Akgün, "Biz neler yapmışız Büyükçekmece Belediyesi olarak? Biz şehitliğin üzerine büyük bir kent kurmuşuz. Hepimiz bu konuda çok hassasız. Yazana da çizene de televizyonda konuşana da yazıklar olsun" dedi.
Büyükçekmece Belediyesi'ne seçime sayılı günler kala operasyon düzenlendiğini ifade eden Akgün, "Operasyonun konusu 2022 yılında Karaağaç Mahallesi'nde devam eden bir inşaat ile ilgilidir. Buradaki bahçeli konutları yapmakta olan firma belediyeden ruhsatını aldıktan sonra imalata başlıyor. O sırada bize bir şikayet geliyor. Ben şikayeti teftiş kuruluna gönderiyorum. Teftiş kurulunda bir sonuç çıkmıyor. Kaymakamlık inceliyor, bir sonuç çıkmıyor. Valilik inceliyor ve yapılan işlemlerin uygunluğuna ve şikayetin ortadan kaldırılmasına deniyor. Daha sonra savcılık bir araştırma yaptırıyor. Yerinde incelemeler yapıyorlar. İki katlı binaların altına konması gereken kazık sayısı, yani zemin iyileştirmede eksiklik yaptıkları ortaya çıkıyor. Ondan sonra da hem müteahhit firmaya onlar ile beraber bizim burada 5 arkadaşımıza operasyon düzenliyor ve tutuklanıyorlar. Ben 47 yıllık belediyeciyim ama 30 yıldan beri belediye başkanıyım. Belediye ruhsat verdikten sonra bugünkü yürürlükteki imar mevzuatı gereğince yapı denetimci ve şantiye şefi bu tasdikli projeyi uygulamakla mükelleftirler. Eksiklik varsa gidermeleri lazım. Eksikliği gideremiyorlarsa yapı denetimci en geç 3 gün içerisinde teknik raporla birlikte belediyeye suç duyurusunda bulunması gerekir. Bunların hiçbir olmadığı için bilgimizin olması mümkün değil. İnşaat ruhsatı verildikten sonra denetimi Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın yetki vermiş olduğu yapı denetim firmalarına aittir" diye konuştu.
"HERHANGİ FAZLA KONUT YAPIMI SÖZ KONUSU DEĞİLDİR"
Konunun mahkeme aşamasında olduğu için daha fazla bir şey konuşulmaması gerektiğine vurgu yapan Başkan Akgün, bazı basın yayın kuruluşlarının gerçek dışı haberler ile kamuoyunun yanlış bilgilendirdiğini söyledi. Yapılan haberlerdeki dezenformasyonun giderilmesi açısından açıklama yapmak zorunluluğu bulunduğunu belirten Akgün şunları söyledi:
"Bu arazide fazla inşaat yaptırıldığı söyleniyor. 13. 06. 2003 onaylı uygulamalı imar planlarında 1 hektar 10 bin metrekarede 28 kişi ancak yaşayabilecek şekilde müstakil ev yaptırabilirsiniz der. Dolayısıyla o veya başka bir yerde herhangi fazla konut yapımı söz konusu değildir. Biz onun daha altında yaptırdığımız için zaten dosyalar da doğruları söyleyecek. Buradaki konutların oturum alanları, emsali 0.10 "dur 1-2 kattır. Onun üzerinde herhangi bir inşaat olamaz. Su toplama havzasını 1986'dan beri bekleyen bir ekibiz."
"ANITLAR KURULU'NUN BİLGİLENDİRİLMESİ ŞARTIYLA İNŞAATA DEVAM EDİN DİYORLAR"
Akgün açıklamalarını şu şekilde sürdürdü:
"Biz neler yapmışız Büyükçekmece Belediyesi olarak? Biz şehitliğin üzerine büyük kent kurmuşuz. İnsan utanır. Büyükçekmece halkı burada ve görüyor. Nedir konu? Orası büyük bir şehitlikmiş, burası imara kapalıymış. Biz de buraya ruhsat vererek şehitlerimizin kemiklerini sızlatmışız. Yazıklar olsun. Hepimiz bu konuda çok hassasız. Yazana da çizene de televizyonda konuşana da yazıklar olsun. Bu parsel üzerinde inşaatlar devam ederken kamu alanında altyapı çalışmaları devam ettiriliyor. Bu süreç içerisinde düğme, kemik ve kumaş parçaları bulunuyor. Vatandaş, önce emniyete sonra savcılığa bildiriyor. Kültür ve Tabiat Varlıları Kurulu devreye giriyor. Cumhuriyet Başsavcılığı'na intikal ettikten sonra savcılık tarafından başlatılan soruşturma ile İstanbul Kültür Varlıklarını Koruma Vakfı Kurul Müdürlüğüne bilgi veriliyor. Kurul tarafından gerçekleştirilen inceleme sonucunda söz konusu buluntuların Balkan Savaşı'na katılan Osmanlı askerlerine ait olabileceği düşünülüyor. Bunun üzerine altyapı çalışmalarının müze denetiminde devam ettirilmesine karar veriliyor. Bu çalışmalar bitirildikten sonra bulunan kalıntılar müzeye kaldırılıyor. İstanbul Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından 2023 tarihinde alınan kararda çalışma alanı içerisinde herhangi bir bulguya rastlanması durumunda Anıtlar Kurulu'nun bilgilendirilmesi şartıyla inşaata devam edin diyorlar. Bunları nasıl yok sayarsın. Bunlar devletin hukukuna göre yapılmış işler. Takdir vatandaşındır. Ben bütün arkadaşlarıma Nuraydın Sak, müdürüm, imardaki arkadaşlara güveniyorum. Güvenmesem 25 yıldan beri yanımda çalışamazlar. Bu belediye şehircilikte iyi bir mekteptir. Her birine güveniyorum. İnsanoğlu hata yapmışsa hata yapan cezasını çeker ama ben arkadaşlarıma güveniyorum. Kişilerin yapmış olduğu hatayı sanki her şey bütün büyük olaylar bunların yaptığı bu büyük hatalara bağlı, vatandaşların malını, mülkünü pul etmek bu ülkeye hiçbir fayda getirmez."