Gökçeada'da uzun süredir hayvancılık ve kasaplık mesleklerini birlikte sürdüren Seydi Bozkurt, Gökçeada kuzusu eti yiyen turistlerin farkı anladığını ve olumlu dönüşler yaptıklarını belirterek, "Gökçeada kuzusu, özellikle son zamanlarda çok popüler olmaya başladı. Adamıza gelen turistler, bu eti yedikten sonra çok kaliteli bir et olduğunu söylüyor. Yılın 12 ayını dışarıda geçiren, dağda kendi başına, kendi halinde, canı istediği zaman otlayabilen, adaya özgü bir İmbros (Gökçeada) koyunu, sağlık açısından çok faydalı çünkü hiçbir suni yemle beslenmiyor. Aynı zamanda kuzularımız, kekik başta olmak üzere doğadaki otlardan beslendiği için eti de çok lezzetli" diye konuştu.
Merak edip geliyorlar
Bölgeye ve adaya özgü özel bir ürün olan Gökçeada kuzusunu soğuk zinciri bozmadan Türkiye'nin her bölgesine gönderebildiklerini belirten Bozkurt, "Adadan et alıp, bunu eşine dostuna ikram edenler oluyor, bu etleri yiyenler de adayı merak edip adaya geliyorlar. Adamız, son 5 yılda turizm akımına uğradı. Herkes Gökçeada'yı tanımak, dolaşmak istiyor. Oğlak ve kuzu etine, Gökçeada dışından da internetten sipariş verip bize ulaşabilirler, strafor kutuyla jel buz aküleriyle etlerimizi güzelce paket yapıp soğuk zinciri kırmadan Türkiye'nin her yerine eti ulaştırabiliyoruz" diye konuştu. Bozkurt, Gökçeada kuzusunun zincir marketlerde satıldığını da ifade ederek şöyle konuştu: "Gökçeada’ya has olan ve özel barkod numarası ile satılan tek kırmızı et olması ile dikkat çeken bu özel etimiz, zincir market raflarında yer aldığı gibi yine bu zincir marketlerden online alışveriş ile de satın alınabiliyor. Ayrıca birçok internet satış sitesinden de Türkiye'nin her yerine korunaklı ve güvenli bir şekilde Gökeçada kuzusu eti gönderebiliyoruz."