Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Parçalı bulutlu
10°
Ara
Damga Gazetesi İstanbul Haberleri Bakırköy Kent Konseyi'nden sokak hayvanları yasasına tepki: Yasayı veto et ve geri gönder!

Bakırköy Kent Konseyi'nden sokak hayvanları yasasına tepki: Yasayı veto et ve geri gönder!

TBMM’de görüşülen ve sokak hayvanlarını uyutmayı öngören yasanın geri çekilmesi için Bakırköy Kent Konseyi’nin çağrısı ile Özgürlük Meydanı’nda düzenlenen basın açıklamasında Bakırköylüler iktidara seslendi.

Okunma Süresi: 7 dk

Hayvanları Koruma Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasallaşmasının hemen ardından harekete geçen Bakırköy Kent Konseyi, Özgürlük Meydanı’nda basın açıklaması düzenledi. Açıklamada, “Bu kanlı yasa toplumsal uzlaşı ile meclise gelmemiştir. Bu yasayı veto et ve geri gönder. Meclisten geri çekilmesini sağla” denilerek Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan’a seslenildi.

Basın açıklaması öncesi Görme Özürlüler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi olarak Kent Konseyi yürütmesinde yer alan Avukat Çağrı Ceylan, toplumsal muhalefete rağmen TBMM’den geçen ve katliam yasası olarak adlandırılan yasanın sokak hayvanlarının yaşam hakkını elinden alan bir düzenleme olduğunu belirterek tepki gösterdi.

Eylemde "Susmuyoruz, korkmuyoruz, dostlarımızı vermiyoruz", "Toplayamazsın, hapsedemezsin, öldüremezsin" “Öldüren değil, yaşatan yasa istiyoruz”, ”Veto ederek iade et, geri çek” yazılı pankartlar açıldı. Katılımcılar, "Biz bu yasayı durduracağız", "Barınaklar ölüm kampı", "Yasayı geri çek", "Katliam yasasına hayır" dövizleri taşıdı. Sık sık "Hayvan yaşam özgürlük", “Hükümet istifa", "Susma haykır katliama hayır", "Yaşam hakkına dokunamazsın" sloganları atıldı.
Bakırköy’de bulunan STK’ların birleştiği bir konsey olan Bakırköy Kent Konseyi’nin yaşam hakkını savunan bir yapı olduğunu ve gerek ilçede, gerekse tüm ülkede canlıların yaşam hakkını savunmayı öncelik edindiğini söyleyen Başkan Aziz Koçal, yaşam hakkını savunmaya devam edeceklerini belirtti.

TBMM Genel Kurulu’nda, 17 maddelik ‘Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yasa Teklifi’nin kabul edilerek ne yazık ki yasalaştığını söyleyen Koçal, kamuoyu aracılığı ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Bu yasayı veto et ve geri gönder. Meclisten geri çekilmesini sağla” diye seslendi.

b3.jpg

BU YASA TOPLUMSAL UZLAŞI İLE MECLİSE GELMEMİŞTİR

Söz konusu yasanın toplumsal uzlaşı ile meclise gelmediğini, illede bir düzenleme gerekiyorsa, üniversiteler, meslek odaları STK’lar ve hayvanseverlerden oluşan bir heyetle birlikte toplumsal uzlaşının da sağlandığı bir yasa yapılması gerektiğini söyleyen Koçal, Ak Parti iktidarı başta olmak üzere, yasaya ‘evet’ diyen tüm vekillere seslendi. Koçal, “Sözüm ona bu yasa çocuklarımızı ve kadınlarımızı korumak için meclise gelmiştir. Kadınlarımızı, çocuklarımızı can dostlarımız hayvanlardan değil, onları istismar edenlerden koruyun. Şiddet uygulayan, katledenlerden koruyun” diyerek konuşmasına şöyle devam etti.

