Koronavirüs salgınının başlamasıyla beraber Mart ayında faaliyetleri durdurulan Türkiye genelindeki yaklaşık 13 bin, İstanbul'da ise 2 bine yakın halı saha işletmesi, Sağlık Bakanlığı'nın belirlediği kriterler sonrası İçişleri Bakanlığı'nın yayınladığı genelge ile 12 Ağustos'ta kapılarını yeniden açtı. Bundan böyle halı saha meraklıları e-devlet, SMS veya Hayat Eve Sığar uygulaması üzerinden temin edeceği HES kodunu, maçtan önce işletme yetkilisine bildirerek kaydını yaptırmak zorunda. Kayıt sırasında kişi pozitif ya da vaka temaslısı olarak çıkarsa kesinlikle işletmeye alınmayacak ve Sağlık Bakanlığı Alo 184 hattına da bildirimi yapılacak. Ayrıca oyuncu, o an "risksiz" çıksa bile daha sonradan pozitif ya da temaslı olduğu belirlenirse, maç yaptığı tarih ve saatlerde kimlerle bir arada olduğu, bu kayıtlardan tespit edilebilecek ve bu kişiler de hiç vakit kaybedilmeden Sağlık Bakanlığı Filyasyon Takip Sistemi'ne alınacak.
GOL SEVİNCİ MESAFELİ KUTLANACAK
Artık gol attıktan sonra sarılmak, kucaklaşmak gibi mesafeyi ihlal eden tutumlar da yasaklandı. Maç sırasında maske takmak zorunlu olmasa da, saha dışındaki alanlarda maskesiz dolaşmak kesinlikle yasak olacak. Maçtan sonra duş almak, maçtan önce ya da sonra soyunma odasını kullanmak, maçlara misafir veya izleyici olarak katılmak da yasaklanan uygulamalar arasında yer aldı. Tesisler her gün temizlenecek, 15 günde bir ise belediyeler tarafından komple dezenfekte edilecek. Futbol topları dahi, her maç öncesi dezenfektanla temizlendikten sonra oyunculara teslim edilecek. Halı sahalar haftada bir kez bulundukları ilçe kaymakamlıkları tarafından denetlenecek, kurallara uymayanların faaliyetleri tekrar durdurulabilecek.
"HES KODU KAYDINI TÜM TESİSLERİN UYGULAMASI GEREKİYOR"
Halı Saha İşletmecisi Sinan Seven, 5 aylık hasretin bittiğine çok mutlu olduklarını söyleyerek "Tabii sürede maddi olarak çok zorlandık. Bu hafta sahalar açıldıktan sonra gerçekten çok mutlu olduk. Spor severlerimiz de mutlu bir şekilde maçlarına başladılar. 5 aydır spor yapmaya hasret kalmışlardı. Artık yeni kriterlerimiz mevcut. Bunlardan özellikle en önemlisi soyunma odalarını ve maç sonrası duş faaliyetini kaldırdık. Sahaya giriş ve çıkışlarda sosyal mesafenin korunmasına özen gösteriyoruz. En önemlisi ise HES kodununun bizde de zorunlu hale getirilmesi. Gelen her oyuncudan HES kodunu alıp sisteme giriyoruz. Böylece kişinin risk durumunu anında görebiliyoruz. Risk taşıyan biri çıkarsa kayıt altına alıyoruz ve hiçbir şekilde tesisimize almıyoruz. İnsanlarla temasta bulunmasının da önüne geçmiş oluyoruz. Tabii ki bu uygulamayı bütün tesislerin kullanması gerekiyor ki salgınla mücadelede başarılı olabilelim" dedi.
"KAFETERYA KAPASİTESİNİ YÜZDE 50 AZALTTIK"
Eskiden maç için gelen kişilerin sorgusuz sualsiz soyunma odalarına gidebildiğini söyleyen Seven, sözlerini şöyle sürdürdü: "Burada kıyafetlerini değiştirip sahaya gidiyorlar ve maçları bittikten sonra da duşlarını alıp evlerine dönüyorlardı. Artık bu uygulamalar kalktı. Kapıda ateşleri ölçülüyor, maskeleri yoksa maske veriyoruz ve soyunma odalarını kullanmadan direkt sahaya gidip sporlarını yapıp maçları bittikten sonra duş almadan ayrılmak durumundalar. Bunun dışında belediyeye yapmış olduğunuz müracaat sonucu 15 günde bir belediye tarafından tesisin tümüne dezenfeksiyon işlemi yapılıyor. Ayrıca kendi personelimizle de günlük hijyen ve temizlik işlemlerimizi gerçekleştiriyoruz. Kafeteryamızda da masa sayısını yüzde 50 azalttık. Sosyal mesafeyi bu şekilde sağlayacağız. 220 metrekareye maksimum 14 veya 15 kişi alabiliyoruz. Şimdilik yaz olduğu için bütün alan açık, bu şekilde havalandırmayı çok rahat gerçekleştiriyoruz. Kış aylarında ise periyodik olarak sağ ve sol kanatları açıp havalandırmayı gerçekleştireceğiz"
"DUŞ OLMASIN MAÇ OLSUN BİZ RAZIYIZ"
Yaklaşık 15 yıldır aralıksız halı saha maçlarına gittiğini söyleyen Hakan Arslan, "Haftanın üç günü maşa giderdik. 5 aydır maç yapamıyorduk. Onun yerini açık havada yürüyüş ile doldurmaya çalıştık ama o da bizi tatmin etmiyordu. Sahaların açılması için çok mücadele ettik ve en sonunda açıldı, çok sevinçliyiz. Eskiden rahattık, şimdi pandemiden dolayı çekiniyoruz. O nedenle maç sırasında mümkün olduğunca ikili mücadeleye girmiyoruz sosyal mesafe açısından. Duşlarımız da kalktı ama maçımız olsun, duşumuz olmasın sorun değil. Yeter ki spor yapabilelim" dedi.
"MESAFE KAYGISI OYUN STİLİMİZİ DE DEĞİŞTİRDİ"
Çocukluğundan beri halı sahada futbol oynadığını söyleyen İbrahim Baltacı ise "Amatör olarak futbol hayatım da vardı geçmişte. Pandemi zamanında halı sahalar kapandığında biz halı saha grubu olarak gerçekten bayağı zorluklar yaşadık. En azından haftada birkaç gün gelip ter atıyorduk. Spor yapmayı gerçekten özlemişiz. Tabii maç sırasındaki oyun stilimiz de değişti mecburen. Uzun zamandır oynamadığımız için sakatlık yaşarız kaygısıyla da ikili markaja çok girmiyoruz zaten. Mecburen kaçınmış oluyoruz temas ve yakın mesafeden. Soyunma odalarını da kullanmayacağız ama sorun değil, zaten giyinik olarak geliyoruz" diye konuştu.