İğneden ipliğe gelen zamlar nedeniyle işçiler gün geçtikçe geçinmekte daha da zorlanıyor. LC Waikiki işçileri düşük zamlara ve temel tüketim maddelerine yapılan zamlara karşı birlik çağrısı yaptı. Yazılı açıklama yapan işçiler, büyük bir mağduriyet yaşadıklarını belirtti. İşçiler, “Her asgari ücret zammından sonra biz de LC Waikiki işçileri olarak zam alıyoruz. Bu sene açıklanan zam oranı yüzde 36 artı 755 lira oldu. Yapılan zammın bir bölümünü yüzdelik, bir bölümünü seyyanen yaparak kafa karışıklığı yaratmaya çalışsa da aslında LC Waikiki’nin yaptığı zam asgari ücret oranında yapılmış oldu. Ayrıca sağ olsun hükümetin yaptığı zamlar sayesinde asgari ücret zammı da şirketin yaptığı zam da daha cebimize girmeden eridi. Aralık ayında ödediğimiz elektrik, su, doğal gaz faturalarının her birini ocak ve şubat aylarında 2-3 katı kadar ödedik. Üstelik yılbaşında zam geleceği açıklandıktan sonra herkes gibi bizler de elektriği doğal gazı daha da kısıtlı kullanmamıza rağmen normalde gelenin katbekat fazlasıyla karşılaştık” ifadelerini kullandı.
Memleket açlıkla kırılıyor
Sadece kendilerinin değil çok sayıda işçinin benzer mağduriyetlere maruz kaldığını belirten LC Waikiki işçileri, “Elbette iş sadece faturalarla sınırlı değil. Bunun sebzesi, meyvesi, eti, yumurtası, ekmeği, suyu var. Borcu harcı ödeyince elimizde kalan parayla canımızın çektiğini alamıyoruz, çünkü alırsak bir hafta sonra ne yapacağız diye düşünüyoruz. Ki zaten artık temel tüketim maddeleri dışında her şey ekstra oldu, başka bir şey alma şansımız yok. Üstelik bir ay boyunca fazla mesaili çalıştığımız halde bu koşullarda yaşıyoruz. Salatalığın kilosu 30 lirayı geçmiş, patlıcanın kilosu 20 lirayı geçmiş. Salatalığı değil artık ekmeği zar zor alacak haldeyiz. Doymak değil, insan gibi beslenmek istiyoruz. Sağlıklı beslenmek, et yemek, meyve yemek ve hatta LC Waikiki şirketinin reklam sloganı olan “İyi giyinmek” bizim de hakkımız. Ama gelin görün ki memleketin dört bir yanı açlıkla yoksullukla kırılıyor. Peki bunca sorunla biz nasıl baş edeceğiz? Dün Alpin işçisinin, Migros depo işçilerinin, Yemeksepeti işçilerinin, BBC işçilerinin, Çimsataş işçilerinin, Trendyol işçilerinin yaptığını yapmak… Emeğimiz için birleşmek. Bugün iş yerimizde herkesin sessizce konuştuğu sorunlar yarın çok daha yüksek sesle söylenir hale gelecek, bu sorunların yakıcılığı gün geçtikçe daha ağırlaşacak. Tam da burada, son dakikaya bırakmadan, hepimizi bu sorunlar daha fazla yakmadan bir araya gelerek bunlara karşı ne yapmamız gerektiğini konuşmalıyız” açıklamasını yaptı.
Sosyal hayatımız yok
“Geçinemiyoruz, baskı altında çalışıyoruz, hiçbir sosyal hayatımız yok, aldığımız maaşları kredilere faturalara ödüyoruz, köle gibi çalıştırılıyoruz. LC Waikiki işçileri olarak bu grevleri kendimize örnek almalı, kendi iş yerimizin ve memleketin sorunlarını çözebilecek tek gücün biz işçilerin birliğinden geçtiğini bilerek, başka fabrikalarda çalışan kardeşlerimize de örnek olmak için yan yana gelmeliyiz. Her depoda, her vardiyada, her bölümde birleşmeliyiz” diyen işçiler; “Bizi siyasi partiler üzerinden ayıranlara karşı, bizi etnik kimliğimizle, inancımızla bölmeye çalışanlara karşı, aramıza nifak sokmak için her an plan yapan patronlara karşı en büyük gücümüzü, birliğimizi oluşturmalıyız. Biz işçilerin yenilemeyeceği tek alan yan yana olduğumuz, birbirimize güvendiğimiz, omuz omuza verdiğimiz alanlardır” dedi.