“Ey o meclise bu tasarıyı veren vekiller! Boğazına bir kravat takarak duruşmaya çıktı diye, iyi niyet indiriminden yararlanan katiller için ne yaptınız. Sizler istanbul sözleşmesini bile ortadan kaldırdınız. Çocukları hayvan dostlarımızdan değil, yoksulluktan, açlıktan, istismardan, tecavüzden koruyun. Yaşam hakkı kutsaldır. Doğa tüm canlılarla dengesini oluşturur. Her canlı bir başka canlının tezatıdır. O nedenle biz doğadaki tüm canlıların yaşam hakkını savunmaya, demokratik taleplerimizi ve karşı duruşumuzu devam ettireceğiz. İllede bir düzenleme gerekiyorsa, üniversiteler, meslek odaları, STK’lar, dernekler, ve hayvanseverlerin temsilcilerinden oluşan heyetle birlikte, toplumsal uzlaşının da gerçekleştirileceği bir yasayı gelin hep birlikte meclise getirelim”

Toplumun örgütlü gücünün kazanacağına inandığını söyleyen Bakırköy Kent Konseyi Başkanı Aziz Koçal, “Sokak hayvanları yaşatacağız” diyerek konuşmasını tamamladı.

CHP’Lİ BELEDİYELER OLARAK BU YASAYI TANIMIYORUZ

Eyleme katılan CHP Bakırköy İlçe Başkanı Gizem Başaran Arslan’da, muhalefet milletvekillerinin sabahlara kadar meclisten geçmemesi için mücadele ederken, iktidar partisinin sıralarında ise sadece 3 milletvekili olduğunu söyleyerek, “Çünkü dinlemeye gerek yok. Çünkü talimatla çalışıyorlar. Bizim milletvekilleri mücadele ederken onlar güle oynaya yasayı bu yasayı onayladılar. Tıpkı 8 sene önce ensar vakfındaki çocuklar gibi. Bunlar doğayı, insanı, hayvanı, ülkeyi katlettiler. Neyseki geliyoruz. Partimizin ayak sesleri burada. CHP’li belediyeler olarak bu yasayı tanımadığımızı ve uygulamayacağımızı bu gün tüm başkanlarımız açıkladı” dedi.
Şahsı adına da CHP’li tüm belediye başkanlarına teşekkür eden Gizem Başaran Arslan, yasanın meclisten geçmemesi için direnen tüm muhalefet vekillerine ve platformlara da emekleri için ayrıca teşekkür etti.

Göreve yeni seçilen Kent Konseyi Başkanı Aziz Koçal’ın şahsında, ilk basın açıklamalarını bu kadar önemli bir konuda yaptığı için de tüm konsey yönetimine teşekkür eden Başaran Arslan, “Tek bir canlının tırnağı kırılmasın diye mücadelemizi sürdürecek ve takipçisi olacağız” sözleriyle konuşmasını tamamladı.

b4.jpg

Simla Uygaç’ın Bakırköy Kent Konseyi adına okuduğu basın açıklamasında ise şu ifadeler kullanıldı.
Bilindiği üzere kamuoyunda katliam yasası olarak bilinen “Hayvanları Koruma Kanunu” toplumsal muhalefete rağmen TBMM’den geçmiştir. Bu kanun, sokak hayvanlarının yaşam hakkını elinden alan bir düzenlemedir. Doğadaki her canlının yaşam hakkı kutsaldır ve bazı uluslararası sözleşmeler ile teminat altına alınmıştır.

Meclisten geçen düzenleme toplumsal uzlaşı ile hazırlanmamıştır. Oysa çağdaş ve demokratik toplumlarda yasalar toplumsal uzlaşı ile yapılır. Bu düzenleme meclise getirilirken, meslek odalarının, sivil toplum kuruluşlarının, üniversitelerin, belediyelerin ve hayvanseverlerin görüşleri alınmamıştır.

