaptırmanın önüne geçsinler" tavsiyesinde bulundu.
Okunma Süresi: 3 dk
Kadıköy Metro Durakları Nerede, Nasıl Gidilir, Tren, Metrobüs M4 ve M2 Güzergahı Nereye Gider, Var mı?
#Yaşam / 25 Kasım 2024
Güngören Metro Durakları Nerede, Nasıl Gidilir, M1, M2 ve M7 Güzergahı Nereye Gider, Var mı?
#Yaşam / 25 Kasım 2024
Yorumlar
Yorum yapmak için, isterseniz giriş yapabilir veya kayıt olabilirsiniz.
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *