KADGÜÇDER Başkanı Fatma Duman'ın ev sahipliğinde gerçekleşen Genel Kurul'a katılan Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, kadınlara karşı herkesin daha duyarlı daha kibar ve daha makul olması gerektiğini söyledi. Beylikdüzü'ndeki gündemden ve koronavirüs sürecinden de söz eden Çalık, ilçede sürdürdükleri çalışmalarda bütün ayrıntıları göz önünde bulundurarak hareket ettiklerini belirtti. KADGÜÇDER Başkanı Duman'a da teşekkür eden Çalık, “Fatma ablamız pandemi sürecinden önce bizi ziyaret etmişti. O günki sohbetimizde yarım kalmıştı. O sohbete doyamamıştık. Bir ablam bir ben konuşmuştum. Şu anda aranızda olmak benim için de büyük bir mutluluk. Yaptığınız işin çok özel olduğunu görüyorum. Çok özel insanlarla birlikte bu işi yaptığınızı da görüyorum. Bunu görmüş olmakta beni çok mutlu etti. O gün ki heyetiniz de çok güçlü ve kuvvetliydi. Dolayısıyla güçlü, kuvvetli ve inançlı bir heyet oluşturmuşsunuz. Bundan dolayı tebrik edeyim. İnşallah güzel işleri yapacaksınız” dedi.
Şiddet beni gerçekten üzüyor
Kadına karşı şiddetin kendisini üzdüğünü de anlatan Çalık, “Bugün kadına yönelik şiddeti konuşuyor olmak bir erkek olarak beni çok üzüyor. Bunu konuşmaktan hicap duyuyorum. İnsanlar başka şeyleri konuşurken bizim bu konuda dünyada ön sırada yer almamız utanç duyulacak bir iştir. Ben hep kadının gücüne inanmış birisiyim. Öncelikle bize hayat veren analarımız sonra her zaman yanımda olan eşim. Buraya da beraber gelecektik ama programlarımız farklıydı. Eşimden bugüne kadar hep güç ve kuvvet aldım. Bana çok ciddi desteği oldu” diye konuştu.
Başarılı olmak istiyorum
Başarılı bir belediye başkanlığı sürdürmek istediğini de belirten Çalık, “Bu belediye başkanlığı süreci zor bir süreç. Ben Ekrem Bey'in teknik koordinatörüyüm. Belediyenin teknik tarafında da çalıştım. Şehir plancısıyım. Şu an siyasi irade olarak Beylikdüzü'nde karar verebileceğiniz en üst noktadasınız. Artık bahanemiz yok. Şehir planlama belediyeciliğe en yakın mesleklerden bir tanesi. Bugüne kadar da İstanbul'da hiç şehir plancısı belediye başkanı olmamış. Bu anlamda ilk oluyorum. Dolayısıyla bunun üzerimizde getirdiği bir sorumluluk da var. Başarılı olmak istiyorum. Belediyeciliğe dair bir felsefenin yazılmasını. Bizden sonra da görev yapacak arkadaşlara bir felsefe bırakmak gibi niyetim var. Meslek olarak da başarılı olmak gibi bir isteğim arzum tutkum olduğunu ifade etmek istiyorum. Mümkün olduğunca fazla hizmet etmek istiyorum. Beylikdüzü benim için çok özel bir yer. İstanbul'a geldiğimde ilk burasıyla tanışmıştım. Kaderimiz burada yazıldı. Şimdi burada belediye başkanı olmak nasip oldu. İnşallah biz de her şeyi layığıyla yapacağız. Biz belediye olarak neler yaptık, neler yapacağız bunu vatandaşımız belirleyecek” ifadelerini kullandı.
Beylikdüzü ilklere imza attı
Pandemi sürecini nasıl geçirdiklerinden de söz eden Çalık, “Pandemi süreci daha önce test etmediğimiz bir süreçti. Hiçbir arkadaşımızın test etmediği bir süreçle karşı karşıya kaldık. Psikolojik olarak en iyi süreçleri okuyan hocalarımız var tabii ama ben Beylikdüzü'nde şunu yapmaya gayret ettim; mümkün olduğunda korkuyu satın almamamak istedim. Çünkü bağışıklık sisteminin kuvvetli olması bu hastalığa karşı en büyük silah. Bağışıklık da en çok moral motivasyonla yükselir dedik. Birçok insan panik halindeyken biz hemen oturduk ne yapabilirizi konuştuk. Çünkü o dönem genelge gelmemiş, karar verilmemiş. Biz de hızlı kararlar aldık. Dezenfektan çalışmaları yaptık ama vatandaşlarımız çok panikti. Birçok talep geldi bize. Apartmanımızda koronavirüslü biri görüldü hemen gelin ilaçlayın dediler. Sanki biz de çaresi var ilaçladık bitti. Öyle bir şey yok. Biz kamu olanlarını ilaçladık ama keşke gönül ister ki şu evi ilaçladığınız da bir daha ilaçlama yapmasanız tamam ama iki gün sonra tekrar ilaçlamanız gerekir. Beylikdüzü'nde 352 bin insan olduğunu düşünürseniz hepsini karşılayabilmek mümkün değildir. Düşündük nasıl çözeriz bunu diye... Belediyecilik tarihinde belki ilkleri yaptık. Dezenfektan paspas diye bir şey ürettik. Bunun ilk çıkış noktası Beylikdüzü'dür. Biz ne yaptık silüsyonlarla bir paspas ürettik. 9 litre suya 1 litre çamaşır suyu en iyi dezenfektan onu da öğrettik insanlara. Bu paspasları apartmanlarımızın girişine koyduk. Bu her şeyi çözecek değildi ama insanları rahatlatacaktı. Apartmanına girerken ayağını silmesi en azından mikrobu içeriye almaması için bir çözümdür çaredir. Belediye binalarına bu kabinlerden koyduk” ifadelerini kullandı.