Maaş yattığı gibi bitiyor
Maaşının yattığı gibi bittiğini anlatan bir LC Waikiki işçisi ise “LC Waikiki deposu çalışanları olarak zor şartlarda geçimimizi sağlamaya çalışıyoruz. Malum bu sene asgari ücret 4 bin 253 lira olarak açıklandı. Hükümet ve patronlar bunu, işçiye şu ana kadar yapılan en büyük zam olarak nitelendirdiler. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Maaş daha ele geçmeden eridi. Son zamanlarda yapılan zamlar çığırından çıktı artık. İnsanlar geçim sıkıntısından dolayı bunalımda, psikolojik olarak çökmüş durumda. Doğal gaza, elektriğe, benzine yüzde 100’ü aşan zamlar geldi. Gıda fiyatları nedeniyle artık eve sebze meyve almak imkansız halde. Sosyal aktiviteyi bırakalım insanlar evden dışarı adım atamaz oldu. Ay sonunu getiremez olduk. Ama hükümet ülkedeki her şeyi güllük gülistanlık olarak lanse ediyor. Ancak yandaş medya kendilerini övse de halk gerçeğin farkında. Gündemimiz ekonomi ve zamlar. Bu yapılan zamlara, baskılara rağmen çözüm yine biz işçi sınıfında. Şimdi birlik olma zamanı. Birlik olursak kuvvet olur. Bildiğimiz gibi Yemeksepeti, Trendyol, Hepsiburada çalışanları yapılan zamlara karşı net tepki gösterdiler. Hakları için meydanlarda birlikte mücadele verdiler. LC Waikiki çalışanları olarak hep birlikte mücadele vererek daha iyi noktaya gelebiliriz” dedi.
Sadece çalış çalış dur
Yaşadıkları hayata hayat demeye bin şahit aranacağını vurgulayan bir başka işçi ise şöyle konuştu; “Asgari ücrete yapılan zam sonrasında memlekette hükümetin beklediği hava yaşanmadı. Biz işçiler her yeni gün bir sonraki güne nasıl çıkacağımızı daha fazla düşünür olduk. Asgari ücrete yüzde 50 zam yaptık diye övünenler bugün verdikleri zammın çok daha fazlasını yiyecekten faturalara kadar daha ay bitmeden, maaş elimize geçmeden almış oldu. Üstelik önümüzdeki günlerde daha da fazlasını alacaklar, bunu hepimiz biliyoruz. Ama hepimiz kendi kendimize söylenip duruyoruz sanki başka bir seçeneğimiz yokmuş gibi. Bugün bizim depoda çalışan üçüncü kademedeki bir işçi 5 bin 100 lira civarında bir para alacak. Peki benim elektrik faturam bu ay her yerden kısmaya çalışmama rağmen 700 lira geliyorsa, sadece akşam belli bir sürede ve en düşükte açtığım doğal gaz faturam 450 lira geliyorsa, aldığım 5 bin 100 lirayla hangi faturayı ödeyeyim, hangi markette dolabımı doldurayım, kirayı nasıl ödeyeyim? Üstelik farkındaysanız sadece yaşayabileceğimiz şeylerden bahsediyoruz artık. Çıkıp bir çay içmek yok, üstümüze başımıza bir şey almak yok, tatile gitmek yok, gezmek dolaşmak yok. Sadece çalış, öde, çalış öde.”
Vicdanlarınız rahat mı?
20 senedir LC Waikiki çalışanı olduğunu anlatan bir başka işçi de şöyle konuştu; “Yıllardır LC Waikiki çalışanıyım. Bakıldığında 20 bin küsur çalışanı, 1000 mağazası olan sayılı büyük firmalardan birisi. Ama gelin görün ki kendisi bu kadar büyürken işçisinin yaşam koşullarını küçültmeye devam ediyor. Pandemiden önce giyim ve erzak veren firma çeklerden virüs bulaşır bahanesiyle vermemeye başladı. 300 TL aylık prim vermemek için işçiye en ufak şeyden tutanak tutup primlerini kesmeye başladı. Bazı bölümlerde insani ihtiyaç olan tuvaleti bile dakikayla kısıtlamaya başladı. Göstermelik sınavlar yapıp kazananı değil yöneticinin yakınındaki kendi adamlarını bazı yerlere atamaya başladılar. Yetmezmiş gibi depolarda 5-6 kat giyinerek çalışmaya çalışan işçiler soğuktan donarken ne hikmetse yönetici ofisleri ve idari bina hamam sıcaklığında. Bunun gibi onlarca örnek sayabiliriz. Ama en önemlisi geçinemememiz. Maaştan maaşa pazara ve markete gidebiliyoruz, onda da kısıtlı şekilde alışveriş yapıyoruz. Üniversitede öğrencisi çocuğu olan bir işçi “Çocuğuma günlük 20 lira harçlık verirken utanıyorum çünkü aç kalıyor. 50 lira versem diğer çocuğuma bir şey kalmıyor” diyor. En düşük kira 2 bin 500 TL. Burada elimize fazla mesaiye bile kalsak5 bin 500-6 bin TL geçer. Bununla kira mı verelim, fatura mı ödeyelim, çocuk mu okutalım? Bu pahalılıkta LC Waikiki patronlarına ve yöneticilerine soruyoruz, oturduğunuz yerde aldığınız maaşlardan işçinin sırtından kazandıklarınızdan vicdanınız rahat mı?”