Birçoğumuzun köy geçmişi vardır. Köylerimizde her evin bahçesinde köpek ve kedilerimiz vardı ve ailenin birer bireyidir. Hatta köylerde yaşadığımız evlerimizi ve o evdeki bireyleri dışarıdan gelecek tüm tehlikelere karşı onlar korur. Onlar kapıda olduklarında, bizler evde güvende hissederiz kendimizi. Doğadaki tüm canlılar birer dengedir. Doğa kendi dengesini kendi oluşturur, siz bunlardan bazılarına müdahale etmeye kalkarsanız, doğa sizden hesap sorar. En basit örneği; siz sokaklardaki kedileri toplarsanız sokakları kemirgenler basar.

Sokak hayvanlarının refahını, yaşam haklarını korumak gerekirken, geldiğimiz noktada katliam yasası ile mücadele eder olduk. Hepimiz biliyoruz ki; insanlar sokak hayvanlarına zarar vermedikçe, onlar insanlara zarar vermez. Siz onlara sevgi ile yaklaştıkça onlar size sevgilerini verir. Tüm bunlar yok sayılarak tamamen sokak hayvanlarının yaşamlarını yok etmeyi amaçlayan bir kanun ile karşı karşıyayız.

Çoğalmalarını önlemenin yolu onları yok etmekten geçmiyor, kısırlaştırarak, aşılayarak yaşatmaktan geçiyor. Üremelerini kontrol altına alalım ama uyutarak değil. Biz buna hayır diyoruz, biz buna katliam yasası diyoruz, biz bunun için; toplayamazsın, hapsedemezsin, öldüremezsin diyoruz. Biz bu nedenle öldüren değil, yaşatan yasa talep ediyoruz.

Bu yasayı meclise getirenlere soruyoruz; sokak hayvanlarının saldırısı sonucu son bir yılda kaç kişi hayatını kaybetmiş ya da yaralanmıştır ki bu yasanın çıkması için gece gündüz canla başla çalıştınız? Ama onların görmedikleri, görmek istemedikleri; son bir yılda beş yüze yakın kadın öldürüldü, bir o kadar da saldırıya uğradı. Şimdi kamuoyu huzurunda soruyoruz; kadın cinayetleri konusunda ne kadar duyarlı oldunuz, onlar için hangi yasayı meclise getirdiniz? Bizler tüm canlıların yaşam hakkına saygılıyız. O yasaya oy veren sayın vekiller, sizler mutlaka birilerini uyutmak istiyorsanız, bir yılda beş yüze yakın kadını katledenler ile ilgili düzenlemeyi meclise getirin, masum canları değil bu suçluları uyutun.

Sokakta yaşayan dostlarımız ve bu yasal düzenleme ile vicdanı sızlayan tüm vatandaşlarımız adına Sayın Cumhurbaşkanımıza sesleniyoruz; sizlere gelecek olan, toplumun büyük bir kesiminin tepkisini alan ve toplumsal uzlaşı sağlanmadan hazırlanan bu yasayı veto edin, meclise gönderin ve geri çekilmesini sağlayın. Bir düzenleme gerekiyor ise STK’lar, meslek odaları, üniversite, belediye ile hayvanseverlerin temsilcilerinin içinde olduğu toplumsal uzlaşının sağlandığı bir düzenleme çalışması yapılsın, can dostlarımızın öldürülmelerine göz yummayın.

Katliamı ve tecriti meşrulaştırmak için hiç durmadan hayvan dostlarımıza nefret kusan siyasetçilere, tecrit ve ölüm yasasına karşı inatla, haklılığımıza güvenerek direndik, direniyoruz, direneceğiz. Dostlarımızı siz ve siz gibi kafatasçı zihniyete sahip olanların gazabından koruyacağız.

Unutmayalım; Yaşam En Temel Haktır!

Doğadaki tüm dostlarımızın korunması, güvenli ve sevgi dolu bir yaşam alanına sahip olması hepimizin sorumluluğundadır.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *