İstanbul Boğazı Belediyeler Birliği, S.S. Rumeli Feneri Su Ürünleri Kooperatifi Balık Av Sezonu Açılışı ve Balıkçılık Kongresi Sonuç Bildirgesi duyuruldu. Bildiride, Balıkçılık Bakanlığı'nın kurulmasının şart olduğu vurgulandı. Balıkçılık yapan vatandaşların sosyal güvenlik haklarından mahrum edilmemesine ve mesleğin tescillenmesi gerektiğine dikkat çekildi. En büyük sorunun yasa dışı avcılık olduğu aktarılan açıklamada "Yasa dışı avcılık yapan balıkçı gemilerine karşı ortak bir kara liste hazırlanarak kıyıdaş ülkelerce paylaşılmalıdır" denildi.
İstanbul Boğazı Belediyeler Birliği tarafından düzenlenen basın açıklamasında, S.S. Rumeli Feneri Su Ürünleri Kooperatifi Balık Av Sezonu Açılışı ve Balıkçılık Kongresi Sonuç Bildirgesi duyuruldu. İstanbul Boğazı Belediyeler Birliği Başkanı ve Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat Balıkçılık Kongresi çıktılarını açıkladı.
Basın toplantısına İstanbul Boğazı Belediyeler Birliği Başkanı ve Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, CHP İstanbul Milletvekili ve CHP Parti Meclis Üyesi Gökhan Zeybek, CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz, Sarıyer Belediye Başkanı Mustafa Oktay Aksu, İstanbul Boğazı Belediyeler Birliğinin üye belediye başkanları, ilçe belediye başkanları, CHP Sarıyer ilçe başkanı ve yöneticileri, siyasi partilerin temsilcileri, belediye başkan yardımcıları, il ve ilçe meclis üyeleri İBB yöneticileri, muhtarlar, Balıkçılık ve Su Ürünleri Kooperatifleri başkan ve yöneticileri, balıkçılar ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Basın toplantısında açıklamalarda bulanan Akpolat şunları söyledi:
"Temmuz ayında İstanbul Boğazı Belediyeler Birliğinin ilk buluşması kapsamında gerçekleştirdiğimiz Türkiye Balıkçılığının Dünü, Bugünü, Yarını kongresiyle ülkemizin balıkçılık sektörünü değerlendirmek, sorunlarını ele almak ve gelecekte atılacak adımları belirlemek amacıyla, son derece önemli bir konu etrafında bir araya geldik. Sarıyer Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen kongreye İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Beşiktaş, Beykoz, Beyoğlu, Fatih ve Üsküdar Belediyeleri, İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi, Su Ürünleri Kooperatifleri Merkez Birliği ve Deniz Ürünleri Avcıları Üreticileri Merkez Birliği gibi önemli paydaşlar katıldı. Kongre boyunca birbirinden önemli pek çok konuyu tartıştık, balıkçılarımızın ihtiyaçlarını ve şikâyetlerini dinledik, çözüm önerilerini tartıştık."
'BALIKÇILIK MESLEK OLARAK TESCİLLENMELİ'
Ülkenin denizlerinin tam sekiz farklı bakanlığın yetkisi altında olmasının büyük bir bürokratik sorun olduğunu vurgulayan Akpolat, "Üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkenin, balıkçılığın sorunlarıyla ilgilenecek bir Balıkçılık Bakanlığı olmaması kabul edilebilir değildir. Kayıt dışı avcılıkla mücadele etmek, karaya çıkış noktalarının sayısını artırmak, bölgesel balıkçılığı desteklemek için bir Balıkçılık Bakanlığı'nın kurulması ya da hiç değilse denizlerin ve denizciliğin idaresinin tek bir Denizcilik Bakanlığına verilmesi şarttır. En zorlu, en yıpratıcı işlerden biri olan balıkçılık ne yazık ki hâlâ bir meslek olarak görülmemekte, çok az insanın katlanabileceği bu zorlu koşullarda çalışan vatandaşlarımız sosyal güvenlik haklarından mahrum bırakılmaktadır. Türk ekonomisine her yıl 42 milyar lira ihracat, 10 milyar lira iç pazar desteği sağlayan, direkt ya da dolaylı olarak 350 bin kişinin geçimini sağladığı balıkçılığın meslek olarak tescillenmelidir" dedi.
'BALIKÇILARIN EN BÜYÜK SORUNLARINDAN BİRİ AVLANAN ÜRÜNÜ PAZARLAMA'
Yasa dışı avcılığın Türkiye sularının en büyük sorunlarından biri olduğunu belirten Akpolat, şunları söyledi:
"Mevzuatların yetersizliği ve denetimcilerin bilgi eksikliği denetim yapılmasını zorlaştırmaktadır. Denetimlerde, resmi balıkçılık otoritesinin yanında duran iş birliği yapmaya ve sorumluluk almaya hazır balıkçı örgütlerine yetkiler verilmeli, yasa dışı avcılık yapan balıkçı gemilerine karşı ortak bir kara liste hazırlanarak kıyıdaş ülkelerce paylaşılmalıdır. Balıkçıların en büyük problemlerinden birinin de avladıkları ürünü pazarlama olduğu bir gerçektir. Balıkçılarımız avlarını aracılar vasıtasıyla satmaya mecbur bırakıldığından hak ettikleri ücretleri alamamakta, emekleri karşılıksız kalmaktadır. Balıkçılarımıza destek olmak için e-ticaret platformları, dijital pazarlama stratejileri, balık yan ürünlerinin değerlendirilmesi gibi stratejiler büyük önem taşımaktadır."
'BALIKÇI FİLOLARININ AZALTILMASI, AV BASKISININ DA ÖNÜNE GEÇECEKTİR'
Balıkçılar arasında adil bir kota dağıtımı yapmanın yolunun, balık stoklarının durumunu ve avlanabilir stok miktarını bilimsel yollarla tespit etmekten geçtiğini belirten Akpolat, sözlerini şöyle sonlandırdı:
"Türkiye'nin İhtiyaç duyduğu filo kapasitesinin bilimsel yollarla belirlenmesi ve var olan balıkçı filolarının azaltılması, balık stoklarımız üzerinde oluşan av baskısının da önüne geçecektir. Yerel yönetimler olarak, balıkçılarımızın daha iyi koşullarda çalışabilmesi, modern ekipmanlara erişim sağlayabilmesi ve balıkçılık faaliyetlerini sürdürebilmesi için gerekli desteği sorumluluğumuz bu kongre ile daha da görünür hale geldi. Yerel balık pazarlarının kurulması ve var olanların geliştirilmesi, özellikle küçük ölçekli balıkçılara Büyükşehir Belediyesinin sağlamış olduğu tekne bakım malzeme desteğini ilçe belediyelerinin de yapması, balıkçıların hayatını kolaylaştıracak altyapı geliştirmelerinin yapılması ve İstanbul Boğazı Belediyeler Birliği altında bir balıkçılık komisyonu oluşturulması gibi pek çok görev yerel yönetimleri bekliyor. Yeni balıkçılık sezonunun hepinize bereketli avlar getirmesini diliyor."
Etkinlik sonunda balık ekmek ikram edilerek konuşmacılara plaket takdim edildi.