12 yıldır İBB bünyesindeki İstanbul Otopark İşletmelerinde (İSPARK) çalışan 2 çocuk babası Birol Durmuş, geçen haziran ayında sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek işten çıkarıldı. Durmuş, kendisi ve İSPARK'ta çalışırken yakın zamanda işten çıkarılan 80 kişinin sesini duyurabilmek için bisikletle İstanbul'dan Ankara'ya yola çıktı. 8'inci gün Ankara'ya ulaşan Durmuş, üzerinde 'hak, hukuk, adalet' yazılı yelekle CHP Genel Merkezi önünde açıklama yaptı.
Evine haciz gelenler var
Sosyal medyada AK Parti ile ilgili paylaşım yaptığı için işten çıkarıldığını belirten Durmuş, "Beni 25'inci maddeye göre işten çıkarttılar ve tazminatsız, işsizlik maaşı almamamız için ellerinden geleni yaptılar. Bu şekilde şu anda 13 bin kişi mağdur durumda. 'İBB mağdurları' diye 80 kişilik bir grubumuz var. Bu grup İSPARK'tan işten çıkarılan insanlardan oluşuyor. Bizde arkadaşlarım ile konuştuk ve sesimizi duyuralım istedik. Çünkü bu 80 kişinin içerisinde evinin kirasını ödeyemeyenler var. Evine haciz gelenler var. Evlerini kaybedenler var. Çoluk çocuğuna bakamayıp eşinden boşananlar var. Çok mağdur durumdalar" dedi.
HDP'lileri alıyorlar
Durmuş ayrıca, İBB'de bir işçi kıyımı olduğunu iddia ederek, "İBB'nin 26-27 tane şirketi var. Buralarda gizliden gizliye işçi kıyımı var. Bir araya gelmesinler diye her şirketten 10-15 kişiyi gönderiyorlar. Yerlerine aldıkları kişiler de HDP'li, İYİ Parti'li. Ben eylemimi burada bitireceğim; ama hukuki işlemler şu anda devam ediyor. Bu davaların sonucu 2-3 seneye belli olacak. Buradan söylüyorum, belediyenin bütçesinin 3'te biri gidecek. Belediyenin Avrupa'dan aldığı faizler bile buna yetmeyecek. Çünkü şu anda işten çıkartılan insanlar en az 7-8 senedir orada çalışıyor. Her birinin tazminatı 100 bin lirayı geçiyor. Faiziyle bunlar 140-150 bini bulacak. Nasıl ödeyecekler bu paraları?" ifadelerini kullandı.
HDP'Lİ OLSAYDIM KAPILAR AÇILIRDI
Durmuş, İstanbul'dan geçen hafta çarşamba günü yola çıktığını hatırlatarak, "8 gündür yoldayım. Kılıçdaroğlu'nun yürüdüğü Adalet Yolu'nun tam tersini ben de adalet aramak için Ankara'ya gerçekleştirdim. Kılıçdaroğlu geçen gün demişti ki 'Herkese kapımız açık'. Ama ben kaç gündür yoldayım. Haberlerde bunu görüyorlar. Bir kere arayıp 'gel' diyen olmadı. Bunların kapısı işçiye, emekçiye açık değil. HDP'li olsaydım bunların kapısı bana açık olurdu. İYİ Parti'li olsaydım açık olurdu. Saadet Partili olsaydım açık olurdu. Ama ben emekçiyim, işçiyim ve haklıyım; o yüzden bana kapı kapalı. Konuşurken mangalda kül bırakmıyorlar. Ama iş icraata gelince hiçbir şey yok, sıfır" diye konuştu. DHA