Almanya merkezli Coya’nın ‘Küresel Bisiklet Şehirleri’ listesinde dünyanın en bisiklet dostu şehirleri sıralandı. Liste hazırlanırken iklim, bisiklet kullanma oranı, güvenlik, altyapı ve bisiklet dostu etkinliklerin göz önüne alındığı belirtildi. Hollanda’dan Ultrech bu listede birinci sırada yer alırken listede ilk 10’un Çin’den Hangzhou dışında Avrupa bölgesinden oluştuğu belirtildi.
Alt yapı oluşturulmalı
Türkiye’nin listede İstanbul ile 74’üncü sırada yer aldığını ifade eden Bisikletliler Derneği Başkanı Murat Suyabatmaz, “Örneğin Almanya’da ulusal bisiklet ağı 40 bin kilometreyi buldu. Bize göre çok daha soğuk iklim koşullarına, yüksek gelir seviyesine sahip olmalarına rağmen bisikletli yaşam için gereken altyapılarını bizden daha iyi sağladılar” diye konuştu. Türkiye’nin Avrupa ülkelerine göre bisiklet kullanımı için daha avantajlı iklim koşuluna sahip olduğunun da altını çizen Başkan Suyabatmaz, “Fakat onlara göre de avantajsız altyapımız var. Hızlıca doğru altyapının oluşturulması Türkiye’ye ve insanlarımıza çok şey kazandıracaktır” açıklamasında bulundu.
Yollar uygun değil
Türkiye’de bisiklet konusunda yasa ve yönetmeliklerin çıktığını belirten Başkan Murat Suyabatmaz, “Büyük oranda doğru bir altyapı eyönetmeliğimiz var. Ancak bunun uygulanmasında sorunlar var. Yerel yönetimler bu konuda yeterince vizyon sahibi olmadığı gibi bu konuda çalışma yapan mühendis ve müteahhitler de yeterince bilgili değil. Yapılan yolların çoğu standartlara uygun değil ya da küçük bazı hatalar nedeniyle bisiklet yoluna giriş çıkışlarda sorunlar yaşanabiliyor. Mesela yanlış boyanın kullanılmasıyla bisiklet yolu kaygan zemine dönüşebiliyor. Pek çok üretim hatası nedeniyle bu yollar sağlıklı değil” dedi.
Bisiklet yolu yapılmalı
Türkiye’deki bisiklet yollarının bir yerden bir yere ulaşmadığını ifade eden Suyabatmaz, özellikle toplu konut alanlarına bisiklet yolu yapılması gerektiğini söyledi. Herkesin evinin önünden geçen bir bisiklet yolu olması gerektiğini savunan Suyabatmaz şunları söyledi: "Okullara, belediyeye, camiye, pazar yerine bisikletle gidebilmelisiniz. Bunun için güvenli bir ağ yaratılmalıdır. Henüz bunu dahi başaramamış durumdayız. Bisikletin pek çok araca göre kısa mesafede çok büyük avantajları var. Önce insan sağlığı sonra dünyada iklim değişikliğini durdurmak, daha az karbon salınımı, kişisel ekonomi, tasarruf ve ülkenin petrol ve diğer maliyetlerindeki tasarrufu, sağlık tasarrufu, çevre tasarrufu, spor tasarrufu gibi bisikletin birçok faydası var. Fakat halk da yöneticilerin bir kısmı da bunun farkında değil."
Uygulama olmadı
Pandemi ile dünyada bisiklete talebin yüzde 48-75 oranında arttığını belirten Suyabatmaz, “Bisiklet insan sağlığı, sosyal mesafe sıkıntısı yaratmaması ve spor yapmayı ulaşımla sağlayan tasarruf yaratan araç olarak çok büyük değer buldu. Ama maalesef Türkiye’de hak ettiği değeri bulamadı. Talep arttı fakat kullanılacak ortam konusunda, güvenlik kaygıları nedeniyle bisiklet kullanılamadı” dedi. Bisikletin yaygınlaşmasının bütüncül projeyle sağlanabileceğini ifade eden Suyabatmaz, “Sadece bisiklet yolu yapmakla bunu yayamayız. Yasal düzenlemeler, trafik yasasındaki temel düzenlemeler, milli eğitim müfredatında okullarda trafik eğitiminin bisikletle yapılması, topluma bu konuda farkındalık kampanyaları yapılması gibi çok yönlü çalışmalar yapılabilir” diye konuştu.
GÜVENLİ YOLLARA İHTİYACIMIZ VAR
Türkiye’de bisiklet yolu yapımına teşviklerin olduğunu belirten Suyabatmaz, "Hükumetin karar verdiği 3 bin kilometrelik bisiklet yolu programı var. Ama bu şehirlerarası yapılacak. Bu gibi çalışmalar şehir içi de yapılması bisiklete teşvik için iyi olacaktır. Mesela bisiklet sürenlerin karayolunda gitme hakkı var. Bunu çoğu insan bilmez. Fakat bisiklete yeni başlayanlar için her zaman güvenilir bir yola ihtiyaç vardır” açıklamasını yaptı. DHA