Kadın güçlü olursa toplum da güçlü olur
KADGÜÇDER Başkanı Fatma Duman ise kadına şiddete karşı neler yapılması gerektiğinden söz etti. Duman, “Bizim amacımız kadınları toplumda ekonomik ve sosyal olarak güçlendirmek. 3 senedir bu anlamda çok yoğun çalışmalar yaptık. Çok güzel işlere imza attık. Başlangıç olarak kadınları güçlendirmek derken sırf kadınlar değil herkes güçlü oluyor. Kadının güçlü olduğu yerde toplum da güçlü olur. İlk dönemlerde çocuk evleri açtık. 12-18 yaş kız grubuna dair özel evlerimiz oldu. Çocuklara eğitim anlamında sosya anlamda bakanlığımızında denetiminde evlerimizde çok güzel çalışmalar yaptık. Biz her zaman şunu söylüyoruz; kadına şiddetin her türlü şiddetin tacizin istismarın her türlü yanlışın başında eğitimsizlik var. Biz bu yüzden eğitime çok önem veriyoruz. Sevgiye çok önem veriyoruz. Çünkü sevgi içinde büyümüş eğitilmiş bir çocuk kesinlikle şiddete başvurmaz. Bu anlamda biz bu çalışmalara çok önem verdik. Psikolojik anlamda hukuki anlamda destekler verdik” dedi
Virüs geçecek peki şiddet?
Virüs salgının geçeceğini fakat kadına şiddetin sona ermeyebileceğini de anlatan Duman, “Biz bu anlamda çalışmalarımızı değerlendirirken pandemi sürecine girdik. Bu süreçte dünya değişti bizim de hayatımız değişti. Ama biz gene bu süreçte KADGÜÇDER olarak evde kal projesi başlattık ve binlere ulaştık. Evlere konuk olduk insanlara nefes olmaya çalıştık. Her anlamda çok güzel şekilde çalışmalar yaptık değerlendirmeler yaptık. Biz sosyal medyada bir canlı yayını bu süreçte ilk defa gerçekleştirdik. İhtiyaç sahibi kadınlarımıza, annelerimize maddi – manevi desteklerimiz oldu. Biz şunu söylüyoruz; siz ne kadar maddi yardım yaparsanız yapın kadın güçlü olmadıkça bunlar hep ayakta kalan şeyler. Bizim ağırlık vereceğimiz konu kadınları güçlendirmek olacaktır. Şu an en büyük sorun. Kadına şiddet. Ben bunu her zaman vurguluyorum yani koronavirüsü atlatacağız ama kadına şiddeti atlatabilecek miyiz? Pandemi sürecinde 30'dan fazla kadınımız öldürüldü. Özel hatlar var. Yardım isteyen kadın sayısı 3 bin... Kadınlar evde kaldıkça daha çok şiddet görmeye başladı. Duyduklarımız bunlar bir de duymadıklarımız var. Bizim en çok önem vermemiz gereken konu 6284 sayılı kanun ve kadın sözleşmesi. Türkiye'de adalet işlemiyor.” diye konuştu.
Yeni yönetim listesi
Genel kurul sonrası ortaya çıkan liste ise şu şekildeydi;
ASİL YÖNETİM
1 - Fatma Duman / İş Kadını
2- Gülseren Karaali / Özel Eğitim Kurumu Yöneticisi
3- Esra Biricik Eğitimci-Yazar
4-Saadet Berna Ocakçıoğlu / Eğitimci-Sosyolog-Yazar
5-Dr.Hasan Sezeroğlu / Psikiyatr -Esenyurt ve Gelişim ünv. Ögretim üyesi
6-Gülnur Onday / Gastronomi - Mutfak Sanatları Eğitmeni
7-Dr. Faruk Alizadoğan / Psikyatrist -Psikoterapist
YEDEK ÜYELER
1- Nilgün Demir /THY İnterline Accounting Specialist (Malî Işler Başkanlığı Hesap Uzmanı)
2- Beyza Nalan Ülke / Psikolojik Danışman- Klinik Psikolog
3-Yahya Selçuk / Mali Müşavir
4-Vahap Sucu / THY Uzman
5-Deniz Türkoğlu / İş Kadını
6-Merve Pekdemir / İş Kadını
7- Tuğba Kurt / Modelist
ASİL DENETİM
1-Jale Iyem / Yüksek Inşaat Mühendisi
2- Adnan Denli / İş Adamı
3- Mustafa Karaoğlu/ Iş Adamı
YEDEK DENETİM
1-Emel Demirci / Halk Eğitim Usta Eğitimci
2- Nuriye Albayrak / Mali Müşavir
3-Emel Evrim / Hukuk Danışmanı
İSTİŞARE KURULU
1- Fatma Gülay Güner/ Hakim -Avukat
2- Ilgın Duman / Avukat
3- Hatice Sever / Avukat
4-Dr. Fatma Özdemir / Msc Uzm.- Klinik Psikolog - Psikoterapist
5-Ozan Ünlü / Uzm. Klinik Psikolog
6- Seda Çelik / Sunucu - İletişim Uzmanı
7- Ayşegül Uysal / İş Kadını
8- Ayşe Altınöz / Finansman yöneticisi
9- Fatma Karaoğlu / İş Kadını