Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Parçalı az bulutlu
15°
Ara
Damga Gündem Yeniden barış için ‘Zeytin Dalı’

Yeniden barış için ‘Zeytin Dalı’

Zaferlerine, yeni zaferler eklemek için ulvi bir görev yapmakta olan Mehmetçik’imize herkesin, hayır dualar gönderme borcu ve mükellefiyeti olduğunu hatırlatarak başlayalım. Allah, yar ve yardımcıları olsun, askerlerimizi korusun. Amin...

Okunma Süresi: 4 dk

Zaferlerine, yeni zaferler eklemek için ulvi bir görev yapmakta olan Mehmetçik’imize herkesin, hayır dualar gönderme borcu ve mükellefiyeti olduğunu hatırlatarak başlayalım. Allah, yar ve yardımcıları olsun, askerlerimizi     korusun. Amin...
***
Nedir bu "Zeytin Dalı"?
-Her şeyden önce, masum, günahsız, zulüm altındaki mazlum halkların, emperyalist- siyonist ABD ve uşaklarının zulmünden ve ata topraklarının istila edilmesinden kurtarılması, akan Müslüman kanının durdurulması operasyonudur.
-İslam sancağını yeniden şahlandırmaya iman etmiş ordu milletin, azmi ve kararlılığının adıdır.
-Bölge insanının, Allah vergisi doğal zenginliklerinin, hırsız ve eşkiyanın eline teslim edilmemesi gayretidir.
-Siyonist-Emperyalist emel sahiplerinin dünyayı parselleme planlarını, paçavraya çevirme     fiiliyatıdır vs...
***
Bir mühendislik harikası kabul ettiğim     "Zeytin Dalı" ismi nereden bulundu, niçin isim     olarak verildi?
Arapça, "zeyt"  kelimesinin çoğulu “zeytun" şeklinde olup, zeytin taneleri demektir. Aynı kökten türeyen "Zeyyat", yağ çıkaran anlamındadır. Anadolu – Türk Kültürü’nde insanın yağının tükenmesi; ölmesi, mahvolması ile özdeşleştirilir. Ünlü deyişimiz "Haydar Haydar"da “Tükendi fitilim, eridi yağım" ölümü ve hastalığı anlatır.
Günümüze gelirsek; "Zeytin Dalı" bölgesi, siyonist- emperyalistlerden çok çekti, çok kan kaybetti, bütün zenginlikleri sömürüldü, kavmiyetçilik – mezhepçilik kışkırtmalarıyla Ortadoğu halkları bölündü, birbirlerine düşman edildi.
***
Anadolu'da kötülükleri etkisiz hale getirmek için zeytin ağacının dalı evin bir yerine konurdu. Ayrıca, nazar değmesine karşı kullanılır, hatta; evde kalan kızın bahtının açılarak evleneceğine inanıldığı için, çeşitli ritüeller uygulanarak zeytin yaprağının fayda verdiği kabul edilirdi. Bunlar ve benzerleri bilimsel temelleri olmasa da; kültürde kendisine yer bulmuş inanışlardı.
***
"İslam ve Zeytin" kelimeleri birlikte “Barış" anlamında buluşsa da İslam, barışçı ve barıştan yana olmak, mevcut barışı korumak iken; Zeytin, bozulan barışı yeniden tesis etme faaliyetidir. Ortadoğu’da, barışın bozulmasının arkasında Siyonist İsrail-ABD’nin olduğu bütün dünya taafından bilinmektedir.
***
Etno- botanik uygulamalarda zeytin yağı ve yaprağı, günümüz halk hekimliğinde yapıştırıcı, tansiyon ve kan şekerini düşürücü olarak kullanılır. Bunlar, tarihte sakin düşünerek, sükunet ve barışı getirmek için insanlar üzerinde uygulanmıştır. Hiddeti, şiddeti, nefsin azgın istek ve arzularını engelleyen bir ağaçtır zeytin.
***
Konumuzu İslam açısından irdelersek; Zeytin kelimesinin Kur'an'da yedi ayette geçtiğini görürüz. Bunlar, En’am 99 ve 141, Nahl 11, Mü’minun 20, Nur 35, Abese 29, Tin 1'dir. 
Nur Suresi 35’te; "Allah’ın göklerin ve yerin nuru olduğunun temsili, içinde lamba bulunan bir kandillik gibidir. O lamba bir kristal fanus içindedir; o fanus da sanki inciye benzer bir yıldız gibidir ki, doğuya da, batıya da ait olmayan mübarek bir ağaçtan, yani zeytinden (çıkan yağdan ) tutuşturulur. Onun yağı, neredeyse, kendisine ateş değmese dahi ışık verir.  Bu ) nur üstüne nurdur..."
"Zeytin ağacı; ayette, açık olarak "... şeceratin mübaraketin..." yani “kutsal ağaç", Tin Suresi’nde; “...vez Zeytun...” yani “zeytine yemin olsun", Mü’ minun Suresi’nde; "Sina Dağı’nda yiyenlere yağ ve katık olan zeytin ağacından verdik", Abese Suresi’nde; "... zeytin ve hurma ağaçları, nice çalılar bitirdik" şeklindedir. İlave etmeliyim ki; zeytin ağacının Kur'an'da kendisine yer bulmuş olması elbette onun putlaştırılması anlamına gelmez. Yenilebildiği gibi, kesilir de, yakılır da, alınır ve satılı da.
***
Fıtrat da, tabiat da boşluk kabul etmez. Bu bakımdan bir yerde boşluk varsa; onu siz doldurmalısınız. Aksi halde, bu boşluğu birileri ‘ayrık otları' ile doldurur. Aslında, yaşanan tam da budur. Dış güçler, barış ve huzuru bozmakla yetinmeyip; çıkar ve emellerinin süresiz devam etmesi için ‘fitne ve fesat' tohumunu ekip sürdüler, sömürdüler, semirdiler. Başarılarının sebebi; “Müslüman mahallesinde salyangoz satmak" taki         becerileriydi (!)
Boşluk konusu tabiatta da aynıdır, değişmez. Bazan en münbit arazide botanik yapıyı bozan, tehdit eden, yabani otları çoğaltan, istenmeyen zararlı bitki yapısı görürsünüz. Bu zararlı yapıya karşı temel çözümler yerine palyatif tedbirler uygulamakla ondan kurtulamazsınız.
***
"Zeytin Dalı" bölgesi, adını bitki örtüsü bakımından bu ağaçtan almakla birlikte; asıl, Kur'anı Kerim’de geçen anlamı itibariyle, ayrık otlarının temizlenmesi, yani ‘Barışın yeniden te’sisi' için Zeytin ağacından almıştır. Kanımca; isim de, harekattaki başarı kadar isabetle yakıştırılmıştır.
***
Türkiye,  içerdeki ittifaktan da güç alarak ‘Lider Ülke' olurken; bir numaralı dünya eşkiyası ABD tepe taklak gitmektedir. Eee, ne tabiat, ne de fıtrat boşluk kabul etmiyor. Biri yer ile yeksan olurken, diğeri Allah’ ın izniyle daha da yücelecek.
‘Var eden Güç'  böyle hüküm koydu. Beceriyorsan, değiştir de görelim. Selam ve sevgi ile.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *